Mayıs ayı fon performansları ve beklentiler
2024 yılının ilk yarısını tamamlamaya yaklaşırken piyasalarda yaz havasına girildiğini söylemek zor. Veri ve haber akışına bağlı olarak artan hareketlilik, yaz tatilini düşünen piyasa profesyonellerini biraz daha masa başına hapsedeceğe benziyor.
Yurt dışı piyasalar enflasyon, büyüme ve faiz oranları ana eksenlerinde hareket ederken, yurt içinde yeni ekonomi politikası, enflasyonla mücadele ve yabancı yatırımcı ilgisi ön planda olmaya devam ediyor.
Yurt içinde bankacılık hisseleri ön planda olmaya devam ediyor
Mayıs ayında Yurt içi piyasaların performansını değerlendirdiğimizde, Borsa İstanbul’un bankacılık ile öne çıkmaya devam ettiğini görüyoruz. Aylık %3,5 artış kaydeden BIST100 endeksine en büyük katkıyı bankacılık hisseleri verdi.
Bankacılık endeksinin mayıs ayı getirisi %12,3 olarak gerçekleşirken, diğer ana endekslerde sınai ve teknolojinin negatif seyri sürdürdüğünü takip ettik. Bankacılığın öne çıkmasında S&P’den gelen not artışı, yurt dışı yatırım bankalarından gelen olumlu raporlar, gerileyen CDS ve yurt dışı yatırımcı tahvil/hisse senedi yatırımları ana etken olarak değerlendirilebilir. Döviz tarafında seçim sonrası satıcılı seyir, döviz girişleri ve yurt içi yerleşiklerin döviz bozumlarıyla devam etti. TCMB rezerv biriktirmek için yaptığı döviz alımlarının, TL likiditeyi artırması ve bunun da mevduat faizlerini düşürmesi sonucunda, TCMB’nin zorunlu karşılıklar yoluyla müdahale ettiğini görüyoruz.
Yurt dışında Nvidia coşkusu
Yurt dışında ana gündem ABD Merkez Bankası – Fed’in faiz indirimlerine başlayacağı tarih ve ABD ekonomisinde yumuşak iniş (büyümeden ödün vermeden enflasyonda düşüş) beklentileri olmaya devam etti. Ay başında açıklanan istihdam verisi, iş gücü piyasasında soğumayı işaret ederken, büyüme tarafındaki düşüş stagflasyon endişelerini gündeme getirdi. Enflasyona dair göstergelerde düşüş eğilimi ile birlikte, faiz indirim beklentilerinin Eylül ayına odaklandığını görüyoruz.
Tahvil faizlerindeki karışık seyre rağmen altında yatay-pozitif, gümüşte ise güçlü yukarı yönlü seyir görüyoruz. Endekslerde teknolojinin önderliği devam ediyor, özellikle Nvidia’nın bilanço/ kar verisi teknoloji rallisinin devamını getirdi. Tüm bu gelişmeler ışığında Mayıs ayı fon performanslarını değerlendirdiğimizde, öne çıkan fonların gümüş ve hisse senedi fonları olduğunu görüyoruz. Gümüş fonlarında ortalama getiriler %14,4 olarak gerçekleşirken, en iyi getiriyi sağlayan gümüş fonunun getirisi gram gümüş performansının da üzerinde %15,8 olarak karşımıza çıkıyor. Getiri sıralamasında ilk 10’da 7 gümüş fonunu görmek mümkün.
Hisse senedi fonlarının yarısı BIST100 üzeri getiri yarattı
Gümüş fonları sonrasında en yüksek getiriyi bankacılık hisse senedi fonlarının sağladığını görüyoruz. Hisse senedi fonlarının ortalamada %5 bir performans gösterdiği ayda bankacılık endeks ve bankacılık hisse ağırlıklı fonların %10 üzeri getirileri yarattığını takip ettik. Toplamda 91 fonun 46 adedi aylık %3,5 getiri sağlamış olan BIST100 endeksi üzerinde performansa sahip iken, 75 adedinin pozitif getiri yarattığını görüyoruz. Borsa İstanbul’a yatırım için fonların neden önemli olduğunu bu rakamlardan değerlendirmek mümkün. Teknoloji temalı yerli hisse senedi fonları ise ayı %10 civarında eksi getiri ile tamamladı.
Yabancı fonlarda temalar çeşitleniyor
Yurt dışı içerikli fonlarda genel olarak pozitif performanstan bahsetmek mümkün. Ancak tema olarak çeşitlenmeyi de gözlemliyoruz. Temiz enerji, teknoloji, blok zincir, sağlık ve emtia Mayıs ayında yabancı fonlarda getiride ön sırada yer aldı. Bitcoin’deki hareketlenme sonrasında - doğrudan kripto paraya yapmamasına rağmen - içerdiği blok zincire yatırım yapan şirket hisselerinin etkisiyle blok zincir fonlarında olumlu performans görüyoruz.
Buradaki volatiliteye dikkat etmekte fayda var. Tarım ve turizm temasındaki fonlar ise bu ayın kaybettiren temaları olarak öne çıkıyor. Bu temalarda yeni dönemde pozitif getiri görmek mümkün olabilir. CDS’de 300 bp’dan pandemi öncesi seviye olan 260 bp’a gerilemeye rağmen kurdaki aşağı yönlü seyir Eurobond/Döviz sukuk fonlarında getirileri sınırladı. Dövizde beklentilerin negatife dönmesi ile birlikte bu fonlarda satışların yoğunlaştığını gözlemliyoruz.
Düşük riskle mevduat üzeri getiri için Para Piyasası Fonları
Daha düşük riskle yatırımını değerlendirmek isteyen yatırımcılar için para piyasası fonları, mevduatın üzerinde getirilerini devam ettirdi. Kategori bazlı getiri sıralamasından ilk 15 içinde olan para piyasası fonlarında, mevduata denk getirilerin %50-53 bandında olduğunu söyleyebiliriz. Yatırımcı tercihlerini değerlendirdiğimizde, özellikle döviz mevduat/katılma hesabı ağırlıklı serbest döviz fonları, altın fonları ve eurobond fonlarından çıkış ve para piyasası ve hisse senedi fonlarına giriş olduğunu görüyoruz. Aylık net büyüme para piyasası fonlarında 90 milyar TL, hisse senedi fonlarında 20 milyar TL olarak gerçekleşti.
Hisse tarafında özellikle bankacılık, BIST30, holding iştirak fonlarına girişler dikkat çekiyor. Eylül ayına kadar yurt içi ve yurt dışı piyasalarda yüksek volatilite görmek mümkün. Yurt içinde, yabancı yatırımcı ilgisinin devamı ve gri listeden çıkılması gibi konular başta BIST30 ve Bankacılık olmak üzere hisse senetlerinde potansiyeli işaret ediyor. Tahvil tarafında da yabancı ilgisi ile pozitif bir seyir görülebilir, bu kapsamda birçok fonun içinde devlet tahvili ağırlığını artırdığını takip ediyoruz.
Önümüzdeki dönemde tahvil ağırlıklı borçlanma araçları fonlarına da portföylerde yer verilebilir. Yurt dışında ise teknoloji hisselerinde düzeltme beklentisine rağmen Fed faiz indirimleri söz konusu olduğu sürece bu temadaki fonlarda orta-uzun vade pozitif beklenti devam edecektir. Bu noktada hem coğrafi olarak (Avrupa, Çin, Gelişmekte olan ülkeler) hem de tema olarak (Tarım, Sürdürülebilirlik, Sağlık) çeşitlendirmek ve emtiayı biraz daha yılın ikinci yarısı için portföylere dahil etmekte fayda görüyorum.
Son olarak bir önemli noktayı vurgulamakta yarar var; piyasalarda kısa vadede değişkenlik çok yüksek olabiliyor. Yukarıda örneklerini paylaştığım gibi aylık bakıldığında güçlü getiri sunan fon veya finansal varlıklar, yıl içinde negatife dönebiliyor. Bu nedenle portföyde farklı varlıkları bulundurup ve kısa vadede ihtiyaç duyulabilecek miktarları dışarda bırakıp uzun vadeli yatırımı değerlendirmek önemli.