Mehter yürüyüşü gibi; işsizlik yüzde 10 dolayında salınıyor

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Yüzde 10’un biraz üstünde, biraz altında... İşsizlik bu dolaylarda salınıyor, kayda değer bir gerileme sağlamak mümkün olmuyor. İşsizlik oranı son dokuz yılda ay bazında yüzde 7.3 ile yüzde 14.8 arasında değişmiş, 2005- 2013 yıllarının ortalamasında da yüzde 9.8 olmuş. Yani yıllar yılı yerimizde saymışız.

 “Yüzde 10 dolayındaki işsizlik hiç de fena değil, Avrupa’da yüzde 20, hatta daha yüksek işsizlik yaşayan ülkeler var” diye düşünenler çıkacaktır elbette. Ama bu görüşü savunanlara, bizdeki işgücüne katılma oranının ne kadar düşük olduğunu hatırlatmak gerekir. TÜİK’in mart verilerine göre işsizlik oranımız yüzde 9.7, ama söz konusu aydaki işgücüne katılma oranımız yüzde 50’yi ancak buluyor. Tam oran yüzde 49.9. Yani 15 yaş üstü nüfusta çalışabilir durumda olan her 100 kişiden yalnızca 50’si çalışmak istiyor ve iş arıyor. Bu oran, 15-64 yaş grubunda yüzde 54.5 düzeyinde. 

İşgücüne katılma oranı 15 yaş üstü erkeklerde yüzde 70.6 (15- 64 yaş grubunda yüzde 75.8), 15 yaş üstü kadınlarda ise yüzde 29.8 (15-64 yaş grubunda yüzde 33.1) düzeyinde bulunuyor. 

İşsizlik oranında bizden kötü durumda olan İspanya, Portekiz ve Yunanistan gibi ülkelerde işgücüne katılma oranı çok daha yüksek. Dolayısıyla, kıyaslamayı yalnızca işsizlik oranını dikkate alarak yapmak çok yanıltıcı olur. Bir düşünsenize, bizde işgücüne katılma oranı Batı’daki gibi yüzde 70’lere, 75’lere tırmanmış bir gün. İşsizlik oranımız nerelere fırlardı acaba! 

İşsizlik oranının mart ayında yüzde 9.7 düzeyinde gerçekleştiğini belirttik. Oran, şubatta yüzde 10.2 düzeyinde bulunuyordu. 

Yarım puanlık bir düşüş var, ama bu zaten beklenen bir düşüştü. Bir kez daha vurgulayalım; tarım ve inşaat sektörlerinde istihdamın artmasıyla birlikte işsizlik oranı da geriliyor; bu sektörlere turizmin de eklenmesiyle yılın en düşük oranları zaten yaz aylarında görülüyor. İşs izlikte çanak eğrisi, yıllardır değişmeyen bir durum zaten. 

Üçte bir kayıtdışı çalışıyor 

Mart ayı itibariyle istihdam edilen 25.8 milyon kişinin üçte birden fazlası, yüzde 34.4’ü herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışıyor. Yani 8.8 milyon kişinin bir sosyal güvencesi yok. 

Tarım sektöründe çalışan 5.3 milyon kişinin, yüzde 80.5 oranında 4.3 milyonu kayıtdışı. 

Tarım dışı sektörlerdeki 20.3 milyon çalışanın ise yüzde 22.3 oranında 4.5 milyonunun herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kaydı bulunmuyor. 

Toplamda kayıtdışılık oranı erkeklerde yüzde 28.9, kadınlarda yüzde 47.4 düzeyinde.tevfik-009.jpg

Başçı’dan hükümete: “Bu bizim işimiz”

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Konya Ticaret Odası’nda yaptığı sunumda faiz konusunda adeta Başbakan Erdoğan’ı hedef aldı ve istifayı düşünmediğini de örtülü biçimde ifade etti. Döviz kurundaki artışın, enfl asyon üzerinde faizden daha belirgin bir baskı yaptığını vurgulayan Başçı, “Biz de insanız, bu ülkenin bir vatandaşıyız, faizin yüksek olmasını istemeyiz” diye konuştu. Merkez Bankası Başkanı Başçı’nın konuşmasında dikkat çeken en önemli ifadelerden biri kuşkusuz “Merkez Bankası’nın bir vesayet kurumu olmadığı” yolundaki sözlerdi. Başçı, hükümetlerin siyaseten kaçınacakları can sıkacak kararları almak üzere merkez bankalarının görevlendirildiğine dikkat çekerek, “Merkez Bankası bir vesayet kurumu değildir, hükümetin acentesidir” görüşünü dile getirdi. Başçı bir anlamda, “Bize bir görev verildi, biz de onun gereğini yerine getiriyoruz” diyordu. Şimdi merak edilen şu; acaba Başbakan Erdoğan, Merkez Bankası Başkanı’nın bu sözlerini nasıl karşılayacak, nasıl bir tepki verecek? Bu arada, Erdem Başçı’nın geçtiğimiz günlerde görev yerleri değiştirilen beş üst düzey personelle ilgili kararın gerekçesini “yorgunluk ve moral motivasyon eksikliği”ne bağlaması “Keşke böyle bir gerekçe ortaya hiç konulmasaydı” diye yorumlanmadı değil.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar