Kurumlar Vergisi uygulaması özeti: Çalar saat

Avukat Prof. Dr. Funda BAŞARAN YAVAŞLAR
Avukat Prof. Dr. Funda BAŞARAN YAVAŞLAR [email protected]

Kâğıt üzerinde kalan adalet, adalet değildir. Adalet için sadece iyi yasanın varlığı yetmez, onun uygulanması da gerekir! Gelir İdaresi Başkanlığı’nın web sayfasına girdiğinizde, üstte döner bloklardan birinde, sizi bir çalar saat görseli eşliğinde “Büyük Yapılandırma Fırsatı” yazısı karşılıyor. Kastedilen son af kanunu, kısaca 7440 Sayılı Kanun (7440 SK).

Yazının hemen yanında, reklam tadında bir açıklama: Matrah ve vergi artırımı: İncelemesiz ve tarhiyatsız İşletme kayıtlarını düzeltme: Cezasız ve faizsiz. Kısaca mükelleflere denilen şu: Kurumlar Vergisi Kanunu’nunda ve diğer ilgili kanunlarda ne yazdığı önemli değil.

7440 SK’da öngörülen miktarda vergiyi öde, yeter! Bunu yaparsan, geçmişte (2022 sonuna kadar) ne yaptığını görmeyeceğim, duymayacağım ve dillendirmeyeceğim. Çalar saat ile, “uyuyorsunuz da uyanın ve bu eşsiz fırsattan yararlanın” denmek isteniyor herhâlde.

En altta ise, üstteki açıklamalarla ironik bir ilişki içindeki slogan: “vergi geleceğimizdir”. Kuşkusuz refah devleti/ sosyal devlet, bir vergi devleti olmak zorunda. Çünkü, devletin, görevlerini yerine getirmek için ihtiyaç duyduğu finansmanı ona karşılıksız, sürekli ve sağlam şekilde sağlayan tek kaynak vergi.

Bu manada, vergi sadece geleceğimiz değil, aynı zamanda bugünümüz. Ancak, ne bugün ne de yarın, böyle hukuktan uzak bir kazan-kazan ya da -bakış açısına göre- kaybet-kaybet yaklaşımı içinde oluşturulabilir mi? 2011 yılında “Seçim Beyannamelerinde Vergiler” başlıklı bir yazı yayınlamış ve o dönemin ilk üç büyük partisinin seçim beyannamelerinde yer alan vergi ile ilgili vaatlerini incelemiştim.

Aralarında en iddialı olan Adalet ve Kalkınma Partisi, “Gelir Politikasında 2023 Hedeflerimiz” başlığı altında kamuoyuna aynen şu sözleri veriyordu: “… vergi politikası ekonomik büyümeyi, yatırımı ve istihdamı destekleyecek ve ekonomide kayıt dışılığın azaltılmasını sağlayacak şekilde gözden geçirilecektir.

Kayıt dışılık azaldıkça vergi oranları da azalacaktır. Bu anlamda vergi politikasının uygulanmasında daha çok üretmek isteyenin, kaynağını daha etkin kullanmayı taahhüt edenin, vergisini düzenli ödeyenin, kazancıyla daha çok personel istihdam edenin ve ekonomiyi büyütecek her tür yeni girişimcinin yanında olan ve ekonomik aktörlerce öngörülebilirliği yüksek, sürprizlere kapalı proaktif bir anlayış benimsenecektir.

Ekonomik büyümeyle birlikte vergi gelirlerimizin elde edildiği türlerin oransal dağılımı dolaysız vergiler lehine değiştirilerek, gelişmiş ekonomilerle paralel bir yapıya kavuşturulacaktır.

Vergi politikalarının uygulanmasında doğrudan küresel sermaye yatırımlarının ülkeye girişinin hızlandırılmasına, yatırımların ve Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesine, istihdamın arttırılmasına ve bölgelerarası gelişmişlik farklılıklarının azaltılmasına yönelik bir yaklaşımla devam edilecektir.

Vergi mevzuatı sadeleştirilecek, mali yükümlülüklerin zamanında ödenmesini sağlamak amacıyla etkin bir tahsilat sistemi oluşturulacaktır. Vergiye gönüllü uyumun arttırılması ve vergi tabanının genişletilmesine yönelik çalışmalar sürdürülecektir.

Yerel yönetimlerin öz gelirlerinin arttırılmasına yönelik düzenlemeler hayata geçirilecektir.” Yıl 2023. 2011’den beri çıkartılan birbirine benzer sekiz vergi affı yasası. Sadece girişteki tablo bile savrulmanın boyutlarını gözler önüne seriyor. Tam da bu noktada çalar saat artık işlev değiştiriyor, çarpık tabloyu olanca yalınlığıyla herkese duyuruyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
İhtiyati haciz dalgası! 10 Eylül 2024