Matematik Albayrak’ı haklı çıkardı, yıllık TÜFE artışı tek haneye indi
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak “Yıllık enflasyon tek haneye inecek” derken haklı. Matematik bunu gerektiriyor zaten. Eylül ayına geldiğimizde geçen yılın yüzde 6.30’luk rekor oranı devreden çıkacak ve onun yerine çok daha düşük bir oran girecek, yıllık TÜFE de böylece tek haneye gerileyecek. Yılı da YEP’te öngörülen yüzde 15.9 dolayında kapatmamız mümkün. Ama unutmayalım, yüzde 15.9 hedef değil, tahmin. Türkiye’nin enflasyondaki hedefi yüzde 5. Yani enflasyonda 1’lik hedefe karşılık 3’lük gerçekleşmeyle mutlu olacağız. Matematik bir kez daha gücünü gösterdi, kendi haline bırakılan enflasyon yıllık bazda tek haneye indi. Tek hane için çok şey yapmaya zaten gerek yoktu. Geçen yılın eylülündeki yüzde 6.30'un devreden çıkması ve yerine bu yıl yüzde 0.99'un girmesi tek hane için yetti.
Ekimde zor rastlanan bir durum bizi bekliyor. Ekimdeki aylık artış normal koşullarda yüzde 2 dolayında gerçekleşebilir. Bu durumda on aylık TÜFE artışı, ekim sonundaki yıllık TÜFE artışından daha yüksek olacak.
Tarih 10 Haziran... Yazımızın başlığını “Matematik Albayrak’ı haklı çıkaracak” şeklinde atmıştık. Konu yıllık enflasyonun tek haneye inip inmeyeceğiydi...
Ve bugün 4 Ekim... TÜİK tarafından dün açıklanan veriler enflasyonun tek haneye indiğini ortaya koydu.
Böylece matematik haklı çıkmış, bir anlamda gücünü göstermiş oldu.
Yıllık enflasyonun tek haneye inmesi için bir şey yapmaya gerek yoktu ki. Yapıyormuş gibi görünmek yeterdi, nitekim yetti de. Hatta enflasyonu aşağı çekecek adımlar bir yana peş peşe gelen zamlarla fiyatlardaki artış sürüyordu.
Fiyatlar artıyordu ama yıllık oran nasıl mı geriliyordu; bu basit bir matematik işleminden ibaretti yalnızca. Bu işlemin nasıl yapıldığını izah edeceğiz. Önce gelin dört ay önceye dönelim...
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak haziran sonundaki enflasyonun açıklandığı günlerde yıllık enflasyonun birkaç ay içinde tek haneye ineceğini söylemişti. Mayıs sonunda yüzde 18.71 olan yıllık oran, haziran sonunda yüzde 15.72’ye gerilemiş, bu üç puanlık düşüş belli ki moralleri artırmış ve genel eğilim de dikkate alınarak tek hane ilk kez dile getirilmişti.
Albayrak bu açıklamasından dolayı eleştirildi. İlk bakışta bu eleştiriler normal gibi görünüyordu. Öyle ya, yüzde 16’ya yakın olan yıllık oran nasıl olacaktı da kısa sürede tek haneye inecekti.
Ama unutulan bir matematik gerçeği vardı. Aydan aya olan yıllık TÜFE değişimi hesaplanırken içinde bulunulan yılın ilgili ayındaki endeks, önceki yılın aynı ayındaki endeksle kıyaslanıyordu.
Yani ağustostan ağustosa yüzde 15.01 olan TÜFE artışında geçen yılın eylülündeki yüzde 6.30’luk artış vardı. Ama dün TÜİK tarafından açıklanan ve eylülden eylüle olan durumu gösteren yüzde 9.26’lık oranda geçen yılın eylülündeki yüzde 6.30’luk rekor oran artık yok.
Bir kez daha vurgulayalım; son bir yılın hesaplamasından geçen yılın eylülündeki yüzde 6.30’luk artış çıktı, onun yerine bu yılın eylülündeki yüzde 0.99’luk artış girdi.
Yüzde 6.30 çıkıp yerine yüzde 0.99 girince de yıllık oran bir anda yüzde 15.01’den yüzde 9.26’ya gerilemiş oldu.
Artık son bir yıl ifade edilirken yüzde 6.30’luk bu rekor oran hiç yaşanmamış kabul ediliyor.
Yıllık ortalama artış yüzde 18.72
Yıllık ortalama enflasyon hesabında ise bu yüzde 6.30 hala var. Bu hesaplama yönteminde son on iki aydaki, yani ekim 2018-eylül 2019 dönemindeki ortalama fiyatla (endeksle) bir önceki on iki aylık dönemdeki, yani ekim 2017-eylül 2018 dönemindeki ortalama fiyat karşılaştırılıyor.
Bu şekilde bulunan yıllık TÜFE artışı yüzde 18.72 düzeyinde. Bu hesaplama yöntemi, aydan aya olan dalgalanmalardan kuşkusuz çok daha az etkileniyor.
Örneğin geçen yıl da eylülde aydan aya olan yıllık artış yüzde 24.52'ye tırmanırken yıllık ortalamaya dayalı hesaplamayla bulunan yıllık artış yüzde 13.75'te kalmıştı.
İki yöntemin hesaplanma biçimini daha basite indirgeyerek şöyle ifade etmek mümkün. TÜFE’nin tümünü bir ürün kabul edelim.
Aydan aya olan yöntem bize şunu söylüyor:
“Fiyatların genel düzeyi (TÜFE) geçen yıl eylülde kaçtı, 100; bu yıl eylülde kaç, 109.26, demek ki yüzde 9.26 artış var.” Ortalama hesaplamanın söylediği ise şu:
“Her ay bir ürün (TÜFE) tüketilmiş ve ekim 2017-eylül 2018 döneminde her ay alınan ürünün ortalama fiyatı 100 liraya denk gelmiş olsun. Bu ürünün fiyatı ekim 2018-eylül 2019 döneminde ise ortalama 118.27 liraya çıksın. Şu durumda yıllık ortalama artış yüzde 18.27’dir.”
On aylık artış yıllık artışı aşacak
Aydan aya hesaplanan ve eylülde yüzde 9.26’ya gerileyen yıllık TÜFE artışı ekim sonunda yüzde 9’un da altına inebilir.
Geçen yılın ekim ayında TÜFE yüzde 2.67 artmıştı. Bu oran, ekim aylarındaki genel eğilimle çok farklı değil. 2003-2017 dönemindeki ortalama artış da yüzde 2 düzeyinde. Bu yıl yine yüzde 2 dolayında bir artış olursa yıllık oran yüzde 8.6’ya kadar inecek.
Bu yıl ekim sonu verisi açıklandığında TÜFE’de çok tuhaf oranlar göreceğiz.
Yıllık TÜFE’nin ekimde yüzde 2’lik artışla yüzde 8.6’ya gerileyeceğini belirttik. Ekimdeki bu artışla birlikte TÜFE’nin on aylık artışı ise yüzde 10.6’yı bulacak.
Yani on aylık artış, yıllık artışın 2 puan üstünde gerçekleşecek. Bu, geçen yılın kasım ve aralık aylarında TÜFE’nin sırasıyla yüzde 1.44 ve yüzde 0.40 gerilemiş olmasından kaynaklanacak.
On aylık TÜFE artışının yıllık oranı geride bırakması ilk kez karşılaşılan bir durum değil. Daha önce de 2011 ve 2015 yıllarının ilk on ayındaki TÜFE artışı 0.29 ve 0.28 puanlık farklarla ekim sonundaki yıllık oranı aşmıştı.