Kripto paraların geleceği

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI [email protected]

Teknolojideki değişim geçmiş yıllara göre daha çok hızlandı. Akıllı telefonlardan bulut bilişime değin uzanan bu değişim; iletişim, iş dünyası ve devletleri de içine aldı. Finansal teknoloji veya fintech ürünleri, geliştiricileri ve alternatif finansal sistemlerin operatörlerini kapsamakta, geleneksel iş modellerine meydan okumakta. 

Yapılan son bir tahmine göre, 2010 ile 2015 arasında fintech yatırımı dört kat artarak 19 milyar dolara kadar yükseldi. Bundan olsa gerek IMF ve gözetimindeki G-20 bu yıl yapacağı toplantılarda görüşülecek konular arasında kripto paraları da aldı. IMF Başkanı C. Lagarde de konu ile ilgili 13 Mart’ta konu ile ilgili bir yazı yayımladı.(https://blogs.imf.org/2018/03/13/addressing -the-dark-side-of-the-crypto-world/).

Bu yazıdan ilham alarak biz de kripto para neden bu kadar konuşulur hale geldi tartışmasına girmek istedik. Öncelikle belirtmemiz gerek, finansal teknolojiye ilk uyum gösteren sektörlerden birisi de finansal sektör oldu. Telefon bankacılığı, internet bankacılığı tabanlı gelişmiş ürünler tüketicilere, tasarruf sahiplerine ve yatırımcılara sunuldu.

Ancak şimdi finans dünyası yasal olmayan, adeta hayaletlerce kurulan yeni bir sistemle rekabet etmek zorunda. Blockchain tabanlı sistemler kullanıcısına bir taraftan yeni olanaklar getirmekte, diğer yandan da hem finansal sistem için, hem de işlem yapanlar için ciddi riskler taşımakta.

Blockchain sisteminin yarattığı kripto-sanal-paralar (sanal jetonlar) yasal altyapıları olmadığı için kara para aklama ve terörizmin finansmanı için imkan sağlamakta. Bu da hükümetleri tedirgin etmekte. Ancak bu paraların alanı sadece kayıt dışılık ile sınırlı değil. Makroekonomik etkileri de var.

Fintech kaynaklı yenilikler kredi finansmanından, yüksek hacimli ticarete ve büyük veri ve robotik teknolojiye kadar uzayan çok farklı şekil ve biçimde ortaya çıkmakta. Kripto paraların başarı hikayeleri de var. Örneğin “gelişmekte olan ülkelerdeki insanlara hızlı ve ucuz bir şekilde ülkeler arasında para aktarmalarına izin veren sanal döviz değişimi imkân sağlamakta. Bütün bunlar daha yaratıcı düşünmeyi gerektirmekte. Bu teknolojiler finansal dünyayı tam olarak nasıl değiştirecek? Tamamen dönüştürecekler mi? Bankalar arası işlemleri kolaylaştıran blockchain tabanlı sistemler devreye girecek mi? Akıllı makineler yatırımcılara daha iyi finansal danışmanlık sağlayabilir mi”?

Başka sormamız gereken sorular da var. Yeni teknolojiler -algoritmalar tarafından yönlendirilen- geçmişte kullanılan aynı türden düzenlemeye tabi tutulmalı mı? Ya da gelişen teknolojiler için yeni düzenleyici yaklaşımlar gerekli midir? 

Lagarde’ın de ifade ettiği üzere, henüz bu soruların yanıtlarını bilmiyoruz. Çünkü önemli tutarda yatırım fintech'e gidiyor, ancak dünyadaki uygulamaların çoğu hala test edilemiyor. Bundan dolayı düzenlemelere gereksinim bulunmakta. Bu yönde atılan adımlarda var. Abu Dabi'deki “Düzenleme Laboratuvarı (Regulatory Laboratory)” ve Hong Kong'daki “Fintech Gözetim Havuzu (Fintech Supervisory Sandbox)” gibi “fintech havuzları” kuruldu.

“Ateşe ateşle müdahale”

Bitcoin gibi kripto varlıkların çekiciliği biraz da tehlikeli olmasından kaynaklanmakta. Çünkü Bitcoin'in değeri arttığında veya Bitcoin'in değeri düştüğünde dünyanın dört bir yanındaki insanlar aynı soruyu soruyor: Kripto varlıkların potansiyeli tam olarak nedir? Bu tür sorular bireyleri heyecanlandırıyor, fakat kurumları değil. Hükümetler ve şirketlerin bazıları şimdiden bu paralara karşı eyleme kalktı.

Temmuz 2017'de, ABD tarafından yönetilen uluslararası bir operasyon ile internet üzerindeki en büyük çevrimiçi ceza pazarı olan AlphaBay'ı kapattı. AlphaBay aracılığıyla iki yıldan fazla bir süredir yasadışı uyuşturucu maddeler, korsan araçlar, ateşli silahlar ve zehirli kimyasallar tüm dünyada satılıyordu. Site çevrimdışına alınmadan önce, 1 milyar doların üzerinde varlığı kripto varlıklarla değiştirildi. Yakın günlerde Facebook ve Google reklamlarında kripto paralara yer vermeyeceğini ilan etti.

IMF kripto paraya karşı bir tavır içinde. Bunun için sloganı da belli. Ateşe ateşle müdahale. IMF, geleneksel finansal sektörde olduğu gibi, kripto dünyasında finansal bütünlüğü sağlayan ve tüketicileri koruyan politikalara odaklanılmasından yana. Bunun için de, kripto varlıklara güç veren yeniliklere karşı benzer yeniliklerle yanıt verilmesi gerektiğini düşünüyor. IMF’e göre bu ilerlemelerin rafine edilmesi ve uygulanması yılları alacak. 

Şüphesiz hiçbir ülke bu sorunu tek başına halledemez. Mücadele de başarı ancak uluslararası işbirliğinin artırılması ile mümkün.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019