Mali riskleri yöneten oyunda kalır
Önceki iki yazımda 2024 senesinin zor geçeceğinden bahsetmiş, ayakta kalmak için yapmamız gerekenlerden genel hatları ile bahsetmiştim. İlk adım şirketinizin risk maruziyetlerinin, yani riske açık alanlarının belirlenmesi idi.
Bu amaçla farklı iş senaryoları ve bunlara bağlı simülasyonlar yapmamızın faydalı olacağını söylemiştim. Bu simülasyonlar dahilinde risklerimizi belirlemek ve bunlara tedbir almak, bu stratejileri bütçelemek zorundayız demiştim. Şimdi bu stratejileri biraz daha detaylı konuşalım istiyorum. İki ana stratejimiz olacak. Birincisi mali yapıyı korumak. İkincisi ise işinizi (business) korumak.
Bu iki strateji eş zamanlı uygulanmalı ki birbirlerini desteklesin. Bugün ‘mali yapıyı korumak’ üzerine konuşacağız. Perşembe günü ise ‘işinizi korumak’ üzerine sohbete devam edeceğiz. Böylece Perşembe günü itibariyle dört yazıdan oluşan bir yazı dizisini tamamlamış oluyoruz.
Mali yapınızı korumak
Zor dönemlerde en önemli iki konu nakit akışı ve mali kaynaklara erişimdir. Nakit pozisyonunuzu izlemek ve maksimize etmek ana stratejiniz olmalı. Bu nakit girişleri artırmak ve çıkışları azaltacak tedbirleri almak ile olur. Nakit giriş ve çıkışlarını tercihen günlük, eğer yapamıyorsanız haftalık izlemenizi öneririm. Nakit akışlarını azaltan harcamaları azaltmak konusunda ise kararlı olmanız gerekiyor.
Kredi riski
İlk strateji müşteri kredi riskini yönetmektir. Alacak vadelerini kısaltmanız gerek. Erken ödemeyi teşvik edici kampanyalar, ıskonto gibi araçları kullanın. Şirketlerde yaptırdığım bir uygulama var. Müşterileri segmentlere ayırmak ve her birine bir risk rating notu vermek. Yüksek riskli müşterilere daha kısa vadelendirme yapabilirsiniz.
Krediyi güvenilir müşteriye vermek gerek. Müşteriler ile ilgili doğru istihbaratı almaya çalışın. Burada sahadaki satış ekibi aktif olmalı. Ayrıca alacak yaşlandırma sisteminiz de iyi çalışmalı. Yakın takip ve ilişki yönetimi faydalı olur.
Çalışma sermayesi
İkinci strateji çalışma (işletme) sermayesini optimize etmektir. Kısa vadeli varlıklar ile yükümlülükler arasındaki bu farkı iyi yönetmek, cironuzun yüzde 5- 10’u civarında nakit sağlamanıza yardımcı olabilir. Bunu sağlamak için stoklar ile alacakları aynı anda azaltmanın yolunu bulmalısınız. Bu durum işletme sermayesi ihtiyacını azaltır ve nakdi ortaya çıkartır. Planlama ve stok yönetim birimlerine iş düşüyor.
Borç optimizasyonu
Borçla büyüme dönemi şimdilik bitti. Mevcut borçları artırmamak, vadesi gelenleri kapatmak ve finansal pozisyonu kreditörler nezdinde güçlendirmek gerekiyor. Bu anlamda kritik olmayan yatırımları ertelemek, büyük operasyonel giderleri kısmak lazım.
Ayrıca hem finansal hem de ticari borçlar için vadeleri uzatmak, nakit akışını olumlu etkiler. Bu dönem bankalar ile iyi ilişkiler kurmak ve kredi limitlerinin artırılmasını sağlamak da diğer bir hedef olmalı. Bankalara gelecek planlarınız, büyüme fırsatlarınız, stratejileriniz ile alakalı daha iddialı ama gerçekçi verilere dayalı bilgilendirmeler yapın. Gerekiyorsa, farklı bankalar ile yeni ilişkiler geliştirin. Kredi limitleriniz açık, yeterli ve kullanılabilir vaziyette olmalıdır.
Kur riski yönetimi
Dövizli gelirlerinizi artırmak ve/veya dövizli alımları azaltmak zorundasınız. Öte yandan mevcut hükümetin ekonomi politikası kur üzerinde baskı oluşturduğundan, 2024’ün ikinci yarısından itibaren dünyadaki parasal gevşemeye de bakılarak, kredi kompozisyonunda bir miktar dövize dönülebilir. Ancak yurt dışı döviz geliri gerçekten önemli.
İhracat kapasitenizi artırmanız gerekiyor. İhracat imkanınız yoksa, hedging konusunda eğitim ve danışmanlık alarak, türev ürünlerden de faydalanmanız yararlı olabilir. Bu dönemde şirketi gelir tablosundan ziyade, bilanço ve nakit akım tablosu ile yönetmekte fayda var.