Makam odası büyüklüğü ve kişinin büyüklüğü

Dr. Uğur TANDOĞAN
Dr. Uğur TANDOĞAN NOT DEFTERİ [email protected]

“Oda meselesi önemlidir”

Amerika’dan yeni gelmiştim; bir holdingte işe girmiştim.  Birkaç kişinin daha çalıştığı bir odada bana da bir masa vermişlerdi. Ancak bir süre sonra bu odada çalışamayacağımı anladım. Holdingin genel koordinatörüne çıktım; derdimi anlattım. “Efendim ben bu odada çalışamıyorum. Ben bir şeyler üretmek için düşünmeliyim. Odadaki diğer arkadaşlar ise rutin işler yapıyorlar. Şen şakraklar, çok konuşuyorlar. Ama ben konsantre olamıyorum. Düşünebileceğim, sessiz, bir oda tahsis edemez misiniz?” Genel Koordinatör güldü “Doktor, sizin odalar hazırlanıyor. Bu çalıştığın oda geçici. Ama madem ki bu kadar rahatsızsın, daha sessiz bir oda verelim. Ama unutma bu oda da geçici. Oradan yeni hazırlanacak odaya çıkarken bir sorun olmasın.” Verilecek geçici odayı tahmin etmiştim. Deniz gören, geniş,  gelecek bir üst yönetici için hazırlanmış,  çok güzel bir oda idi.  Genel Koordinatör bu odadan ayrılmak istemeyeceğimi, mesele yapabileceğimi düşünüyordu. Ben de “Merak etmeyin, odanın konumu ve büyüklüğü benim için önemli değil.” dedim. Genel Koordinatör babacan bir tavırla “Doktor, sen önemsiz diyorsun. Amerika’da uzun süre kalmışsın; oranın mantığı ile konuşuyorsun. Türkiye’de oda meselesi önemlidir. Bunu göreceksin” dedi.

Gideceği odayı ölçen yönetici

Bir kamu kuruluşunda insan kaynaklarından sorumlu olarak çalışıyordum. Bir müdür emekli olacak, onun yerine başka birimden bir müdür yardımcısı atanacaktı. Birgün bu müdür yardımcısını, atanacağı müdürlüğün makam odasında gördüm.

Emekli olacak müdür o gün izinli idi.  Baktım bizim müstakbel müdürümüz odayı adımlıyor. Gülerek “Hayır ola? Ne yapıyorsun?” diye sordum. Müdür yardımcısı “Odayı ölçüyorum. Bakalım terfi edince odam büyüyor mu?” dedi.  Ben de “O zaman koltuğu da ölç. Terfi edince vücudun belli kesimleri de  büyür” dedim. Yukarda sözünü ettiğim genel koordinatörün sözü aklıma geldi: “Türkiye’de oda meselesi önemlidir.”

Yönetici odaları

Kişiler, iş yerlerindeki odalarına çok önem verirler.  Evet, çalışma mekânının rahat olması, sessiz olması gerekir. Oda, rahat çalışabilmek için gerekli konfora sahip olmalıdır. Bir de mekânın alanı ve hacmi meselesi vardır. Bir kişiye gerekli olan alan ve hacim, mimarlık standartlarında bellidir. Bu standartlar belirlenirken kişinin yaptığı iş de göz önüne alınır. 

Yönetici odaları diğer çalışanlarınkine göre daha geniş olur. Yönetici, odasında çoğu kez yalnız olamaz. Kendi elemanları gelir, dışardan konukları gelir, içerden işi olanlar gelir. Oda, bu beklenen kalabalığı içinde barındıracak hacimde olmalıdır. 

Odaya, yöneticiye sağlanan yarar paketinin bir parçası olarak da bakabiliriz. Nasıl ki, yöneticiye verdiğimiz ücret diğer çalışanların ücretlerinin üstündeyse, oda konusunda da yöneticinin bir farklılığı tabi ki olacaktır. Kurumu dışarıya karşı temsil etmek gibi de bir fonksiyonu olduğundan, oda bu temsili iyi yansıtmalıdır. Yönetici odasının diğer odalara göre daha geniş, daha gösterişli daha konforlu olması doğaldır. Ancak ülkemizde üst düzey yöneticilerin odalarında çoğu kez ölçünün kaçtığına tanık oluruz. Neden? 

Ülkemizde bazı yöneticiler odalarını bir gösteriş aracı olarak kullanırlar. Özellikle kişinin başka gösterecek bir yanı olmadığı zaman, bu biçimdeki  gösterişe daha çok önem verir. Kişinin ne denli güçlü, ne denli önemli olduğunu göstermek için oda boyutları abartılır. Bakarsınız, odanın büyüklüğü ile makam sahibinin büyüklüğü ters orantılıdır. 

İşin bir de maliyet boyutu vardır. Gereğinden fazla büyüklük ve şatafat israfa girer. Eğer kişi şirketin sahibi ise ve bunu cebinden ödüyorsa bu israf hoş görülebilir. Çünkü kişi kendi kesesinden yemektedir. Ama kişi, bir profesyonel yönetici ya da kamu görevlisi ise durum daha da vahimdir. Çünkü kişi kendi egosu uğruna başkasına ait bir kaynağı harcamaktadır; Bu da etik değildir.

Son söz
Fiziksel büyüklüğe, şatafata  aşırı önem verenler, bilin ki beşeri sermaye eksikliklerini ve kişilik zaaflarını örtme çabasındadırlar. 
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Sülale boyu nepotizm 24 Ekim 2019
Müşteriden misafire 12 Eylül 2019