Markalarımızın çevre karnesi zayıf

Fatoş KARAHASAN
Fatoş KARAHASAN Markalar & İçgörüler [email protected]

Sanayileşme ve seri üretim yaygınlaştıkça, bir yandan kaynakları tükeniyor; öte yandan, üretilen malzemelerin atıkları suyu, havayı ve toprağı kirletiyor. Gelecekte aç kalmamak ve yaşanabilir bir çevreye sahip olmak isteyen ülkeler ambalajların geri dönüşümü konusunda kararlı ve katı davranıyorlar. Türkiye için de bu konu büyük önem arz ediyor. Yıllardır, ambalaj atıklarını değerlendirmek için çalışan ÇEVKO Vakfı’nın Genel Sekreteri Mete İmer’e markalarımızın çevre konusunda neler yaptığını sordum. ÇEVKO’nun rakamları çok umut verdi. Ancak, çevre konusunda gidecek çok yolumuz ve yapacak çok işimiz var.

Elli kurucu üye

ÇEVKO, P&G, Loreal, Anadolu Efes, Coca Cola, Unilever, Pepsi, Nestle, Pınar, Migros gibi elli önemli kuruluşun girişimiyle kurulmuş bir vakıf. Üye şirketler adına, belediyeler ve lisanlı firmalarla birlikte geri dönüşüm çalışmaları yürütüyor. Sadece, geçtiğimiz yıl, ÇEVKO geri kazanım sağladığı atıklarla, ülke ekonomimize 2.6 milyar TL’lik tasarruf sağladı. Ayrıca çevrenin korunmasına destek oldu; örneğin, 4.7 milyon ağaç kesilmekten kurtuldu; 42 bin ailenin yıllık su tüketimi kadar su, 976 bin ailenin elektrik tüketimi kadar enerji tasarruf edildi. Çöpleri depolamak için daha az alan gerekti ve daha az fosil yakıt tüketildi.

ÇEVKO’nun çalışmaları tüm markalar için örnek başarı öyküleriyle dolu. Ancak, ne yazık ki pek çok kuruluş ambalaj atıklarını değerlendirmek için çalışmıyor. Oysa, her şeyden önce bu yasal bir zorunluluk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yayınladığı bir yönetmelikle, kuruluşlara, ambalajlarını geri kazandırma konusunda yükümlülük getiriyor. Aynı şekilde, belediyelere de büyük iş düşmesine rağmen, 1300 belediyeden sadece 167’si ÇEVKO’yla çalışıyor. Firmalarımız “genişletişimiş üretici sorumluluğu” konusuna eğilmeli, hem kendileri hem de ülkemizin sürdürülebilir bir ekonomiye sahip olması için çalışmalılar.

- ÇEVKO 2005-2108 yılları arasında 422 milyon TL harcayarak, ekonomimize 31 milyar TL’lik katkıda bulundu.
- Çalışılan kuruluş: 1850
- Çalışılan lisanlı firma: 70
- Çalışılan il: 30
- Çalışılan belediye: 167
- Kapsanan nüfus: 31.5 milyon
- Verilen dış mekan kumbarası: 38 bin 335
- Verilen iç mekan kumbarası: 718 bin
- Kamu spotu: 13

Kadın istihdamında örnek proje

OPET, örnek bir girişim daha yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve İŞKUR ile işbirliği kapsamında kadın istihdamını artırmak için bir adım attı. Her OPET istasyonunda en az iki kadın çalıştırmayı hedefleyen kuruluş, bunu 'Kadın Gücü' başlıklı bir iletişim kampanaysıyla duyurdu. Filmde başrolde OPET Akaryakıt Satış Yetkilisi Hülya Bozkurt var. Y&R İstanbul imzalı filmin prodüksiyonunu Norr Film, yönetmenliğini Yunus Emre Boylu üstlendi. Yıllardır, kadınların gücünü artırmak için çalışan OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Sevgili Nurten Öztürk’e ve ekibine bu proje için de gönülden teşekkürler.

Siber korsanlar sağlık finans ve eğitime yöneldi

Dünyanın önde gelen siber güvenlik şirketlerinden McAfee’nin, Tehdit Raporu’na göre, siber saldırılarda rekor yaşanıyor. Korsanlar finans sektörünün yanısıra, mobil teknolojilerin büyüttüğü sağlık ve eğitim alanlarına yöneliyor.

McAfee Labs’ın verilerine göre 2018’in ilk üç ayırnda siber saldırılarda, 2017’nin son çeyreğine oranla yüzde 41’lik artış yaşandı. Bu dönemde 313 güvenlik ihlalı kamuya açıklandı. Birden fazla sektörü etkileyen 37, birden fazla bölgeyi hedefleyen 120 vaka gözlemlendi. Finans sektörü her zaman olduğu gibi hedefteydi. Uluslararası para transferi için kullanılan SWIFT sistemine düzenli saldırılar gerçekleştirildi. Tüm sektöre yönelik saldırılar yüzde 39 arttı.

Saldırılar sağlık sektöründe yüzde 47, eğitim sektöründe yüzde 40 arttı. Siber suçlular, hastanelere ve eğitim kurumlarına fidya yazılımlarla saldırdılar. Bazı hastaneler siber suçlulara ödeme yapmak zorunda kaldı.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar