Masdar'dan sonra şimdi de San Francisco
Geleceğin kenti olarak tasarlanan dünyanın ilk ve tek "sıfır karbon, sıfır atık şehri" Masdar City 2020 yılında Arap çölünden yükselmeye hazırlanırken; IBM de 2020 yılına kadar San Francisco'nun atık üretimini sıfırlamayı hedefliyor.
Masdar Girişimi'nin altında yatan plan, fosil olmayan yakıtlara yönelik talebin hızla artığı bir dönemde, Abu Dhabi'yi alternatif enerji kaynaklarının merkezine yerleştirmek. Arapçada "kaynak" anlamına gelen Masdar, temiz enerji mühendislerinin ve finansçıların işbirliği kuracakları, yeni düşüncelerin, teknolojilerin, stratejilerin bir araya geleceği bir kaynak oluşturmayı hedefliyor. Masdar'ın amacı "Enerji sanayinde, teknolojide ve sürdürülebilirlikte küresel bir lider olarak yol belirlemek."
Masdar City'de yüzde 75 elektrik ve yüzde 80 su tasarrufu sağlanırken, sıfır karbon salınımlı yenilikçi ürünler geliştirilecek. Sadece güneş enerjisi kullanılacak olan şehirde, 25 yılda 2 milyar dolarlık petrol eşdeğerinde enerji tasarrufu sağlanacak. Otomobillerin sokulmayacağı kentte ulaşım, güneş enerjisiyle çalışan araçlarla sağlanacak. 50 bin kişiye ev sahipliği yapacak Masdar kentine ilk yerleşen grup üniversite öğrencileri olacak. Şehirdeki akıllı binalar kendi enerjilerini üretecekler, kendi atıklarının geri dönüşümünü sağlayacaklar. Projenin toplam maliyeti ise 22 milyar dolar. Masdar'ın teknoloji ortakları arasında BASF, Bayer, Siemens, GE, E.On ve BP gibi önemli şirketler bulunuyor.
San Francisco 2020'de hiç atık üretmeyecek
Bu sırada, IBM de, 2020'ye kadar ABD'nin San Francisco şehrini hiç atık üretmeyen bir şehir haline getirmeye yönelik olarak tasarlanan geri dönüşüm programlarını bir adım öteye taşıdı. Katı atık sahalarındaki çöp miktarının azaltılmasını sürdürmek için hayata geçirilen bu projede IBM şehrin kaynak geri kazanım şirketi Recology ile bir işbirliği yapıyor.
IBM'in Akıllı Bilişim yaklaşımını benimseyen Recology büyük verileri yönetecek ve bilgilerden elde edilen tespitler doğrultusunda şehrin farklı bölgeleri için en etkili geri dönüşüm programlarını belirleyebilecek.
IBM Çözüm Ortağı Key Info Systems ile beraber çalışan Recology şirketi, IBM'in Akıllı Bilişim yaklaşımını benimsiyor. Şirket, büyük verileri yöneterek ve araştırarak San Francisco'nun atık kolunda yer alan atık türlerini ve miktarlarını belirlemek için IBM'in Power System ürününü kullanıyor. Ayrıştırılmak ya da gübre haline getirilmek için toplanması gereken atıkların lokasyonlarını, türlerini ve miktarlarını saptıyor. Topladığı bu bilgilerden çeşitli içgörüler çıkararak Recology şehrin farklı bölgeleri için en etkili olacak geri dönüşüm programlarını belirleyebiliyor. Böylece geri dönüşüm programlarını ve hizmetlerini en uygun biçimde oluşturabilen Recology, daha verimli çalışabilme ve çevrenin korunmasına katkıda bulunma imkanı buluyor. Bunun yanı sıra maliyet tasarrufu sağlayan şirket bu iyileştirmeler sayesinde şehrin atık toplama ve atıkları imha etme maliyetlerini daha iyi yönetmelerine yardımcı oluyor. Tüm bu adımlar şehirde yaşayanlar ve işletmeler açısından faydalı sonuçlar doğuruyor.
Çöp miktarını yaklaşık yüzde 50 azalttı
Recology'nin San Francisco'daki müşterileri, "akıllı geri dönüşüm" yaklaşımı ile 2000 yılında 730 bin ton olan çöp miktarını 2011'de 367 bin 300 tona indirerek katı atık sahalarına gönderilen çöp miktarını yüzde 49,7 oranında azalttılar. 1,2 milyon ton kâğıdın geri dönüştürülmesinin sağlandığı program kapsamında 20 milyon ağaç kurtarıldı. 174 bin ton cam geri dönüştürülerek şehrin teleferik sisteminin yaklaşık üç yıllık elektrik ihtiyacını karşılamaya yetecek kadar enerji tasarrufu sağlandı. Ve 135 bin ton metal geri dönüştürülerek 19 milyon galon petrol tasarrufu elde edildi. San Francisco'nun yüzde 78 olan çöp derivasyon oranı bugün ABD genelinde ulaşılan en yüksek oran. Daha geçtiğimiz yıl şehir, ileri düzeydeki geri dönüşüm programları ile çeşitli bağımsız çalışmalarında Kuzey Amerika'nın "En Çevreci Şehri" seçildi.
Karbon emisyonu azaltmada hedeflerin ötesinde
Recology'nin uyguladığı Kaldırım Kenarı Kompost Toplama Programı ile 1,1 milyon ton gıda ve bitkinin katı atık sahalarına götürülmeden, çiftliklerde ve bağlarda sağlıklı mamuller yetiştirmek için kullanılarak, besin yönünden zengin gübreye dönüştürülmesi sağlandı. Başlatıldığından bu yana Gübre Toplama Programı ile karbon emisyonlarında 347 bin 500 tonun üzerinde düşüş sağladı. Bu miktar, 2,1 yıl boyunca şehirdeki Bay Köprüsü'nden geçen toplam araçların yol açtığı emisyonu dengelemeye yetecek ölçüde. Şu anda San Francisco'daki sera gazı emisyonları 1990 yılında ölçülenin yüzde 12 altında ve hem California eyaleti hem de Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen emisyon azaltma hedeflerinin ötesinde bulunuyor.