Merkez Bankası fiyat artışını istemez
Dolar fiyatının tırmanışının bir noktada durması, sonra yavaş yavaş 1.80 TL.sına doğru gerilemesi bekleniyor.
İhracat açısından bakılır ise dolar fiyatının hiç olmaz ise 1.90 TL.lere hatta 2.00 TL.ye kadar tırmanması iyi olur.
Hükümet cari açığı kalıcı olarak sınırlamak arayışında olduğuna göre dolar fiyatındaki artış buna da yardım eder.
Geliniz görünüz ki Türkiye'de halk için ve piyasalar için dolar fiyatı, (altın fiyatı gibi) psikolojik bir gösterge niteliğinde. Halk ve piyasalar altın ve dolar fiyatını devamlı izler hale geldi.
Dolar fiyatı 1.80 TL.lerde istikrar kazandığından bu yana halk ve piyasalar dolardan çok altın fiyatını izliyordu. Dolar fiyatı biraz yükselmeye başlayınca bu defa gözler dolara döndü.
Neden? Çünkü dolar oluşmuş dengeleri bozuyor. Dolar ile işi olmayan insanlar, kuruluşlar bile dolardan etkileniyor.
Örnek: Dolar fiyatı biraz yükseldi. Benzine 10 krş. zam geldi. Benzin zammı bundan sonra değişik şekilde başka fiyatlara yansıyacak.
Halk ve piyasalar dolar fiyatının yükselmesinin doğalgaz ve elektrik fiyatlarını ve hemen ardından bir çok girdi fiyatını artırmasından çekiniyor.
Bu noktada Merkez Bankası'nın durumu önem kazanıyor. Merkez Bankasının öncelikli hedefi fiyat istikrarı. Enflasyonu aşağıya çekmeye çalışıyor.
Dolar fiyatındaki yükselme, sonunda enflasyonu artıracak. Halbuki Merkez Bankası 2013 yılı hesabını doların yıl sonuna kadar 1.80 TL. dolayında kalacağı varsayımına dayandırmıştı.
Normal olarak döviz girişleri devam ediyor. Önümüz yaz. Yaz aylarında döviz girişleri, turizm geliri nedeniyle artar. Açık anlatımıyla arz cephesinde bir sıkıntı yok.
Daha önce Türkiye'ye gelen dövizler de borsada ve bonoda pozisyonlarını koruyor. Bu durumda dolar fiyatının artışının bir yerde durması hatta geriye dönmesi beklenir.
Bu olmaz ise, Merkez Bankası'nın hareketsiz kalmaması, bazı politika araçlarında ayarlama yapması normaldir. Bilinmeyen, Merkez Bankası'nın hangi noktaya kadar sessiz kalacağı, piyasayı kendi oluruna bırakacağıdır.