Merkez Bankası “Aynen devam” dedi
Fiyatların kasım ayında bir miktar gerilemesinden sonra “Merkez Bankası acaba faiz indirir mi” düşüncesi zihinleri kısa süreliğine de olsa meşgul etti. Sonrasında fiyatlardaki düşüşün hangi etkenlerle ortaya çıktığı iyice anlaşılınca Merkez Bankası’nın faizleri düşürmemesi gerektiği görüşü ağır basmaya başladı.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu da dün gerçekleştirdiği yılın son toplantısında faiz oranında değişikliğe gitmedi. Kurul, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 24’te tuttu. Faiz bu düzeye eylül ayında çıkarılmıştı.
Para Politikası Kurulu bundan sonraki ilk toplantısını 16 Ocak’ta yapacak. Bir başka ifadeyle yüzde 24’lük oran bu tarihe kadar uygulanacak.
Ancak Merkez Bankası’nın elinde piyasayı yüzde 25.5 faizle gecelik fonlama ya da yüzde 27 faizle geç likidite penceresi yoluyla fonlama olanağı da bulunuyor. Bu faizler, haftalık repo ihale faiz oranına 1.5’er puan eklenerek bulunuyor.
Ancak şu dönemde bir faiz artışı değil, tam aksine bir faiz düşüşü beklentisi olduğu için bu oranların uygulanması olasılığı bulunmuyor.
Söylenen de aynı sayılır
Merkez Bankası faiz oranını değiştirmediği gibi toplantı sonrası yaptığı açıklamada da “ifadelerin yerini değiştirmek” dışında yeni bir şey söylemiş değil.
Merkez Bankası, fiyatlardaki gerilemeye dikkat çekmekle birlikte risklerin sürdüğünü vurguladı. Açıklamada bu konuya değinilirken şöyle denildi:
“İthal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon görünümünde bir miktar iyileşme gözlenmekle birlikte fiyat istikrarına yönelik riskler devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar sıkı parasal duruşun korunmasına karar vermiştir.
Her ne kadar Merkez Bankası fiyatlardaki düşüşü yalnızca ithal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlıyorsa da, biliniyor ki bu düşüşü sağlayan temel etken otomotiv, beyaz eşya ve mobilyadaki vergi indirimi oldu.
Merkez Bankası’nın açıklamasında daha sonra şu görüşlere yer verildi:
“Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.”
Piyasalar nefes aldı
Girişte de belirttik; enflasyon verileri açıklandıktan hemen sonra “Acaba” denilmesinden ardından Merkez Bankası’nın bir faiz indirimine gitmeyeceğine neredeyse kesin gözüyle bakılıyordu ama yine de “Ne olur ne olmaz” diyenler yok değildi.
Merkez Bankası piyasaları şaşırtmadı, daha doğrusu kötü bir sürpriz yapmadı ve piyasa oyuncuları rahat bir nefes aldı. Merkez Bankası sembolik sayılacak bir düzeyde, çok küçük bir faiz indirimi bile yapsa bunun anlamı çok farklı olur, piyasa buna çok sert bir tepki verebilirdi. Özellikle döviz kuruyla ilgili kaygılar birden ön plana çıkabilirdi.
Her ne kadar kasım ayı itibarıyla yıllık fiyat artışı bir önceki aya göre gerilemişse de, özellikle TÜFE’de aralıkta yeniden bir artış yaşanması ve yıllık oranın yönünü çok az da olsa yukarı çevirmesi bekleniyor. Kaldı ki bu yılın yaratacağı baz etkisiyle 2019’un ilk aylarında da yıllık oranın yeniden artış gösterebileceği hesaplanıyor.
İşte böyle bir gidişat söz konusuyken bir tek aydaki gerilemeye bakılarak faizin indirilmesi gerçekten çok anlamsız olurdu. Neyse ki böyle bir hataya düşülmedi.