Makineciler:1 / Hareket berekettir; hareketin kalbi makinelerdir
Makine Tanıtım Grubu Başkanı Adnan Dalgakıran' ın sivil toplum örgütü yöneticisi olarak ayırt edici özellikleri var: Birincisi kendine olan ilkeli özgüveni. Bu özgüven, boş tenekenin çok ses çıkarması değil, içi dolu tok bir ses verdiği için değer taşıyor. İkincisi, şeffaflığı ve açık sözlülüğünde direnebildiği için birçoklarından ayrışıyor. Eğilmeden, bükülmeden, yamulmadan, yanıltmadan kendi bildiği doğruları paylaşma cömertliği var. Üçüncü özelliği, aşırı ve noksan değerlendirmeden kaçınma özeni. Kendi başarılarını söyleyenlerden çok, hem kişisel hem de sektörel eksikleri analiz edenlere kulak kabartıyor ve aykırı düşüncenin hakkını veriyor.
Adnan Dalgakıran'la bir araya geldiğinizde tartışmalar üç eksene yönelir: Öncelikle, dünyada makine üretiminde olup bitenlerin hangi eğilimleri yarattığını, makinecilerin fırsatlarının ve tehlikelerinin neler olabileceğini irdelersiniz. Döner, birey, topluluk ve toplum olarak kendi yeteneklerimizi ve eksik yanlarımızı sorgularsınız. Dünya genelinde fırsatlar ile olanak ve kısıtların nasıl dengelenmesi gerektiğini analiz eden bir tartışma için bulunsunuz kendinizi. Sonra da "En büyük maliyet hedefsizliktir" özdeyişini anımsar; gelecek nesillere daha iyi bir makine sektörü bırakmak için atılması gereken adımlar tartışmalarınızın odağına yerleşir.
Küresel ve ağlar dünyası
Adnan Dalgakıran'ın sadece övgüye değil yergiye de önem veren bir anlayışı benimsemesi kadar aykırı düşüncenin zenginlik üretmedeki önemini kavramış olması da önemli. Muhalefeti ihanet sayma ve ayrıştırıcı anlayışa prim verdiğine hiç rastlamadım.
Birikimlerin ve gözlemlerim bana makine üretimi açısından da ülkemizin "kritik eşikte" bulunduğunu düşündürüyor. Kritik eşikten sağlıklı bir geçiş yapabilmemiz için her konuda net bilgiye, etkin koordinasyona ve odaklanmaya ihtiyacımız var. Daha da önemlisi, tanımlanmış, paylaşılmış ve meşrulaştırılmış stratejiler geliştiremezsek stratejik, taktik ve operasyonel hatalara açık kapı bırakmış oluruz.
Makine üreticileri, ülkemizde ve yakın coğrafyamızdaki gelişmelerden derinliğine etkileniyor. Dış ve iç dinamiklerin yarattığı olumsuz gelişmeleri tersine çevirerek, sektörü rayına yerleştirmek, gelişme hızını artırmak ivedi ve güncel görevlerden biri. Daha da fazlasının yapılması gerekiyor.
Eğer, yeni ve doğru bakış açılarıyla iş yapma metotları geliştiremezsek korkarız ki ulaşmamız gereken sonuçtan ciddi sapmalarımız olur.
Bu ilk yazıda, makinecilerin uzun yıllardır emek verdikleri bir çabadan söz edeceğiz. Dünya ticaret ağlarında önemli partnerlerimiz olan batı toplumlarının temel değerlerinden biri de "sivil inisiyatifler" aracılığıyla seslerini duyurma gelenekleridir. Resmi ya da yarı-resmi örgütlenmelerden çok, gönüllü katılıma dayanan sivil toplum örgütlerinin sözüne itibar edilir. Meslek mensupları seslerini sivil inisiyatifleriyle duyurur; o örgütlere katılım meslek mensuplarının öncelik verdiği bir sorumluluktur.
Makinecilerin uzun soluklu yatırımı
Bu yazının merkez düşüncesi şudur: Başkalarını suçlamadan önce kendi eksiklerimizi irdelemek doğru olan yoldur. Bu özü kavramadan, "...yabancılar bizi anlamıyor; Türk'ün Türk'ten başka dostu yok!" anlatımı, kendimizi avutmanın ötesinde bir anlam taşımaz.
Makinecilerimizin uzun soluklu bir çabayla özellikle Avrupa'daki sivil inisiyatifler içindeki konumlanmalarında geldikleri yer önemli. Önce, gönüllü katılıma dayanan mesleki örgütlerimizin AB ülkelerindeki mesleki örgütlere katılımına bir göz atalım:
MAKFED (Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu) üyelerinin, AB Ülkeleri Federasyonlarında ulaştığı temsil gücü 25 yıllık sabırlı bir çabanın sonucu. AB ülkelerindeki temsiliyetin listesi popüler bir anlatım acı değil ama hayatın özüyle ilgili. Kendimizi dünyadan yalıtarak gelişemeyeceğimize göre önemli ekonomik partnerlerimiz olan Batı Ülkeleri makine sektöründeki sivil inisiyatiflerin içindeki konumlanmamızın belirleyici.
Diyoruz ki, aşağıdaki listeyi neden paylaştığımızı paylaştığımızı kavramadan geliştireceğimiz söylemler bizleri hamaset çukuruna sürükleyebilir.
PAGDER (Plastik Sanayicileri Derneği) batı ülkelerinde üç örgütte ülkemizi temsil ediyor: EUROMAP (Avrupa Plastik ve kauçuk İşleme Makinecileri Birliği), EUPC (Avrupa Plastik Mamul Üreticileri Birliği) ve PLASTICSEUROPA (Avrupa Plastik Sanayicileri Derneği)
AYSAD (Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği) de, ELA'daki (Avrupa Asansör Derneği) temsilcimiz.
TARMAKBİR (Türk Tarım Alet ve Makineleri İmalatçıları Birliği), CEMA (Avrupa Tarım Makineleri İmalatçıları Birliği), AGRIEVOLUTION (Küresel Tarım Makineleri İmalatçıları Birliği) temsilcimiz.
KBSB (Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği), EHI (Avrupa Isıtma Sanayi Derneği) de var.
MİB’nin (Makine İmalatçıları Birliği) üye olduğu örgütler CECIMO (Avrupa Takım Tezgahları İmalatçılar Birliği) ve PNEUROP( Avrupa Kompresör ve Pnönmatik Aletler İmalatçıları Birliği).
İSKİD (İklimlendirme, Soğutma, Klima İmalatçıları Birliği), EUROVENT (Avrupa Soğutma ve Havalandırma Cihazları Üreticileri Birliğinde) temsil ediliyor.
AKDER(Akışkan Gücü Derneği) de CETOP' da( Avrupa Hidrolik ve Pnomatik Komitesi) yer alıyor.
POMSAD(Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği), CEIR (Avrupa Vana Sanayiciler Derneği) ve EUDOPUMP(Avrupa Pompa Üreticileri Derneği) üyeliklerine sahip.
İMDER(Türkiye İş Makineleri Distrübütor ve İmalatçıları Birliği), CECE( Avrupa İş Makineleri Federasyonu), ERA(Avrupa Makine ve Ekipmanları Kiralama Federasyonu) ve EDA( Avrupa Yıkım Birliği) üyeliklerine sahip.
İSDER(İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği),FEM( Avrupa İstif Makineleri ve Ekipmanları Kiralama Federasyonu), ERF( Avrupa Depo ve Raf Sistemleri Federasyonu) ve ERA( Avrupa Makine ve Ekipmanları Kiralama Federasyonu)
Hareket berekettir; üretimde dönüştürme işlemlerini sağlayan hareketin kaynağı makinelerdir. İnsanın kas gücünün uzantısı olan makineler, şimdi yapı ve işlev değiştirerek zihin gücünün uzantısı haline geliyor. Bereketin kaynağı olan makine üretiminde yaratmak istediğimiz sonuca ulaşabilmemiz için sivil inisiyatiflerde üye olmanın önemini bir sonraki yazıda tartışacağız.