Meksika, erken uyarıda Türkiye’ye örnek olur mu?
Türkiye bir deprem ülkesi. 81 ilimizin 55’i birinci derecede deprem bölgesinde yer alıyor ve nüfusumuzun yine önemli bir bölümü de bu alanlarda yaşıyor. Dolayısıyla depremden kaçmamız mümkün değil, ancak önlem almamız mümkün.
Özellikle 1999 yılında Gölcük merkezli yaşanan deprem Türkiye’de bir bilinçlenme hareketi yarattı. Türkiye’de binaların depreme dayanıklı inşa edilmesi için yasal çalışmalar başladı ve konuda yol alınmaya başladı. Ancak deprem konusunda binaların depreme dayanıklı inşa edilmesi yanında belki sisteme eklenecek önemli bir ayrıntı daha var. O da deprem erken uyarı sistemi. Örneğin Meksika bu sistemi kuran ülkelerden. Sistemin faydasını eylül ayında yaşanan 8.2’lik depremde gördü. Büyük bir deprem olmasına rağmen erken uyarı sistemi Meksikalılara 1. 5 dakikaya kadar zaman kazandırdı ve hayatını kaybeden sayısı 119'da kalmıştı. Şimdi öğrendiğim kadarıyla Türkiye’de de bu konuda çalışmalar başlamış. Henüz hangi seviyede olduğunu bilmesek de bu çalışmaların başlamış olması sevindirici. Belki firmalar projelerinde bunu kullanabilir ama sistem en çok entegre halde çalışınca iyi sonuç veriyor. Çünkü depremin kaynağında tespit edilmesi gerekiyor. Bunun için de depremi tespit eden eden sensörlerin geniş bir alana yerleştirilmesi gerekiyor. Böylesi bir ağ kurulduktan sonra sistemin binalara uygulanması da çok kolay olacak. Çünkü o zaman genel maliyetler içinde düşük bir paya sahip olacak. Şu anda böyle bir sistem olmadığı için binalara kurulan sistem sadece acil durumlarda gaz ve elektriğin kesilmesi yönünde.
Erken hasar sistemi de eklenebilir
Deprem de erken uyarı binalar için olduğu kadar Marmaray, Avrasya Köprüsü ve sanayi tesisleri gibi çok sayıda mega proje içinde önemli. Dolayısıyla Türkiye’nin üzerinde acil durması gereken bir konu. Hali hazırda erken uyarı sisteminin Türkiye’de uygulanması için Polat Holding’in çalışma içinde olduğunu duydum. Holding Türkiye’ye biri deprem erken uyarı sistemi diğeri ise yapıdaki hasar sürecini bildiren iki sistemi getirmek istiyor. Böylece demiryolunda ya da metroda oluşabilecek en küçük hasarın erkenden tespiti ve sorunun büyümeden çözülmesi amaçlanıyor. Polat Holding, bu konudaki isteklerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na iletmiş. Bakanlığın konuya sıcak baktığını ve araştırma yaptığı duyumlarını aldığımı da belirteyim.
İstanbul pilot bölge seçilmiş
Konuyu sorduğum GYODER Başkanı Feyzullah Yetgin de Türkiye’de İstanbul’da pilot bölgelerde erken uyarı sisteminin kurulduğunu böylece doğalgaz ve elektriğin kesilerek buna bağlı ölümlerin önüne geçilmesinin sağlandığını söyledi. Ancak henüz konutlara ve genele varan bir uygulamanın Türkiye’de olmadığından bahseden Yetgin, “Binaların güvenli inşa edilmesi kadar akıllı sistemleri de kullanmak gerekir. Erken uyarı sistemi ile bir kişinin canını bile kurtarsak bu sistem çok çok faydalıdır” dedi.