Merkez dünkü kararıyla faizini dünyada ikinci sıraya getirdi

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Merkez Bankası’nın olağanüstü toplantıda 300 baz puanlık artış ve sadeleştirme ile politika faizini 16.50’ye yükseltmesinin ardından, 7 Haziran toplantısı öncesi analistlerin yarısı yeni bir faiz artışı beklemediklerini ifade ediyorlardı. Diğer yarısının artış beklentisi ise ağırlıklı olarak 50 baz puan seviyesindeydi. Dün toplanan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu beklentilerin ötesinde politika faizini sürpriz şekilde 125 baz puan artırarak 17.75’e yükseltti.

Bu ilk anda TL’nin dolar karşısında yüzde 2 değer kazanmasına, dolar değerinin 4.45 seviyesine gerilemesine neden oldu. Borsa endeksi ise yüzde 1.5 değer kaybetti. Merkez Bankası, faizi 17.75’e yükselince gelişen piyasalarda faiz sıralamasında yüzde 17’lik Ukrayna faizinin üzerine çıkarak, yüzde 40’lık Arjantin Merkez Bankası faizinin ardından ikinci sıraya yükseldi.

Merkez Bankası PPK’sı faiz kararı ile ilgili açıklamasında, enflasyondaki yükselişin, maliyet yönlü gelişmelerde etkili olduğu vurgulanarak, “Enflasyon ve enflasyon beklentilerinin bulunduğu yüksek seviyeler fiyatlama davranışları üzerinde risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede kurul fiyat istikrarını desteklemek amacıyla parasal sıkılaştırmaların güçlendirilmesine karar vermiştir” diyerek kararının gerekçesini ortaya koydu.Temel amacı fiyat istikrarı konusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir, görüşünü de belirtti.
Bu faiz kararı sonrası mevduat ve kredi faizlerinde beklenti ne olabilir?

Bankalarda bu karar öncesi son faiz artışı sonrası mevduat faizi 14.50-16.50 seviyesine, milyoner faizi yüzde 18 seviyesine yükselmişti. Kredi faizleri ise yüzde 20’lerin üzerinde seyrediyordu.

Faizlerin bu seviyeye gelmesinde Merkez Bankası'nın yıl başından bu yana 10 puanlık sıkılaştırma yapması etkili olmuştu. Bu nedenle pazartesi gününden itibaren, hem mevduat hem de kredi faizlerinde bankaların yeni artışlar yapmaları beklenmelidir.

Faizlerin artmasına dışarıda Fed faiz artışı ile Avrupa Merkez Bankası’nın tahvil ihracı ekili oluyor. İçeride ise artan enflasyon, kurdaki yükseliş ile genel seçimin ardından yaşanacak yerel seçimin gelmesi ve Kandil’e sınır ötesi harekat beklentisi neden oluyor.

Bakalım, bekleyelim, bu gelişmeler ışığında, enflasyon ve kur nasıl bir dengeye gelecek?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar