Krizlerin ruşeymi "rehavet"

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ [email protected]

Fransızlar,insanın kendi köyünde peygamber olamayacağını söyler.

Halkımızın akıl birikiminde binlerce yıl süzdüğünü dört sözcükte anlatır :" Ev  danasından öküz olmaz" der.

Thomas L.Friedman  bizim köyün çocuğu değil…Üstüne üstlük yazıları, kitapları ve anlattıkları ile uluslar arası eleklerin üstünde  kalabilmiş, entelektüel gücünü kanıtlamış bir aydın insan.

ABD'nın "sessiz çöküşünü" analiz ederken iki etkene dikkat çekiyor.

Birincisi, "Soğuk Savaş sonrasında ekonomik büyümenin  beş temel ayağındaki zayıflama".

" Eğitim konusunun ihmal edilmesi.

" Altyapı yatırımlarının yetersizliği.

" Zeki ve girişimci insanların ABD'ye göçlerinin zayıflaması.

" Risk alan ve dinamik gelişme yaratan girişimcileri teşvik eden  kuralların geliştirilememesi.

" Bilim ve teknoloji desteklerine yeterli kaynak ayrılmaması.

İkincisi, "Bütünleyici ve kapsayıcı bir stratejiden yoksunluk"

Friedman gibi çok sayıda düşünür, toplumların  gerileme sürecine girmesini araştırırken bir ortak noktada birleşiyor: Zenginlik ve başarılarına aşırı değer veren toplumlar "rehavete"  kapılıyor da ondan.

Hollanda petrol üretime başladıktan sonra, verimlilik yarışında gerilere düştü…

Petrol zengini  Arap Ülkelerin  refahı  toplumun derinliklerine yayamadı…

Yunanistan gibi  büyük yardımlar alan ülkelerde insanların üretimden  ve girişimci enerjisinden uzaklaşmasının ardında  rehavete kapılma vardı.

Kibir ve üstünlük inancı insanın zihninde bir kez yer ettiğinde, kendini sorgulama ve geri bildirim gibi gelişmenin dinamiği olan iki insanı özellik  gerilemeye başlıyor.

Douglass  North,  kurumların, ekonomik aktörler arasındaki 'oyun kuralları" olduğunu söyler. Kuralları da üçe ayırır: Birincisi,  "resmi kısıtlar", anayasalar, yasalar, yönetmelikler , yönergeler vb. yapı  bileşenlerinden  biri  olan hukuk çerçevedir. İkincisi

"resmi olmayan kısıtlar", geniş anlamda kültürün değerleri ve unsurlarını kapsar; davranış normları tarafından belirlenir. Üçüncüsü, "maliyet ve özendirme yapıları": Dönüşüm ve işlem maliyetlerini belirleyen etkenler…

Maliyet ve özendirme sistemlerinin temel araçlarından biri teşvik sistemleri…Ülkemizin gündeminde ilk sıralarda yer alıyor günün koşullarına uygun bir teşvik sistemi oluşturma…Sistem, ithal ikameci  ekonomi politikalarının  yarattığı rehaveti aşana kadar  çok önemli kaynak  israfına yol açtı. Teşvik Sistemleri'nin yeniden tasarlandığı bugünlerde, karar odaklarına  bir kez daha çağrı yapmak istiyorum: Mekana ve sektörlere  dayalı teşvikleri alabildiğine sınırlı  tutmak gerekir. İnsan kaynağının eğitimini, altyapı yeterliliğini, zeki ve girişimci insanın önünü açmayı, bilim ve teknolojiye gerekli desteği sağlamayı dikkate alan bir "bütünsel strateji" bağlamında "proje- odaklı teşvikler" öne çıkarılmalı…

Proje-odaklı  teşvikler, bizi rehavetin uyuşturucu etkisinden uzaklaştırarak, risk alan, araştırıcı, atılımcı, kendinle hesaplaşan ve kendini kanıtlama enerjisi ile beslenen girişimci enerjimizi artırabiliriz…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar