Kurumsallaşmayan yapılar felaketlere davetiye çıkarır
Bolu Kartalkaya’da ihmaller silsilesi neticesinde yaşanan facia hepimizi derin bir yasa boğdu. Yalnızca kaybettiğimiz canlarla değil bir kez daha yüzleşmek zorunda kaldığımız sistemsel ihmallerle de bir kez daha sarsılıyoruz. Bu tablo, maalesef ülkemizde yabancı olmadığımız bir gerçek. Kimi zaman bir maden ocağında, kimi zaman bir inşaatta, öğrenci yurdunda, trende, eğlence mekanında defalarca yaşadık.
Kurumlar bundan ders almaz ve sistem düzenlenmezken bireysel çözümlerle güvenliğimizi sağlamaya çalışıyoruz. Bir otelde yangın merdivenini kontrol etmek ya da bir restoranda çıkış kapılarına bakmak da artık reflekslerimiz arasına girecek gibi gözüküyor. Ancak birey olarak yapabileceklerimiz sınırlı. Gerçek güven, işletmelerin insan hayatını korumayı bir öncelik haline getirdiği sistemlerden gelir. Bu noktada da küçükten büyüğe kurumsal yönetimin ilkelerini sürekli anımsatmak ve anımsamak gerekiyor: Şeffaflık, sorumluluk, hesap verilebilirlik ve adillik.
Bir yönetim sistemi nerede çöker?
Krizler ve beklenmedik durumlar hayatın bir gerçeği. Bunları tamamen engellemek mümkün olmasa da güçlü bir yönetim anlayışı, beklenmedik durumları felakete dönüşmeden önce durdurabilme yeteneğini beraberinde getirir. Böylesi durumlarda başarı, yalnızca hızlı müdahaleden değil her detayın düşünüldüğü, risklerin öngörüldüğü ve sorumluluk bilinciyle hareket edilen bir sistemin varlığından gelir. Ancak, bu tür bir sistem liyakat, uzmanlık ve hesap verebilirlik temelinde inşa edilmelidir. Kritik görevlerin liyakatsiz ellerde olması, eksik önlemler ve sorumluluk bilincinin zayıflığı bu zafiyetleri kaçınılmaz kılar. Liderlik gurusu Warren Bennis, “Başarılı organizasyonlar, insanları doğru pozisyonlarda kullanmayı bilenlerdir” diyerek doğru insan seçiminin stratejik önemine vurgu yapar.
Uzmanlık neden önemli?
Bugüne kadar yaşamak zorunda kaldığımız göçükler, patlamalar, yangınlar yalnızca güvenlik önlemlerinin yetersizliğini değil, aynı zamanda kriz yönetimi ve risk analizi süreçlerindeki eksiklikleri de gözler önüne seriyor. İşletme yönetimi perspektifinden bakıldığında bu gibi durumlar yalnızca operasyonel bir hata değil, stratejik bir başarısızlık olarak değerlendirilir. Liyakat ve uzmanlığın geri planda kaldığı bir ortamda, sorunlar yalnızca ortaya çıkmakla kalmaz, büyüyerek kurumun tüm yapısını tehdit eder. Jim Collins, yönetim klasiği Good to Great kitabında, “Doğru insanları otobüse bindirmek, sürdürülebilir başarıyı mümkün kılar” diyerek ekiplerin kalitesinin, organizasyonun uzun vadeli başarısı üzerindeki etkisini vurgular.
Sorumluluk ve hesap verebilirlik
İyi liderlik, yalnızca karar almakla değil aynı zamanda alınan kararların sonuçlarına sahip çıkmakla ölçülür. Sorumluluk sahibi bir lider, yalnızca hedeflere ulaşmayı değil, o hedeflere nasıl ulaşıldığını da önemser. Bir işletmede tüm çalışanların rollerini ve sorumluluklarını en iyi şekilde yerine getirdiği, liderlerin ise sürecin her aşamasından haberdar olduğu bir sistemde riskler minimize edilir ve kriz anlarında doğru kararlar alınır. Ancak bunun gerçekleşebilmesi için, organizasyonun temelinde bir hesap verebilirlik kültürü yer almalıdır. Liderlik uzmanı John C. Maxwell, “Sorumluluğu paylaşmayan liderlik, eninde sonunda başarısızlığa mahkumdur” diyerek bu kültürün önemine dikkat çekiyor.
Güvenli bir gelecek için öneriler
Maalesef tekrar tekrar yaşamak zorunda kaldığımız bu trajediler, iş dünyası ve yönetim süreçleri için derin dersler içeriyor.
-Risk analizine öncelik verilmeli: Olası tehlikelerin önceden belirlenmesi ve bu risklere karşı gerekli önlemlerin alınması büyük fark yaratır.
-Eğitim ve sürekli gelişim merkezde olmalı: Liderlik gurusu Warren Bennis, “Öğrenmeyi merkeze koyan liderler, büyümenin öncüsü olur” diyerek bu süreçte liderlerin rolüne dikkat çeker.
-Şeffaflık ve hesap verebilirlik çözümü kolaylaştırır: Şeffaf süreçler, sorunların açıkça tartışılmasına olanak tanır ve çözümlere daha hızlı ulaşmayı mümkün kılar.
-Uzman kadrolar başarıyı getirir: Uzmanlık sahibi kişilere sorumluluk vermek yalnızca kriz anlarında değil, günlük operasyonlarda da büyük fark yaratır.