Leyla Uluhanlı, camilerin ihtişamlı mimarisini dünyaya tanıtıyor

İç mimar Leyla Uluhanlı’nın, tüm İslam dünyasının ihtişamlı camilerini tanıtan “Mosques: Splendors of Islam” adlı prestij eseri geçtiğimiz hafta Art Kolik’te tanıtıldı. Rizzoli New York Yayınevi tarafından yayınlanan eserde Türkiye’den 7, Azerbaycan’dan 2 cami olmak üzere tüm dünyadan 53 camiye yer veriliyor. Uluhanlı’nın altı yılı aşan bir zamanda tamamladığı “Mosques: Splendors of Islam” eseri, “Foreword Indies” tarafından düzenlenen 2017 Kitap Ödülleri’nde Mimarlık kategorisinin altın kazananı olarak dünya iç mimarlık literatürünün en prestijli yayınları arasında gösterildi.

Eser bugün, değerli bir koleksiyon parçası olarak dünya çapında İslam tasarımını ve cami mimarisini anlatan en önemli kitaplar arasında yer alıyor. Kitabın önsözü Ağa Han Kültür Vakfı Üyesi ve mimari eserlerin en saygın koruyucularından biri olan Prens Amyn Aga Khan’a ait.
Prens Amyn Aga Khan’ın “Camiler, ortak bir manevi değer etrafında birleşen farklı toplumların ihtiyaçlarını ve estetik arayışını ortaya koyuyor” sözü, aslında Leyla Uluhanlı’nın “Mosques: Splendors of Islam” eserini hazırlamasının ardındaki hedefi de ifade eder nitelikte.

Leyla Uluhanlı, Sovyet döneminde Azerbaycan, Bakü’de doğup yetişmiş. “Okul yolunda, dünyanın en güzel camilerinin önünden geçiyordum” diyen Uluhanlı, camilerin manevi değeri kadar, mimari güzelliğinden de çok etkilenmiş ve bu güzelliğin dünya genelindeki tüm insanlarla paylaşılmasını gerektiğini düşünmüş.

Doğu ve İslam Sanatları eğitimi alan Uluhanlı, kitabının giriş kısmında, “Camiler, mimarinin dönüştürücü gücünü ifade etmenin en mükemmel aracı” ifadesini kullanıyor.

Camilerin tasarımının diğer dini yapılardan çok daha farklı olduğunu, çok daha fazla “maneviyat” içerdiğini söyleyen Uluhanlı, “Camiler eşsiz yapılar, çünkü bu yapılarda dini figürlere veya portrelere yer verilmiyor. Sadece geometrik desenler ve süslemeler kullanılarak, camilerin büyük manevi gücü ortaya konuyor” diyor.

İslam dünyasının önde gelen uzmanlarının yorumlarına da yer veren “Mosques: Splendors of Islam”, dünyanın farklı coğrafyalarındaki camileri tanıtarak, mimarinin ne derece farklı boyutlar kazanabileceğini ortaya koymayı hedefliyor.

Eserde yer alan camiler, Orta Doğu, Avrupa, Kuzey Afrika, Sahra, Hint Yarımadası, Rusya, Kafk aslar, Kuzey Amerika dahil büyük bir coğrafyaya yayılıyor. Eserde Türkiye’den Divriği Ulu Camii, Nuruosmaniye Camii, Süleymaniye, Dolmabahçe Cami, Emre Arolat’ın tasarımı olan Sancaklar Cami, Aya Sofya gibi camilere yer veriliyor.

20 yıldır Moskova’da yaşayan Uluhanlı, Türkiye’de en çok Sancaktar Hayrettin Camisi’nden etkilendiğini söylüyor. Tarihi camilerin bugüne taşıdığı değerlerin kendisi için çok önemli bir ilham kaynağı olduğunu da ekliyor.

2005 yılında kurduğu “Leyla Uluhanlı Interiors” ile Moskova, St. Petersburg, Bakü, Dubai, Londra, New York’ta konut projelerinin iç mimarisini üstlenen Uluhanlı, 2016 yılından bu yana ise kendi adıyla tasarladığı mobilya koleksiyonunu üretiyor.

Koleksiyon, Rusya, İtalya ve Türkiye’de üretiliyor.

Uluhanlı, camii mimarisinden vazgeçmemekte kararlı. Görülmesi gereken daha çok fazla camii olduğunu söyleyen Uluhanlı, bir sonraki kitabında da İslam’ın ihtişamlı yapılarını dünyaya tanıtmaya devam edecek.