Merkez Bankası’nın faiz tercihi V mi olacak, U mu, L mi?

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Başlığımızın açıklamasını yapalım hemen. Kastettiğimiz Merkez Bankası’nın faiz kararlarının hangi harfe benzeyeceği.

Merkez Bankası faizi hızla aşağı çekecek ama daha sonra yine aynı hızla artırmak durumunda mı kalacak; yani V mi?

Faiz daha ılımlı indirilecek ve bir süre yatay seyredip sonra mı artırılacak; yani U mu?

Yoksa Merkez Bankası mevcut tabloyu günlük okumayı tercih etmeden daha uzun vadeli bir bakış açısıyla faizi çok daha ılımlı bir şekilde aşağı çekecek ve aynı oran uzun süre korunacak mı; yani L mi?

Merkez Bankası 25 Temmuz toplantısında politika faizi olan haftalık repo ihale faizini yüzde 24’ten yüzde 19.75’e çekti. Zaten bu toplantı öncesinde gerçekleşen başkanın görevden alınması operasyonu böylesine yüklü bir faiz indiriminin geleceğini gösteriyordu. 25 Temmuz’da 3-4 puanlık bir indirim zaten bekleniyordu da, o zaman da vurgulandığı gibi 0.25 puanlık “artı” indirim, biraz da “Bakın nasıl da yüzde 20’nin altına indik” mesajı vermek amaçlı gibiydi.

Aslında gerek Merkez Bankası’nın uyguladığı faizi, gerekse mevduat ve kredi faizlerini mevcut enflasyonla kıyaslamak pek de doğru değil. Açıklanmış enflasyon, geride kalan bir yılın oranını gösteriyor; faizler ise gelecek bir yılın beklenen enflasyonuna göre belirlenmek durumunda. Ama genel alışkanlık olarak gelecek dönem için açıklanan faizde mevcut enflasyon baz alınıyor.

Para Politikası Kurulu 12 Eylül’de toplanıyor. Şu an için açıklanmış yıllık son enflasyon oranı yüzde 15.01. Dolayısıyla Merkez Bankası’nın politika faizini 3 puan dolayında düşürmesi beklenebilir. Hatta bu oranın daha da üstüne çıkılıp yüzde 16’ya, kim bilir indirim 4 puana çıkarılarak yüzde 15.75’e kadar bile inilebilir.

1- 24 Ekim’deki toplantı daha önemli

12 Eylül’de Merkez Bankası’nın ne yapacağı üç aşağı beş yukarı belli. Halen yüzde 19.75 olan faiz 3-4 puan aralığında düşürülebilir. Faizin daha da düşürülebilmesi için zaten alan yok.

Merkez Bankası faiz indirimini 3 puanın altında tutar mı? Pek sanmıyoruz, bu sürpriz olur. Hele hele Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daha iki gün önce yine faize değinip “Benim faize alerjim var” demesinden sonra...

Dolayısıyla 12 Eylül’de ne olacağını biliyor sayılırız. Asıl önemli olan Merkez Bankası’nın bir sonraki toplantıda, yani 24 Ekim’de ne yapacağı...

24 Ekim’de artık eylül sonundaki yıllık TÜFE’yi biliyor olacağız. Birkaç gün önce yazdığımız gibi eylül ayındaki TÜFE artışı yüzde 1.66’nın altında kalırsa yıllık TÜFE eylül sonunda tek haneye inmiş olacak.

Varsayalım Merkez Bankası 12 Eylül’de faizi yüzde 16’ya indirdi; tarih 24 Ekim ve yıllık enflasyon yüzde 9.9 düzeyinde. Acaba Merkez Bankası yüzde 9.9’a (ya da yüzde 10 dolayına) inmiş bir enflasyon karşısında faizi nereye çeker?

2- V en kaçınılması gereken tercih

Merkez Bankası faizi 24 Ekim’de 4-5 puan daha indirerek yüzde 11-12 gibi bir düzeye çekebilir.

Böylece hep dile getirilen “Faiz düşerse enflasyon da düşer” söylemi adeta kanıtlanmış olur.

Olur olur da, nereye kadar?

Bu eğilim en fazla bir ay daha devam eder; yıllık enflasyon ekimde de ya biraz daha düşer ya yatay seyreder; sonrasında ise artış başlar.

Faizin yüzde 11-12’lere indirildiği bir dönemde yabancı çıkışı çok yoğunlaşır, vatandaş da bu faize razı olmaz ve yoğun biçimde dövize yönelirse, ki bunların yaşanması gayet doğal, bu durumun kuru nasıl etkileyeceği belli. Bu olumsuzluğun üstünde biraz düşünmek gerekir.

Para Politikası Kurulu yılın son toplantısını 12 Aralık’ta yapacak. İşte yabancı çıkışı tırmanır, kur fırlar giderse yüzde 24’ten yüzde 11-12’ye indirilmiş faiz yeniden aynı düzeye olmasa bile hızla artırılmaya başlanır mı?

Bu, faizdeki V senaryosudur...

3-  U nasıl olur?

Merkez Bankası son enflasyon raporunda bu yılın TÜFE artışını yüzde 13.9 olarak tahmin etti.

Şimdi, yılın yüzde 14 dolayında bir enflasyonla kapatılacağını tahmin eden Merkez Bankası, birkaç aylığına da olsa faizi yıllık enflasyon tahmininin altına çeker mi?

Pek sanmıyoruz. En azından çekmemesi gerektiğini düşünüyoruz.

Aklın yolu bir! Bu yüzden de Merkez Bankası’nın 24 Ekim toplantısında faizi yüzde 14’ün altına indirmeyeceği beklenmeli.

Faiz yüzde 14 dolayında kalırsa bu oran bir süre yatay tutulabilir. Daha sonra özellikle yabancı çıkışı kaynaklı kur artışı gündeme gelirse ve alınacak başka önlemler işe yaramazsa faizi yeniden artırmak gerektiğinde geniş tabanlı bir U söz konusu olur.

4- L tercih edilir mi?

Bir olasılık da kuşkusuz L. Yüzde 24’ten yüzde 19.75’e indirilen, önümüzdeki hafta da yüzde 16 dolayına düşürüleceği beklenen faiz 24 Ekim toplantısında enflasyonun baş döndürücü düşüşünün girdabına kapılınmadan fazla aşağı çekilmeyebilir. Böylece son iki toplantıda yüzde 24’ten muhtemelen yüzde 16’ya kadar inen faiz belki buralarda tutulur.

Yüzde 16 dolayındaki faiz uzun süre korunabilir. İşte bu L’dir.

Ama L’nin gerçekleşme olasılığı V ve U’ya göre çok çok düşüktür. Bu da ülkemizin gerçeğidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar