Medyanın yeni yasasını Silikon Vadisi yazıyor

Garbis KEŞİŞOĞLU
Garbis KEŞİŞOĞLU DÜNYA'DA MEDYA [email protected]

Silikon Vadisi’nin medyada önemli paya sahip olması, Amerika’da medya çevrelerindeki tartışmalara yeni boyutlar kazandırdı. Sosyal medya kökenli yeni patronlar, kendi doğalarına uygun olarak medyaya yeni bir rol, yeni bir felsefe getirmeye yöneldiler. Bu “medyayı yeniden biçimlendirme çabasının omurgasını ise tamamen ‘ yeni tüketici’ “ profili ve eğilimleri oluşturuyor. Kısacası, medyanın yeni egemenleri, medyanın yeniden dizaynına kendi sosyal medya deneyimlerini temel alıyor. 

Bu satırları okuyacak olan gazeteci arkadaşların “Yahu Silikon Vadisi’nin adamları gazetecilikten ne anlar?” şeklindeki mırıldanmalarını duyar gibiyim... Ama hayatın yaşanan gerçekliği aynen böyle ve “Silikon Vadisi’nin adamları” klasik gazetelerin yazıişleri kadrolarını hallaç pamuğu gibi atmak üzereler... 

Anlayana, mesaj fazlasıyla açık. Ya bizim anlayışımıza uyum sağlayacaksın, ya da kendini bundan böyle yazıişleri masasında değil, kapının önüne en yakın birahanede efk ar dağıtırken bulacaksın! 

Klasik gazetelerin yazıişleri kadroları açısından gelinen açı nokta maalesef tam da burası. Bu hazin tabloda, dijital devrimin güncel gereklerine ayak uyduramayan, geleneksel eğilimlerden bir türlü sıyrılamayan ve o nedenle de kendisini yenilemeyen gazete yönetimleri ile yazıişleri kadroları kuskusuz baş rolü oynadılar. Sonuçta, evrensel yasa bir kez daha doğrulandı ve yenilenmeyen, yenilmiş oldu; dijitale uyum sağlamayarak kendi sonlarını hazırladılar. 

“Yeni tüketici” odaklı yeni medya 

Özellikle Amerika’da yıllardır süregelen “geleneksel basının geleceği” tartışmasında bazıları basılı gazetelerin kepenk indirme zamanının giderek yaklaştığını öne sürerken, bazıları da basılı gazetelerden yayıncıların hala para kazandıklarına dikkat çekiyorlar. Dijitalin baş döndürücü gelişimiyle teknoloji devleri de güçlü birer oyuncu olarak “yeni tüketiciye göre medya” savıyla yerlerini aldılar. Silikon Vadisi, bununla da yetinmedi. Apple, Google, Facebook ve kısmen Yahoo ile medyada çok ciddi söz sahibi oldu. Böylece de medya dünyasında direksiyon - bu noktaya dikkat etmemiz gerekiyor- editörlerden mühendislere geçti! 

Son tespitler çerçevesinde medya dünyasında durum özetle şöyle: Tüketici önemli oranda artık Silikon Vadisi’nin kontrolündeki sosyal medyadan aldığı duyumlara göre geleneksel medyanın sitelerine başvuruyor. Siteye giriş yaptığı haber iyi araştırılıp yazılmışsa, sitenin diğer haberlerine de göz atıyor. Bu durum, her haberin ana haber gibi özenle sunulması zorunluluğunu beraberinde getiriyor. Dolayısıyla, sitelerin yeniden tasarlanması ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bu konuda buyuk gayret sarf eden ve dijital ile gelenekseli buluşturan “hibrit” gazetecilikte basarili olan The New York Times’ın İngiltere’den gelen CEO’su Mark Thomson’a göre, sitelerde haber takip eden bir tüketicinin, ikinci haberi mutlaka New York Times’in sitesinde okumasını sağlamak gerekiyor. Yani tüketici, bir başka siteye girmiş de olsa, ikinci haber için NYT’yi kaynak almalı, buraya bakmak ihtiyacını duymalı. 

Hedef, tüketici ile editörü buluşturmak

Bugünün haber tüketicileri (kullanıcıları) teknolojik gelişmeler ışığında ciddiye alınmak, katkı sağlamak istiyor. Haber anlayışı önemli oranda değişti. Editörlerin değer verdikleri haberlere, çoğu tüketici farklı açıdan bakıyor. aradığını bulamadığı anda “tıklayıp” başka konuya geçiyor. Bu yüzden editörlerde bu gerçekliğe uygun yeni bir anlayışın hakim olması isteniyor. Son tahlilde özenle belirtelim ki, her durumda kaliteli gazeteciliğin kazançlı çıkacağından kimse kuşku duymuyor. İster geleneksel, ister dijital, ister hibrit olsun, kaliteli gazetecilik olmadan, başarı mümkün değil. Sonuçta, teknolojik olanakları yeni bir bilinçle kullanacak olanlar da yine gazeteciler. 

Tüketiciler, 2020 ‘de haberleri genellikle cep telefonlarından edinecekler. Bu da kendilerini hazırlamamış olan geleneksel basına belki son darbeyi vuracak. O nedenle gazetelerin bir an once hibrit hale gelmeleri yaşamsal önem taşıyor. New York Times şimdiden Amazon, Apple ve Facebook ile işbirliği içinde... ürünlerini bu vitrinlere çıkarıp yepyeni pazarlama imkanlarını zorluyor. Bütün bu yazdıklarımızın ardında yatan ekonomik gerçekliğe ilişkin birkaç rakam vererek yazımızı sonlandıralım: 

Bu yıl Facebook’un sadece Amerika’da reklamlardan 61 milyar dolar, Twitter’in ise 32.2 milyar dolar tutarında gelir sağlaması bekleniyor. Amerika’nın dışında ise Facebook 15.2 milyar, Twitter de 10 milyar dolarlık reklam geliri elde edecek. Silikon Vadisi’nin teknolojik üstünlüğü ve baskısı karşısında, geleneksel medyanın bu devlerle ezilmeden işbirliği yapmasından başka pek bir çıkar yol görülmüyor.

Haber anlayışı yeniden tanımlanıyor

New York Times’da basılı gazetelerden elde edilen gelirin devamlı düşüş kaydetmesi ve dijital gelirlerin “şimdilik “ bu açığı kapatamaması nedeniyle, geniş çapta bir tasarruf politikasına başvurulacak. Bu ise de hemen her krizde olduğu gibi yazıişleri ve haber merkezinden başlanacak: Öncelikle, hızla değişen dünya koşullarında hangi haberlerin on plana çıkarılması ve özellikle uluslararası haberlere nasıl bir yaklaşımla önem verilmesi gerektiği konusu ele alınacak. Ana amaç, servislerin bugünün tüketici beklenti ve taleplerine hangi ölçüde cevap verebildiklerini saptamak... Buna göre yeni bir stratejik plan hazırlamak... 

Özellikle maliyetleri gözden geçirmek ve - maalesef - personel sayısında azaltmaya gitmek. Bu köklü gazetede sadece dijital reklam gelirlerinden sürekli bir artış var. O bakımdan, hibrit gazeteciliğin en büyük sorunu olan “geleneksel ile dijital masrafl ar arasında denge” konusu önem arz ediyor. Her ne kadar, onu kapalı görülen geleneksel gazeteden sağlanan gelir hala çoğu gazetede ana kalemi oluştursa da, eriyen gelir tasarrufu ve yeni önlemleri gerekli kılıyor. Bu arada, yavaş ilerleyen dijitale de geniş ölçüde yatırım yapmak kaçınılmaz oluyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar