Kur savaşlarında sona doğru

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS [email protected]

 

 

Dünyanın her tarafından yavaşlama sinyalleri geliyor. Amerika daha iyi görünse de, orada da riskler var. Gelecek hafta başkanlık seçimi yapılacak. Obama şanslı gözüküyor. Romney'i önde gösteren anketler de var. Ekonomik açıdan değerlendirirsek, vergi artışlarına ve harcamaların kısılmasına yol açacak ''mali uçurum'', büyük risk olarak ortada duruyor.
Amerikan ekonomisi durgunluğa girmese de, çok ağır giden bir iyileşme süreci yaşıyor. Son iki yıldır, ''ABD'yi diğerlerinden ayrıştıracak faktör, yüksek bütçe açığıdır'' görüşünü savunuyorum. ABD'nin büyüme rakamı, geçen hafta yüzde 2 olarak açıklandı. Bir kez daha belirtmek faydalı olabilir. Sektörler arası dengeler açısından; kamunun verdiği yüksek açık, özel sektörün fazlasıdır. Bütçenin yüksek açık vermesinden, iktisatçılar hoşlanmaz. Ancak özellikle maliye politikasının, bu tarz krizlerde etkisiz kaldığını savunmak yanlış olur. Kriz döneminde sıra dışı önlemler almayacaksanız, ne zaman alacaksınız? Kemerleri sıkan Avrupa'nın durumu ortada. ABD'nin biraz daha iyi durumda olmasının sebebi gevşek para politikası değil, gevşek maliye politikasıdır(yüksek bütçe açığı).

ABD'yi analiz ederken, dikkat edilmesi gereken bir nokta var. ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte büyürken, aynı döneme ilişkin şirket bilançoları hayal kırıklığı yarattı. Bunun sebebi, Amerika'nın çok uluslu şirketlerinin, Avrupa, Asya ve Latin Amerika'daki ekonomik gelişmelerden etkilenmesidir. Avrupa'da büyüme rakamı negatifken, diğer bölgelerde sert düşüşler var. Şirketlerin önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri de düşüyor. Diğer kıtalardaki sıkıntılar devam ettiği sürece, ABD'deki şirketlerin kar marjlarının daha da düşmesi beklenebilir. Tabii kar marjlarında bir çöküş olacağını düşünmüyorum. Karların çakılması için, büyük bir makro olayın yaşanması gerekir. Bu makro risk, bütçe açığında net bir azalma olabilir. Böyle bir gelişme, şu an yüzde 2 olan büyüme rakamının büyük bir kısmını götürür. Büyüme rakamı düşerse, şirketlerin karları da erir. Avrupa'da kemerlerin sıkılması, Amerikan şirketlerini oldukça etkiledi. Bütçe açığının düşmesi ortamı iyice bozabilir.
ABD'deki başkan adayları bütçe açığını düşürmek istiyor. Bütçe açığını bir politika aracı olarak kullanmak, ayıp kabul ediliyor. Uygulanan gevşek para politikalarının reel ekonomiler üzerinde fazla bir etkisi yok. ABD, Avrupa, Japonya, kendilerini kurtarmak için parasal genişlemeye gidiyor. Para, düşük faiz ortamında gelişmekte olan ülkelere yöneliyor. Sermaye girişi arttıkça, para birimleri değerleniyor.  Hemen her ülke, kura bir şekilde müdahale ediyor. Brezilya biraz daha ileri giderek, kura müdahale ettiğini, ''kirli dalgalanma'' uyguladığını kabul etti. Bu politikanın işe yaradığı, son iki ayda realin biraz stabilize olduğu söylenebilir.

Bitik ekonomileri toparlamak için, para muslukları sonuna kadar açılıyor. Bu politikalar, merkez bankalarının kontrol etmekte zorlandığı sıkıntılara yol açıyor. Dünyanın görünümü değişti. İsviçre, frank için bir tavan koyuyor. Çin, sabitleştirilmiş döviz kuru rejimi uyguluyor. Avrupa ortak para birimi kullanıyor. Brezilya, kura müdahale ettiğini ve kirli dalgalanmaya geçtiğini kabul ediyor. Özetle, ekonomik büyüklük açısından dünyanın yarısından fazlasını temsil eden ülkeler, sürekli olarak kura müdahale ediyor. Küresel para sistemi, bu haliyle daha iyiye gidemez. Gelişmiş ülkelerin bir şekilde büyüme yaratması gerekiyor. Aksi takdirde, bugün için ''kur savaşları'' olarak nitelendirilen politikalar, boyut değiştirerek sermaye kontrollerine kadar gidebilir.      

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019