Merkez sıkışıklığı gördü

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Merkez Bankasının son kararı tam lafın üstüne geldi. Son yazılarda Merkez'in politika kulvarındaki yeni konumunu tartıştım. Geçen haftanın son yazısında da yeni politika  bileşiminin sıkışmaya başladığına işaret ederek bu olası riskleri saydım.

Merkez Bankası yeni politika bileşimi ile Türk Lirasının aşırı değerlenme marjını düşürerek cari açığı geriletmeyi bekliyor. Aynı zamanda enflasyonu da kontrol altında tutmak istiyor.  Bu politika patikasının kısa sürede sıkışabileceğini düşündüğümü yazmıştım. Düşük faiz politikasının hedeflediği dış denge (cari açık) etkisi ile yüksek banka karşılıkları politikasıyla göğüslemeye çalışılan enflasyon arasında bir sıkışma yaşanması olasılı çok yüksek. Zira, uygulanmaya başlanan politika bileşiminin her iki bacağında da sistemi sıkıştırabilecek ciddi riskler var. 

Faiz indirimlerinden beklenen cari açığı geriletme etkisi bizim dış ticaret kalemlerimizin fiyat değişmelerine karşı duyarlılığının (fiyat elastikiyetinin) görece düşük olması nedeniyle risk altında.  Bu durumda,  ithalatda beklenen yavaşlama ve cari açıkta öngörülen gerileme etkilerinin gerçekleşmesi epey zaman alabilir.

Merkez bankası varsın bu etki zaman alsın deme lüksüne sahip değil. Zira enflasyonda olası bir yükselme hemen kapının arkasında. Cari açık sonucu alınmadan enflasyon hızlanırsa yeni politikayı çöpe atmak gerekir. Üstelik enflasyon riskini tavana çıkartan iç  ve dış nedenler var. İçeride toptan eşya fiyatları aldı başını gidiyor. Bunun tüketici enflasyonuna yansıması ufak bir talep etkisi bekliyor. Dışarıda da, petrol vb emtia fiyatlarındaki hızlı yükseliş yakında enflasyon ithal edeceğimizi gösteriyor. 

                                             *                   *                   *

Merkez'in görmesi gereken resim buydu. Bunu reddedip faizi tekrar indirseydi yeni politikasının ipini çekerdi diye düşünüyorum.

Merkez bankası faizi de banka karşılıklarını da değiştirmedi. Bu kararla birlikte yaptığı açıklama da bankanın riskleri yakından izlediğini ve bir süre daha izlemeye devam edeceğini söylüyor.

Para Politikası Kurulunun açıklamasında yapılan enflasyon değerlendirmesi fiyat artışlarında bir hızlanma beklendiğini gösteriyor. Alınan parasal sıkılaştırma önlemlerinin enflasyon üzerindeki iç talep kaynaklı baskıyı azaltması bekleniyor. Yani, banka karşılıkları politikasının, iç talebi duraklatarak,  toptan eşya fiyatlarındaki yükselmenin tüketici enflasyonuna yansımasını sınırladığı söyleniyor. Öte yandan, enerji ve diğer emtia fiyatlarında gözlenen artışların da enflasyonu hızlandırma riski taşıdığına işaret ediliyor.

Sonuç olarak,  oniki aylık enflasyonun şubat ayında bir miktar daha düştükten sonra yılın ikinci çeyreğinde yükseleceği ve yıllık enflasyon tahminine yaklaşacağı ifade ediliyor. Yani, mart ayından sonra enflasyonun yukarıya doğru hareketlenmesi bekleniyor.

Benim kitabımda bunun anlamı Kasım ayından bu yana yapılan faiz indirimlerinden beklenen dış denge etkisinin yerleşik hale gelmesi için ancak bir ay kadar daha bir zaman olduğudur.

                                             *                   *                   *

Görüldüğü gibi Merkez Bankasının enflasyon değerlendirmesi yeni politikalarda sıkışma noktasına yaklaşıldığını ima ediyor. Ancak Merkez'in bu olasılıktan pek fazla tedirgin olmadığı da anlaşılıyor.  Kasım ayı sonrasında yapılan faiz indirimlerinin ithalat talebini yavaşlattığına yani öngörülen dış denge etkisinin ilk işaretlerinin ortaya çıktığına işaret ediliyor.  Sona yaklaştık ama çok da sıkışmayacağız anlamına geliyor bu.

Kendi adıma Para Politikası Kurulu'nun bu ayki toplantısını Merkez'in kendi sıkışıklığını ve üstlendiği riskleri algılamaya yanaşıp yanaşmayacağını merak ederek bekledim.

Sonuç beklediğim gibi oldu. Merkez Bankası süreçteki sıkışma olasılığını ve riskleri gördüğü izlenimini veren bir değerlendirme yaptı. Politika parametrelerini değiştirmediğini duyurdu.  Yani para otoritesi risk alıp, kumar oynamaya yanaşmadı. Bence doğru yaptı.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018