Merkez bankası iletişimi
Merkez bankalarında faiz indirim kararları artık peşi sıra gelmeye başladı. AB Merkez Bankası, eylül toplantısında faizi 25 baz puan düşürdüğünü açıkladı. Euro Bölgesi enflasyon rakamlarında gerileme eğilimi bu karar için öncü oldu.
Euro Bölgesinde tarihsel veri incelendiğinde, 2022 yılı ağustos dönemi için euro bölgesi enflasyonu yüzde 9.1 olarak açıklanmıştı. 2023 Ağustos döneminde yüzde 4.3 ve 2024 yılında aynı dönem için yüzde 2.2 olarak gerçekleşmişti. Son veri ile Euro Bölgesi enflasyonda 2021 yılı temmuz ayı görünümüne geri dönmüş oldu.
Bölgede en son açıklanan 2024 yılı ikinci çeyrek büyüme verisi yüzde 0.2’ye işaret ediyor. Bölgenin amiral gemisi Almanya, yüzde 0.1 daraldı. Büyüme için öncü göstergelerden olan PMI endeksi ise Euro Bölgesi için halen 45 seviyelerinde seyrediyor. Bilindiği gibi bu rakamın 50 ve üzerinde olması ekonomide büyüme potansiyelini işaret ediyor. Dolayısıyla AB Merkez Bankası faiz düzenlemeleri ile ekonomik aktivitenin önünü açmaya çalışıyor.
Fed şaşırttı mı?
Geçtiğimiz hafta bir süredir merakla beklenen Fed faiz kararı da açıklandı. Fed, 50 baz puanlık faiz indirimi ile özellikle riskli varlıklara olan iştahı kabarttı. Bu kararı anlamak için biraz geri gidelim.
Hatırlarsanız ABD’de Temmuz ayı enflasyon verisi düşme eğilimi göstermiş olsa da ABD’de işsizlik, tarım dışı istihdam ve PMI gibi verilerin performansı, ekonomik aktivitede yavaşlamanın altını çizmişti. Piyasalardaki fiyat hareketleri; Fed’e eylül ayı toplantısını beklemeden olağanüstü bir faiz indirimine gitmesi yönünde bir tür baskı yapmıştı.
Fed ise faiz kararında eylül ayını işaret ederek, resesyon beklemediği mesajını vermişti. Fed’in erken faiz indirimine gitmeyeceği beklentisi ile küresel borsalarda ve kripto piyasalarda kuvvetli düşüşlerin yaşandığı bir kara pazartesi gerçekleşmişti. O zaman da çokça konuştuk. Piyasalar bu tarz satış baskıları ile MB’leri bir nebze yönlendirme çabası içerisinde olabilirler.
MB’ler karar metinleriyle piyasalara yön veriyor…
MB’lerin hem faiz kararları hem de bu karar öncesi ve sonrası piyasaya verilen mesajlar, portföy getirilerini yakından ilgilendirmekte. Ya da karar metinlerinin satır araları da önümüzdeki kısa vadede piyasanın yönünün tayini açısından son derece önemli. Bu nedenle bu karar metinlerini okuyarak çeşitli tahminler geliştirmek mümkün.
Örneğin temkinli duracağını açıklayan bir MB’nin bir sonraki kararında aksiyon almadan piyasayı izlemeye alacağı beklenebilir. Ya da MB’ler kamuya duyurduğu bu metin içeriklerinin fiyatlanacağını bildiğinden, karar öncesi piyasanın tepkisini ölçmeyi amaçlamış ya da fiyat hareketlerine önden bir yön vererek olası virajları dengelemeye çalışıyor olabilir. Bu nedenle analistler sadece kararın kendisine değil karar metinlerine de yakından ilgi gösterir.
TCMB karar metninde değişiklik…
Geçtiğimiz hafta bizde de faiz kararı açıklandı. TCMB politika faizini beklentiler dahilinde sabit tuttu. Karar metni, dezenflasyon politikasına paralel olarak, fiyat istikrarında hedef seviyeye gelinmediğine kuvvetle işaret etti.
Burada şahin bir görüntü çizmesine karşın daha önceki metinlerde yer alan ‘gerekmesi halinde para politikası duruşu sıkılaşacaktır’ ifadesinin metinden çıkarılması, MB’nin önümüzdeki kararında güvercin olması yönünde kapıyı araladığı şeklinde yorumlara neden oldu. Peki güvercin olmak için esneme alanı henüz var mı? Faizler yüksek. Finansa erişim zor. Şirketler uzun vadeli yatırım ve büyüme planlarını hatta kısa vadede çalışma sermayelerini de finansa etmekte zorlanıyor. Bu koşullar düşük faize olan ihtiyacı destekliyor.
Öte yandan iç talepte yeterli daralma olmadı. MB kararında aylık enflasyonu referans alacağını bir süredir vurguluyor. Temmuz ayı verisi yüzde 3.23, ağustos verisi yüzde 2.47’ler düzeyinde açıklandı. Ancak bu gerilemenin sürdürülebilir olduğunu söylemek için birkaç ayın verisini daha görmek lazım. Son metin bazı güvercin mesajlar içerse de MB’nin en az 2 aylık enflasyon verisini daha gözleyecek olması kuvvetli olasılık. MB için zor bir karar dönemi kapıda.