‘Mayısta sat ve uzaklaş’ korkusu gerçekleşir mi?
Mayıs ayı gelince piyasaların aklına ‘Mayısta sat ve uzaklaş’ mottosu gelir. Geçmiş yıllarda mayıs özellikle gelişen ülke borsaları için ‘kabus’ anlamına geliyordu. Borsa son 25 yılın 17’sinde mayıs ayını düşüşle kapattı. Borsa yılbaşından bu yana yüzde 16 gerileyerek dünyadan negatif ayrıştı. 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler yönü belirleyecek.
Mayıs ayı geldi. Mayıs aylarında akıllara finansal piyasaların literatüründe yer etmiş Sell in May, go away! (Mayısta sat ve uzaklaş) tabiri gelir. Peki nereden çıkmış bu “Sell in May, go away’ tabiri?
Küresel piyasalarda 1998- 2012 yılları arasında hisse senedi piyasalarının mayıs ayı performanslarına bakıldığında 15 yılın 10’unda satış ağırlıklı bir seyrin yaşandığı görülüyor. Bu tabirin arkasında yatan neden, özellikle ABD’deki kurumsal yatırımcıların yaz ayları öncesinde portföylerinde azaltıma gitme istekleri nedeniyle satış tarafında olmaları.
Yaz aylarında piyasalarda daha sakin bir seyrin izlenmesi ve azalan likidite nedeniyle büyük yatırımcılar yüklü pozisyon taşımayı tercih etmiyorlar. Ayrıca yılbaşından bu yana kârda olan yatırımları realize eden yatırımcıların, tatil dönüşü yeni pozisyon açmak için ellerinde likidite olması istediğinin de bu tabirin ortaya çıkmasında etkili olduğu söyleniyor.
ABD’de mayıs korkusu yok!
Son yıllardaki verilere bakıldığında ‘Seel in May, goaway’ mottosu ABD’de ortaya çıksa da orada bu korelasyonunun bozulduğu dikkat çekiyor. 2013-2022 yıllarına baktığımızda ABD’de sadece 2019 ve 2022 yıllarının mayıs aylarında düşüşler yaşandığı görülüyor.
Geçen yıl Dow Jones mayıs ayında her ne kadar yüzde 0.02 gibi küçük bir oranda gerilediği gözükse de ay içinde kayıplar yüzde 10’a kadar çıktı. Ancak ayın ikinci yarısında kayıpların büyük bölümünü telafi etti. Daha öncesinde ise yani 1998-2012 arasında Dow Jones Endeksi 15 mayıs ayının 10’unu kayıpla tamamladı.
Borsa İstanbul’a yaramıyor
“Sell in May, go away!” ABD piyasalarında son yıllarda gerçekleşmese de gelişmekte olan ülkeler için bir ‘kabus’ olmaya devam ediyor. MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi son 10 yılın 5’inde mayıs ayını eksi kapattı. Geçen sene mayısta her ne kadar yüzde 0.09 yükselse de MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi ayın ilk yarısında yüzde 8 geriledi. Borsa İstanbul’da durum gelişen ülkelerden farklı değil. Son 25 yıla baktığımızda mayıs aylarında Borsa İstanbul yatırımcısını pek sevindiremedi.
BIST 100 Endeksi, 1998 yılından bu yana sadece 8 yıl mayıs ayını artıda kapatırken 17 yıl mayıs aylarını düşüşle tamamladı. 2020 yılında dünyayı sarsan Covid 19 pandemisi, Rusya-Ukrayna savaşı, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırım sürecine geçmesi, enflasyonla mücadele kapsamında atılan adımlar piyasalarda sert fiyat hareketlerine sahne oldu.
Borsa İstanbul kritik virajda
BİST 100 Endeksi’nde son teknik görünüme bakarsak geçtiğimiz haftayı haftalık bazdaki grafikte 5 bin puanın altında tamamlaması teknik açıdan olumsuz. Bu görüntü 18 Temmuz 2022 haftasında başlayan yükseliş trendinin kırılabileceğine yönelik kuvvetli bir sinyal.
Şu an için takip edilmesi gereken en kritik nokta 4 bin 491 puan.Parite bu noktayı test eder ve yukarı yönlü hacimli bir tepki veremezse geri çekilme hareketinin 3 bin 719 - 3 bin 868 puan seviyesine kadar devam etme riski oldukça artacak.
Endekste bir rahatlamadan bahsedebilmemiz için ise 2 Ocak 2023 haftasında başlayan ve bu hafta direnç noktası 5 bin 313 puan seviyesine denk gelen direncin kırılması şart. Bu trend çizgisinin yukarı doğru kırılmadığı her zaman diliminde kritik 4 bin 491 puan desteğinin aşağı geçilme riskinin olduğu unutulmamalı.
Borsada yönü seçim belirleyecek
Yurtdışı piyasalar yılbaşından bu yana iyi bir performans gösteriyor. Geçen yıl yüzde 200’e yakın değer artışıyla dünya borsalarından açık ara pozitif ayrışan Borsada durum tersine döndü.
Yılbaşından bu yana yüzde 16’lık kaybı ile Borsa İstanbul şu an en fazla düşün borsa konumunda. Rus borsası yüzde 22 ile bu yılın en hızlı yükselen borsası. Nasdaq’ta kazançlar yüzde 17’ye dayandı. Fransa Borsası yılbaşından bu yana yüzde 15.72, Alman Borsası yüzde 14.36, İtalya Borsası yüzde 14.22, İspanya Borsası ise yüzde 12.30 arttı.
Fed beklentileri yurtdışında olumlu bir hava estirse de Borsa 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere kitlenmiş durumda. Önümüzdeki 2 haftada yani seçimlere kadar olan süreçte Borsa İstanbul, seçim sonrası beklentileri satın almak isteyenlerle seçim riskini azaltmak isteyenlerin savaşına sahne olabilir. Sonrasında ise hem cumhurbaşkanlığı hem de Meclis çoğunluğunu aynı ittifakın kazanması halinde olumlu bir seyir görülebilir. Tersi durumda ise oluşacak belirsizlik riskten kaçışları hızlandırabilir.