Marka değerinde Apple yüzde 1 Samsung yüzde 51 değer kazandı

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

Apple, dünyanın en değerli teknoloji markası. ABD Senatosu tarafından vergi kaçırmakla suçlanıyor. Şirketin, 145 milyar dolarlık naktinin yaklaşık 102 milyar dolarını yurtdışında tuttuğu ifade ediliyor. Apple CEO'su Tim  Cook ise, "Ödememiz gereken her vergiyi kuruşuna kadar ödüyoruz. Vergi hilelerine bel bağlamayız " diyerek markayı korumaya çalışıyor. 

Millward Brown, dünyanın önde gelen araştırma kuruluşlarından birisi. Amacı büyük markaların oluşmasına destek vermek. Millward Brown BrandZ Global Direktörü Peter Walshe, "En hızlı yükselen markalar, önceliği marka yaratma stratejisine verenler; tüketicinin ihtiyaçlarını anlayanlar; sürekli kendini yenileyenler diyor." Millward Brown Brandz Top 100 listesi, her sene marka değeri en fazla büyüyen şirketleri belirliyor. 2013 yılının sıralaması yeni açıklandı. 

Apple 185 milyar dolarla listenin ilk sırasında

Listeye göre, Apple 185 milyar dolarlık değeriyle birinci sıradaki yerini korumaya devam ediyor. Fakat dikkat çekici olan nokta, Apple'ın marka değerinin geçtiğimiz yıl sadece yüzde 1'lik bir büyüme gerçekleştirmiş olması. Apple'ın yerini koruyor olması, büyük ölçüde müşterilerin hisse değerine aldırmadan, markayı sevmeye devam etmelerinden kaynaklanıyor. Fakat yüzde 1'lik büyüme markanın geleceği açısından endişe verici olabilir. Özellikle de Apple'ın en yakın rakibi Samsung'un marka değerinin yüzde 51'lik büyüme gerçekleştirdiği bir dönemde. Samsung şu an için 21 milyar dolarlık marka değeriyle, Apple'ın oldukça gerisinde, 30. sırada yer alıyor. Ama çok hızlı bir yükseliş içinde.  Geçtiğimiz yıl Apple'a kıyasla pazarlamasına 1.6 milyar dolar daha fazla harcama yapan Samsung, yarışta son derece iddialı görünüyor. 

Tim Cook, "ruh katan" bir lider mi?

Marka olmak ve yenilikçilik gibi konularda yorumlarını aldığımız Novida Danışmanlık Kurucusu Işık Deliorman Aydın, "Kuruluşların gelişmesi, yenilikçi ve sürdürülebilir olmasında yatar" derken bu kapsamda öncelikle, liderliğin önemine dikkat çekiyor. "Yön belirlemek kadar, ruh katmak da önemli" yorumunu yapan Deliorman Ardın, şunları söylüyor: "Liderler özünde, paydaşlara karşı vaatlerini belirler ve tutar, kuruluşa amaç ve yön belirler, ortama anlam ve ruh katar. Stratejik liderler, açık, sözünü tutan, tutarlı davranan, kendisini takip edenleri ve paydaşlarını önemseyen kişilerdir. Sürdürülebilirlik onların temel gündemleridir. Değişime inanan, tetikleyen kişilerdir. Ancak tüm bu yetkinlikleri, icraata ve iş sonuçlarına yansıtabilmek, dönüşümcü liderlik ile mümkündür. Liderlere olan güven, onların her şeyi bilmeleri ya da hep doğru kararlar verebilmesinden değil; onların samimi, tutarlı, açık görüşlü ve dengeli bir özgüvene sahip olmalarından beslenir."

Tim Cook risk alabiliyor mu?

Deliorman Aydın'ın dikkat çektiği bir diğer konu da, yenilikçi fikir ve önerileri araştırmak ve keşfetmek kadar, içlerinden değerli olanları seçebilmenin ve hayata geçirebilmenin de çok önemli olduğu: "Yenilikçilik, sürdürülebilirliğin özünde yer alıyor. Büyüme, istihdamın devamı, refah düzeyinin yükseltilmesi, insanlara amaç ve anlam sağlanması, kuruluşların canlandırılması hep yenilikçilikten besleniyor. Yenilikçilik, sıra dışı düşünmek, yeni fikirler ve bakış açıları üretmek ya da fırsatları araştırmakla başlar. Bu süreçte, yaratıcılığın rolü önemli. Yenilikçilik yolculuğunda, yenilikçi fikir ve önerileri araştırmak ve keşfetmek kadar, içlerinden değerli olanları seçebilmek, hayata geçirmek, yaymak ve sürdürülebilir kılmak için birçok yetkinliğe daha gereksinim var. Sorgulama ve gözlemleme gibi becerilerin yanı sıra, risk alma, cesaret, etkileşimgibi özellikler de kritik öneme sahip.

Şirketi 'sistem' olarak ele almak gerekli

Deliorman Aydın, "Marka olmak, yaptığınız her şeyle, tutarlı ve uzun süre bıraktığınız bir izlenim aslında" diyor ve ekliyor: "Dolayısı ile şirketi bir 'sistem' olarak ele alıp tutarlı yönetebilenlerin kalıcı marka olabildiğini gözlemliyoruz. Günümüzde bu denkleme yenilikçilik konusu damgasını vurdu. Nike, FastCompany tarafından yılın 'yenilikçi' firması seçildi. Hem de Google, Facebook, Apple gibi firmaları geride bırakarak. Bence burada başlıca iki ders söz konusu: yenilikçi olamayan yarışı kazanamıyor; hem marka, hem de yenilikçi marka olabilmek sürekli çaba istiyor. Sonuçta yarının başarılı şirketleri yenilikçi ürün, hizmet ya da iş modelleri ortaya koyan ve bunu piyasa ile etkili biçimde buluşturan; etik ve güçlü bir kurumsal yönetim ve başarılı iş performansına sahip olan; kurumsal sosyal sorumlulukla ilgili projelere imza atan şirketler olacak."

 

 

 

 

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar