Kulüpler Sportif AŞ'lerden kurtulmaya çalışıyorlar
Spor kulüplerimiz sonunda Sportif AŞ'lerden kurtulmanın yollarını aramaya başladılar. Her yıl kulüp dışında üçüncü kişilere ya da başka bir ifadeyle mali yatırımcılara milyon dolarlarca temettü ödemesi adı altında fon transfer etmek durumunda kalan Sportif AŞ'ler, futbol kulüplerinin kabusu olmaya devam ediyor.
Yanlış şirketleşme ve halka arz modelleri nedeniyle kulüplerin girdikleri bataklık kulüplerin aktiflerini sürekli eritiyor, onları finansal ve sportif rekabette geride bırakıyor. Bugün gelinen noktada hareket alanı giderek daralan kulüplerin artık bu modelden kurtulmaktan başka çareleri yok. Bu nedenle ilk hamleyi anımsayacağınız üzere Ekim 2010'da Galatasaray yapmış ve sağladığı banka kredisiyle borsada işlem gören hisselerinin önemli bir kısmını çağrı yoluyla geri almıştı.
Bu modelin neden olduğu sıkıntılar üzerine 2005 yılında yayınlanan Endüstriyel Futbol kitabımızdan başlamak üzere yaklaşık beş yıldır yazıyor, çözüm önerilerimizi sunuyorduk. Ancak henüz o yıllarda daha "bıçak kemiğe dayanmadığı" için kulüpler de bir aksiyon alma yoluna gitmemişlerdi. Ancak bu sürdürülemez durumun bilanço ve finansal yapıda verdiği ağır hasarlar ve sürekli eriyen aktif nedeniyle artan borçluluk ve bunun neden olduğu bilanço açıkları kulüpleri bu mecburi yola sokmuş görünüyor. Bu modelin o kadar çok yanlışlıkları ve hatalar var ki, bu modelde, kulüpler kendi fonlarına inanılmaz faiz ve vergi ödemek durumunda kalıyorlar.
Tüm bu konularda 7 Eylül 2009'da bu sütunlarda "Sportif AŞ'ler Kulüplerin Sonu (mu) Olacak?" yine, 15.02.2010 tarihinde "Kulüpler Bu Sportif AŞ'lerden Nasıl Kurtulacaklar?" başlıklı yazılarımızı sizlerle paylaşmıştım.
Tüm yazılarımızda ve kitaplarımızda öz itibariyle futbol kulüplerimizin halka arzlarını, "Halka açılma değil, saçılma" olarak nitelendirmiş ve bu durumun uzun süreli sürdürülebilir bir durum olmadığını ifade etmiştik.
İsterseniz kulüplerimizin borsa maceralarına bir bakalım isterseniz.
Fonlar Sportif AŞ'ye!
Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor'un 2002, 2004 ve 2005 tarihlerinde halka arz ettikleri Sportif AŞ'ler aralarında küçük biçimsel farklılıklar da olsa "gelir ağırlıklı" ve "maksimum temettü dağıtma temelli" halka arz modelleri öz olarak birbirlerinin aynı özelliklere ve bu nedenle de benzer sorunlara sahip görünüyor.
Nedir sorun?
Kulüpler o günkü koşullarda maksimum halka arz satışı ve buna bağlı olarak halka arz geliri elde edebilmek amacıyla, Avrupa'da ve dünyada eşi, örneği olmayan tamamen "Alaturka" bir modelle şirketleşip, halka arz modeliyle Sportif AŞ'lerin hisselerini mali yatırımcının talebine sundular. Spor kulübü olmaları nedeniyle taraftarın çok da temettü kaygısı içinde olmaksızın bu hisseleri alacağını düşünen kulüpler, içinde bulundukları finansal durumları nedeniyle de kulübün birkaç istisna dışında hemen hemen tüm gelirlerinin Sportif AŞ'lere devir ve temlik olunduğu; buna karşın giderlerin kulüpte ya da Futbol AŞ'de bırakıldığı bir model içinde yaratılan "sanal şirketler" aracılığıyla İMKB'ye gittiler.
Sonunda kulüpler doğru yolu buldular
Gerçekten de sonunda kulüpler doğru yolu buldular ama ne yazık ki, bu konuda yol almak için para bulamıyorlar. Daha doğrusu bu kangrenden kurtulmak için aşağıdaki tablodan da görülebileceği üzere inanılmaz kaynaklar bulmak zorundalar.
Kulüplerin Sportif AŞ'lerden kurtulmak için verdikleri çabaların hızlanmasının arkasında iki temel neden yatıyor. Bunlardan ilki, yukarıda açıkladığımız gibi giderek bozulan mali yapı ve 2014-15 sezonundan itibaren hayata geçecek olan "UEFA Finansal Fair Play" uygulaması.
Önce Galatasaray birleşti!
Şüphesiz ki, yanlış şirketleşme ve halka arzın en yakıcı etkisini Galatasaray yaşamıştır. Galatasaray'ın 2002 yılından bu yana kulüp dışına ödediği toplam temettü tutarı 41.5 milyon dolara ulaşmış durumda. Yani 20.8 milyon dolarlık halka arz gelirinin tam iki katına yakın bir tutarı Sarı Kırmızılılar temettü ödemesi altında kulüp dışına transfer etmek durumunda kalmışlar. Bu nedenle Başkan Adnan Polat, "Futbol AŞ ile Sportif AŞ birleşmesi beş şampiyonluğa bedeldir" diyor.
Sarı kırmızılı kulüp, bu birleşme için beş bankadan 6.5 yıl vadeli 70 milyon dolarlık kredi sağlamış ve bu tutarın yaklaşık yarısıyla borsadan çağrı yoluyla Galatasaray Sportif AŞ'nin halkın elindeki hisselerin önemli bir kısmını satın almak suretiyle %37.05 olan halka açıklık oranını %17'ye düşürmüş ve sonuçta Sportif AŞ ile Futbol AŞ'yi de birleştirmişti.
Fenerbahçe de çağrıda bulundu
Galatasaray'ın birleşme çalışmaları ve bu işi bir şekilde sonuçlandırması Fenerbahçe'yi de harekete geçirdi ve yönetim kurulu "Fenerbahçe Sportif Hizmetler Sanayi ve Ticaret AŞ'nin, UEFA kriterleri gereği olarak kulübün futbol şubesi olarak yapılandırılmasına imkan sağlamak üzere yapılacak ana sözleşme tadilleri ve şirket birleşmesi öncesinde halka açık hisseler için gönüllü çağrı yapılmasına karar verdi."
2004 yılında 30 milyon dolarlık bir halka arzda bulunan kulüp geçen süre içinde tam 26 milyon doları kulüp dışına temettü ödemesi altında aktarmak durumunda kalmış. Yani Fenerbahçe elde ettiği halka arz gelirinin yaklaşık %86'lık kısmını tekrar mali yatırımcılara iade etmiş.
Bugün gelinen noktada içinde bulunduğu yanlışlıktan kurtulmaya çalışan Fenerbahçe, bu hatasını telafi edebilmek için yaklaşık 156 milyon dolar kaynak bulmak durumunda. Yani Fenerbahçe'nin 21 Ocak 2011 piyasa değeri üzerinden halka açık %15'lik hisselerini toplayabilmesi için bulması gereken para tutarı bu. Her ne kadar son altı aylık ortalama fiyat üzerinden hareket edilse bile, yüzde on sapmayla buna yakın bir tutarı Fenerbahçe bulmak durumunda.
Fenerbahçe'nin borsaya açılmasının kulübe faturası 190 milyon dolar
20 Şubat 2004'te Sportif AŞ'nin yüzde 15'ini halka arz eden Fenerbahçe'nin, bugüne kadar ödediği 26 milyon dolarlık temettü tutarı ve birleşmek için bulmak zorunda kalacağı 156 milyon dolar ve bunun finansmanını da dikkate aldığımızda işin Fenerbahçe'ye faturası 190 milyon dola ulaşıyor. Yani halka arz gelirinin tam 6.3 katı kadar bir zarardan bahsediyoruz.
Trabzonspor da çağrı yapacak
Trabzonspor Yönetim Kurulu da, TS Sportif'teki halka açık hisselerin satın alınması için Sermaye Piyasası mevzuatı uyarınca hesaplanacak asgari fiyattan ''gönüllü çağrı'' yapmaya karar verdi ve borsaya aşağıdaki açıklamayı gönderdi.
''Bağlı ortaklıklarımızdan Trabzonspor Sportif Yatırım ve Ticaret AŞ'nin (TS Sportif), şirketimizden olan alacaklarının kısmen veya tamamen ödenmesi maksadıyla profesyonel futbol takımımızın alt yapılarıyla birlikte tespit edilecek değer üzerinden TS Sportif'e satılmasına, bu satış işleminden sonra Trabzonspor futbol faaliyetlerinin TS Sportif bünyesinde yapılandırılmasına ve/veya Trabzonspor Futbol İşletmeciliği Ticaret AŞ ile TS Sportif'in birleştirilmesine, TS Sportif'in ana sözleşmesinin ilgili maddelerinin bu yapılandırma çerçevesinde tadil edilmesine, bu işlemler öncesinde, TS Sportif'teki halka açık hisselerin satın alınması için Sermaye Piyasası mevzuatı uyarınca hesaplanacak olan asgari fiyattan gönüllü çağrı yapılmasına, bu çağrı işlemi için gerekli olan finansmanın temini için finans kuruluşlarıyla görüşmelere başlanılmasına ve bu çağrıya aracılık edecek olan aracı kurumun tespit edilmesine oy birliği ile karar verilmiştir."
Trabzonspor'a birleşme için 120 milyon TL lazım
Trabzonspor 2005 yılında en son halka arza giden kulüp olmasına karşın, Fenerbahçe ve Galatasaray örneklerini hiç incelememiş, uyarıları hiç dikkate almamış olacak ki, aynı hataları tekrar ederek, tamamen yanlış bir şirket ve halka arz modeliyle borsaya açıldı ve hisselerinin %25'ini 24 milyon dolarlık bir gelir karşılığında halka arz etti. Ancak 2005'ten 2008 yılına kadar geçen süre içinde halka arz gelirinin %45'ine karşılık gelen bir tutarı, yani 10.8 milyon doları kulüp dışına temettü ödemesi yaptı. Bugün borsaya kote hisseleri geri almak için Trabzonspor halka arz gelirinin tam 5 katı bir tutara yani 120.5 milyon dolara ihtiyacı var.
Sportif AŞ'lerin temettü performansları göz kamaştırıyor
Aşağıdaki tablo kulüplerimizin halka arz ve şirketleşme modellerinin rakamlara yansımış halini ifade ediyor.
Dört kulübümüzün halka arz gelirleri toplamı aşağıdaki tablodan da görülebileceği üzere 88.6 milyon dolar. Bugüne kadar bu kulüplerimizin dağıttıkları brüt temettü tutarı ise 345 milyon dolara yükselirken; bu temettülerden kulüp dışına çıkan kısım 78.6 milyon dolar. Yani bu tutar, kulüplerimizin 103.3 milyon dolarlık halka arz gelirlerinin %76.09'unu oluşturuyor. Daha somut ifadeyle kulüplerimiz elde ettikleri halka arz gelirinin yüzde yetmiş altısını tekrar yatırımcıya iade etmiş durumdalar.
Kulüplerimizin halka arz ve temettü durumları
Sportif A.Ş İlk halka arz oranı (%) 21.01.2011 itibariyle halka açıklık oranı (%) Halka arz gelirleri (Bin USD) 2009 yılına kadar dağıtılan brüt temettü (Bin USD) Halka arzdan bu yana üçüncü kişilere ödenen toplam tutar (Bin USD) Kulüp dışına yapılan tem. ödemelerinin halka arz gelirine oranı (%) 21.01.2011 itibariyle piyasa değeri (Bin USD) Kulüplerin bugünkü piyasa değerleri üzerinden Sportif AŞ&Futbol AŞ birleşmesi için bulmaları gereken min. kaynak tutarı (Bin USD)
Beşiktaş 16 34 28.528 1.549 465 3,37 306.317 Gerek Yok
Galatasaray 15 17 20.799 107.974 41.500 199,53 480.504 Birleşti.Gerek Yok
Fenerbahçe 15 15 30.030 192.165 25.800 85,91 1.041.002 156.150
Trabzonspor 25 25 24.000 43.540 10.885 45,35 481.812 120.500
Toplam 103.357 345.228 78.650 76,09 276.650
Bugün Sportif AŞ'lerin Futbol AŞ'lerle birleştirilebilmesi için Sportif AŞ'lerin cari piyasa değerleri baz alındığında;
· Fenerbahçe'nin 156 milyon dolar,
· Trabzonspor'un da 120 milyon dolar kaynağa ihtiyacı bulunuyor.
Yani Sportif AŞ'lerden kurtulabilmenin yolu 2 kulüp için minimum toplam 276 milyon dolar kaynak bulmaktan geçiyor. Gelir ağırlıklı model ve yüksek temettü ödeme temelli modeli seçen Fenerbahçe ve Trabzonspor'un toplam halka arz gelirlerinin 54 milyon dolar olduğu dikkate alındığında; bu iki kulübün birleşme için ihtiyaç duydukları kaynak tutarı halka arz gelirlerin tam 1.76 katına ulaşıyor.
Sonuç
Bugün Beşiktaş'ın dışındaki diğer üç kulübün Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor'un yanlış şirketleşme ve halka arz modeli, onların aktiflerini giderek eritiyor. Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Çünkü bu olumsuzluk süreç içinde bu kulüplerin rekabet güçlerini de negatif olarak etkileyebilecektir. Bunu çok iyi bildikleri için ilk olarak Galatasaray harekete geçti ve borsada işlem gören hisselerin bir miktarını alarak Futbol AŞ ile Sportif AŞ'yi birleştirdi. Bu sayede Sportif AŞ salt gelir ağırlıklı bir şirket olmaktan kurtulup, kulübün giderlerini de bünyesine almış oldu. Bu nedenle artık Sportif AŞ her sene milyon dolarlara ulaşan temettü ödemesi gerçekleştiremeyecek.
Şimdi sıra Fenerbahçe ve Trabzonspor aynı yolu izlemeye çalışıyor. Böylece, gelirlerin ve giderlerin bir arada olduğu Futbol AŞ modeline dönmek için çaba harcıyorlar. Bunun için de kaynak arıyorlar. Ancak görünen o ki, bu kulüplerimizin bugün içinde bulundukları finansal durum da buna pek olanak vermiyor. Ancak başka bir çıkış yolu da bulunmuyor. Aksi halde dertten kurtulabilmek için kulüplerimizin bu şirketlerin sözleşmeyle belirlenen ömürlerinin bitmesini beklemeleri(!) gerekecek.