Maliye Bakanımız bunları duymalı!..
DÜNYA'nın özelliğidir...
Sık sık ziyaretçilerimiz olur...
Türkiye'nin en girişimci, en dinamik kesimlerini oluşturan okurlarımız gelir gazetemizi ziyaret ederler...
Sohbet eder, dertleşiriz...
Zaman zaman bunları haberleştiririz, tüm okurlarımızla paylaşırız...
Kimi zaman da, paylaşmamız için değil, bilgilendirmek için anlatırlar...
"İsmimizi vermeyin" derler...
O da kabulümüzdür...
Ne de olsa meslek ilkemizdir: Gazeteci kaynağını açıklamak zorunda değildir...
***
Geçenlerde yine öyle oldu...
Önemli bir işadamı...
Türkiye'nin önde gelen bir iş örgütünün yöneticisi gazetemizi ziyaret etti...
Önemli bilgiler paylaştı...
Yazıişleri Müdürümüz İbrahim Ekinci görüştü...
Konu, "iflas erteleme" sistemi...
Ve sistemin "kayyumluk" müessesesi...
Daha önce de bu yönde anlatımlara şahit olduk...
Ankara'dan, Antalya'dan, Konya'dan, Tekirdağ'dan...
Anadolu'nun pek çok kentinden...
Ama en çok da İstanbul'dan...
Osmanbey'den, Laleli'den, Merter'den...
Hatırlayacaksınız, Bakırköy Adliyesi'nde iflas ertelemesi için başvuran firmaların oluşturduğu kuyruk haberlerimize de yansımıştı...
***
İşadamı dostumuz anlatıyor...
Söze, "Sistemde ciddi sorunlar var. Mutlaka ıslahı gerekiyor..."
diyerek başlıyor...
"Nasıl?" diye soruyoruz:
"Sistemin gedikleri var..." diyor;
Bir kere iflas erteleme halinde, şirketin elektriği kesilmiyor...
Kredilerine faiz yazılmıyor...
Şimdi bu şirketi açık tutmak, çalıştırmak bakımından iyi ama...
Kötü niyetli kullanıma da çok açık...
Bu yüzden 'iflas erteleme' artıyor, Çünkü kötü niyetli kullanım da var! Birinci sorun bu...
***
İkincisi, kayyumluk sistemi ile ilgili...
Sistem şöyle işliyor; Şirket iflas erteleme için ticaret mahkemesine başvuruyor. Mahkeme talebi yerinde gördüğünde, şirketin yönetimine 'kayyum' atıyor. Kayyumlar bir yıllığına atanıyor ama...
Bu süre uzatılabiliyor...
Soruyor işadamı dostumuz: "Bu işten ücret alan bir kayyum ne yapar? Sizce hangi eğilimde olur?" Bizi beklemeden yanıtı da kendisi veriyor: "Tabii ki işin uzamasına bakar...
Çünkü işi uzattıkça ücret almaya devam ediyor. İşte bu gedik sonucu 'kayyumluk' meslek oldu...
***
Bitmedi...
Dahası ve bence en kötüsü şu söyledikleriydi: "Kayyumlar farklı işlere de aracılık etmeye başladı...
Arıyor, alacaklı bir şirketi...
‘İflas masasına gidilirse, önce kamu alacaklarını alacak, çalışan alacak...
Size bir şey kalmaz, zararlı çıkarsınız...
Yüzde 20 iskonto yap, ödeyelim' diyor...
Söylediğine göre, marka olmuş bir firmanın kayyumu aynen böyle yapmış...
Alacaklı firma sahibi, "Bu çok, zarar ederiz" diyecek olmuş...
Kayyumun cevabı manidar; "Tamamı benim cebime gitmeyecek ki!"
***
Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek bir fıkra anlatmıştı...
Kısa bir süre önce Batman'daki vergi ödül töreninde...
Bir Temel fıkrası...
"Devletin topladığı vergi dağılımını tartışmak için uluslararası bir toplantı yapılır...
Konuşmacılardan biri Amerikalı...
Biri Avrupalı...
Biri de bizim Temel...
Amerikan vatandaşı söz alır...
"Bizim Amerika'da" der, "Önce yere bir çizgi çizeriz. Sonra topladığımız vergileri havaya atarız. Çizginin soluna düşen paraları halka hizmet olarak geri veririz. Sağ tarafa düşenler ise devlete kalır, yatırım yapılır..."
Derken Avrupalı söz almış: "Bizim de Avrupa'da benzer bir uygulamamız var" demiş; "Önce yere bir daire çizeriz. Halktan toplanan vergileri havaya atarız. Dairenin dışında kalan halka hizmet olarak geri döner. Dairenin içine düşenleri devlet harcamalarına kullanırız..."
Sıra bizim Temel'e gelir: "Biz de" der, "İşler daha kısa olur...
Bir kere öyle yere çizgi filan çizmeyiz...
Hükümet halktan toplar vergileri...
Atar havaya...
Yere düşenleri devlet harcar...
Havada kalanlar hizmet olarak bize geri döner..."
***
İflas ertelemenin kötüye kullanımı...
Kayyumluk müessesesinin yarattığı sıkıntılar...
Umarız bu konular da fıkraya dönüşmeden çözülür...
Temel'in dediği gibi, ‘havada' kalmaz...
‘Casus' muhasebeciler iş başında...
Maliye'nin başarısı diye mi adlandırsak...
Yoksa 'cinliği' mi, bilemedim...
Hiç 'casus muhasebeci' duymuş muydunuz? Doğrusu biz duymamıştık...
Ama bize anlatılana göre böyle bir uygulama var...
Diyelim şirketinize muhasebeci lazım...
Birileri tavsiye etti...
Ya da ilan verdiniz...
Başvuruları değerlendirip, gözünüzün tuttuğu birini işe aldınız...
Hemen söyleyelim, O yeni muhasebeci Maliye'nin elemanı olabilir! Olmaz, olmaz demeyin...
Bunu anlatan işadamı kendisinin bizzat tanık olduğu bir örnekle anlatıyor bunu...
Nasıl mı öğrenmişler ‘casus' olduğunu? O Maliye elemanı muhasebeci, bir süre çalıştıktan sonra kapıyı çalmış "Patron, bana müsaade" demiş...
"Hayırdır, ne oldu?" diye sormaya kalmadan açıklamış: Ben Maliye elemanıyım. Sizde ne var ne yok diye bakmaya geldim. İşler düzgün, bana müsaade!" Bilmiyoruz konu, Maliye Bakanlığı'nın vergi kaçağını yakalamak için başvurduğu yeni bir yöntem midir? Sadece İstanbul'da mı? Anadolu'da da yaygın olarak uygulanıyor mu? Okurlarımızdan bu yönde deneyimleri varsa duymak istiyoruz...
Zannediyorum, Maliye Bakanlığı da bu konuda kamuoyunu aydınlatmak isteyecektir...
Asılsız ihbarlar baş ağrıtıyor!
Bu şikayet, İstanbul merkezli bir işadamı kuruluşunun yöneticisinden...
Konu; ihbarlar! Patrona kızan, şirketteki yöneticisine kızan bazı çalışanların...
Bazen de rakiplerin...
Zaman zaman yaptığı asılsız ihbarlar...
"Yakın bir zaman önce 100 binin üzerinde ihbar vardı" diyor bu işadamı dostumuz ve ekliyor: "Çoğu ihbar kasti...
'Prim ödemiyorlar, vergi kaçırıyorlar' gibi...
Eleman ihbar ediyor...
Doğruysa yüzde 10 alıyor..
Yanlışsa, şirket boşu boşuna aylarca uğraşıyor...
Kendini anlatmak zorunda kalıyor..."
Birçok ihbarın asılsız çıktığı verilerle de kanıtlanmış...
Örneğin Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı'na yapılan yaklaşık 12 bin ihbarın yarısı asılsız çıkmış...
Beraberindekiler yorumlarıyla katılıyorlar ona: "Kendi yetenekleriyle bir iş yapamamış kimseler...
Ahlaksızca çalıştıkları firmaları zor durumda bırakmak istiyorlar. Belki diyeceksiniz ki, bir yere kadar normal...
Olur böyle şeyler...
Ama gelin görün ki, Maliye'nin ödül sistemi de bunu teşvik ediyor...
Silah veya uyuşturucu kaçakçılığı değil söz konusu olan... Belki yüksek oranlardan dolayı vergiden kaçınma... Mali tetikçilere gün doğuyor... Sistemi doğru çalıştırmak için düzenlemeler gerekli!.."