Kurlar elektriğin frekansını 'bozdu'
Geçtiğimiz yılın son haftalarında başlayan ve Merkez Bankası'nı gece yarısı operasyonuyla beklentilerin de ötesinde bir faiz artışına zorlayan süreç, ülkedeki tüm sektörleri bir şekilde etkiledi.
Bu gelişmeler, elektrik piyasasını da sarstı...
Diyeceksiniz ki nasıl? Ve nerede bu piyasa?
Aslında sokaktaki insanların çoğu görmese de, bilmese de Türkiye'de hacmi giderek artan bir elektrik ticareti söz konusu.
Burada en çok öne çıkan yer, elektrik borsası olarak da kabul edebileceğimiz, Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezi, yani kısa adıyla PMUM.
Türkiye Elektrik İletim AŞ bünyesindeki bu yapı, önümüzdeki dönemde kurulacak borsanın nüvesi diye de tanımlanabilir.
Burada alıcılar ve satıcılar karşılaşıyor.
Arz ve talep dengesine göre, bir gün sonrasının fiyatlarına ilişkin bir gösterge, gün öncesi fiyatı oluşuyor.
Söz konusu günün her bir saatlik zaman dilimi için ayrı ayrı olmak üzere 24 ayrı fiyat belirleniyor.
Tabii ki bu fiyat oluşumu, arz-talep dengesine ilişkin beklentiler ışığında alıcı ve satıcıların tahminleri üzerinden şekilleniyor.
Bu tahminlerin gerçekle yüzleşmesi için ise fiyata konu saat diliminin gelmesi, geçmesi bekleniyor.
Burada gerçek talep ile gerçek arz karşı karşıya geliyor ve oluşan denge fiyatına, sistem marjinal fiyatı deniliyor.
Dolayısıyla, ortaya çıkan sistem marjinal fiyatı, gün öncesi fiyat için kimin doğru tahminde bulunduğunu, dolayısıyla kazandığını, kimin yanlış yaptığını, dolayısıyla kaybettiğini ortaya çıkarıyor.
İşin özeti bu...
Ancak başlangıçta söylediğimiz finans piyasalarındaki dalgalanmadan asıl etkilenen piyasa burası değil. Ya neresi?
Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi, elektrik ticareti sadece PMUM'da yapılmıyor.
OTC (o, ti, si diye okunuyor, sektörel jargon böyle) tabir edilen, tezgahüstü piyasalar da söz konusu.
Bu platformlarda da satıcılar ve alıcılar karşı karşıya geliyor.
Özellikle büyük montanlı elektrik ticareti yapanlar için bu piyasa, avantajlı fiyatlardan elektrik tedarik edilebilecek ya da satılabilecek bir pazar. Belirli bir dönem için, belirli bir fiyattan ya da TEDAŞ'ın tarifelerine endekslenmiş fiyatlar üzerinden alıcı ve satıcı anlaşıyor.
Kimi alıcı ya da satıcılar ise başka bazı kaynaklara örneğin doğalgaz veya kömür fiyatlarına endeksli fiyat sözleşmeleri imzalayabiliyor.
Ancak son zamanlarda tesgahüstü piyasalarda sabit fiyat garantili anlaşmaların sayısında azalma yaşanıyor. Nedeni de, alıcıların kendilerini kur riskinden, dolayısıyla ileride ortaya çıkabilecek dolara bağlı fiyat artışlarından korumak için sabit fiyat garantisi istemesine karşın, satıcıların buna pek yanaşmaması...
Sabit garantili sözleşme talep edenlerin önüne çok yüksek fiyatlar konuluyor. Bu da sözleşmelerin imzalanamaması anlamına geliyor.
Aksa Elektrik'ten Nermin Akpınar, günlük, haftalık, aylık işlemler yapılabilen tezgahüstü piyasada doğalgaz fiyatlarındaki belirsizlikten dolayı herkesin çekimser olduğunu belirtiyor.
Alıcılar, satıcı bulmakta zorlanıyor. Talepler karşılanmıyor. Karşılansa bile fiyatlar çok ütopik rakamlara ulaşıyor.
Yani bazı kontrat türlerinde fiilen imza atılamıyor, yani işlem gerçekleşmiyor.
Evet, gördüğünüz gibi, kur ve faizlerdeki belirsizlikler elektrikte de frekansı bozuyor.
Tabii buradan kazanç fırsatı çıkarmak isteyenler de olacaktır elbette.
Belirsizliklerin riskini üstlenebilecek birileri, bu cesareti kâra çevirmeyi tercih edebilirler...
Yani elektrik ticaretinden para kazanmak için ille de borsanın kurulmasını beklemenize gerek yok.
Varsa cesaretiniz, girersiniz bu piyasaya.
En azından elektrik borsasının kurulacağı günler için antrenmanlı olursunuz, kim bilir...