Londra faizi artırmamızı istiyor

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Hani ne derler "Koyun can derdinde, kasap mal peşinde". İşte o biçim. Bizim derdimiz cari açığı kapamak için Hükümetin aldığı tedbirlerin ürkütmesi ile döviz fiyatının hızlı tırmanışa geçmesi. Döviz fiyatındaki artışı kontrol altına almaya çalışıyoruz.

Londra'nın derdi, "fırsat bu fırsat" Türkiye'de faizlerin yükseltilmesini sağlamak.

Durup dururken "faiz yükseltilsin" muhabbetini başlatan ve sürdürenler Londra'dan Türkiye'ye faizden para kazanmak için fon gönderenler.

Türkiye'ye faizden para kazanmak için gönderilen fonların büyük bölümü Londra'dan yönlendiriliyor. Bu işleri sürdüren yabancı fon yönetim şirketlerinin, bu işi yapan ekipleri ise Türk gençlerinden oluşuyor.

Tabii olarak döviz fiyatındaki yükselme daha önce Türk Lirası'na geçiş yapan yabancı fonların belli ölçüde kayba uğramalarına yol açtı.

Tabii olarak yüksek faiz döviz fiyatlarındaki oynaklığın getireceği riski azaltacak veya yok edecek bir faktördür.

İşte bu nedenle genelde Londra kaynaklı haberler yağmur gibi yağar oldu. Haberler tehdit de içeriyor. "Türkiye faiz yükseltmez ise, haftada 1 milyar dolara ulaşan yabancı fon girişi süremez…"

Tehditlere bakılır ise yabancılar Türkiye'ye hayır için döviz gönderiyorlar.

Reuters, Londra'da büyük fon yöneticilerine Türkiye ile ilgili görüşlerini sormuş.

Önemli bir fon yöneticisi şöyle konuşmuş: "Türkiye konusunda temkinliyiz, yılın başında yaklaşımımız nötrdü. Enflasyon ve cari açık bir süredir arka plandaki sorunlar, fakat asıl hayal kırıklığı yaratan şey Merkez Bankası'nın faizler konusunda adım atmaması. Merkez Bankası enflasyon ve cari açık cephesinde takındığı pozisyondan oldukça memnun. Benimsedikleri bekle ve gör yaklaşımı şu anki şartlarda yetersiz kalıyor. Enflasyon endişelerine karşılık adım atan gelişmekte olan ülke merkez bankalarına baktığınızda, TCMB'nin tepki vermek için çok geride kaldığını görüyorsunuz. Mevcut şartlarda dolar lira karşısında 1.80'i test edebilir. TL'nin aşırı değer kaybettiği bir alana gelmek üzereyiz. Faiz artırımı dışında yapılabilecek hiçbir şey yok."  <http://haber.gazetevatan.com/Haber/390907/1/Gundem>

Bir başka fon yöneticisi şunları söylüyor: "Kısa vadeli borçlanmayla finanse edilen cari açık konusunda bazı endişeler var, fakat madalyonun diğer yüzünde fiyat kazanç oranının 10'a ulaşabileceği göz önüne alındığında çekici fiyatlamaların olduğu bir piyasayla karşı karşıyayız. Euro Bölgesi'nin geçen hafta aldığı kararlar rahatlatıcı oldu."

Başka bir fon yöneticisi felaket tellallığı yapıyor: "Türkiye'deki pozisyonumuzu küçülttük. Bunun sebebi kur. Ekonominin aşırı ısınmasından dolayı kısa vadede toparlanma olmayacak. Liranın bu derece zayıf olması herkes için şok oldu. Borsadaki riskin büyük bölümünü endeksin yüzde 50'den fazlasını oluşturan ve zorunlu karşılıklardaki artış nedeniyle net faiz marjı gerileyen bankalar oluşturuyor. Cari açığın kontrolden çıkma ihtimali konusunda endişeliyim. Tekrar Türkiye'ye girmek konusunda ise hazırlıklı değiliz. Pozisyon almak için fazla tehlikeli. Çin ve Hindistan gibi sıkılaştırma politikalarının sonuna yaklaşan ülkeler daha iyi fırsatlar sunuyor."

Meğer ise faiz artışı beklentisi çok önceden başlamış. Bir fon yöneticisi diyor ki, "Türkiye'de seçimlerden sonra siyasetçilerin akıllarının başlarına geleceğini ve Merkez Bankası'nı faiz artırması ve ekonomiyi soğutması için zorlayacağını düşünüyorduk, bu olmadı. Büyüme tahminleri yukarı revize ediliyor, cari açık ise arttıkça artıyor. Tahvil/bono ve hisse senetlerine girişlerle finanse edilen yüzde 11-12'lik bir cari açıktan bahsediyoruz. Şu anki soru ise sermaye çıkışlarının sürmesi durumunda finansmanın nasıl yapılacağı."

Julian Thompson, AXA (Londra), gelişmekte olan ülke borsalarında 600 milyon dolar yönetiyor: "Türkiye'de pozisyonumuz yok, bir süredir de olmadı. Ekonominin büyüme hızı göz önüne alınca şu anki politikalarla bir risk aldılar. Ayrıca yüzde 6.5 faiz sürdürülebilir değil. Türkiye'de bunlar olurken Hindistan ve Brezilya gibi ülkeler sıkılaştırma politikasının sonuna yaklaşıyor. Genel bir kural olarak Türk bankalarını kâr tahminleri çarpanları 6 olduğunda almaya çalışıyorum. Çarpan şu anda 9 ve bankaların yeterince ucuz olduğunu düşünmüyorum. Şu anki finansal riskleri almak için hisse fiyatlarında belirgin düşüş beklerim."

Bir fon yöneticisi faizlerin artırılacağından emin: "Faiz artırmak zorunda kalacaklar, ki bunu gecelik faizlerin birkaç yüz baz puan artırarak yapabilirler. Yani eninde sonunda lirayı savunmak için faiz artırmaları gerekecek. Bu da ekonomiyi yavaşlatacak ve cari açığı aşağı çekecek ama kolay bir süreç gibi gözükmüyor. Türkiye'nin cari açığı finanse etmesi için haftada bir milyar dolarlık portföy girişi sağlaması gerekiyor. Bu riski göze alacak insanların sayısı tükenmek üzere."

Sayın okuyucularım, görülüyor ki, küresel para piyasalarında acımasız bir kazanç hastalığı var. Türkiye kötü duruma düşsün… Düşsün de Türkiye kötü duruma düşerken acaba parası olanlar nasıl daha fazla para kazanır? Tartışılan bu. Ve de tartışmaların merkezi Londra.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018