Kötünün iyisi olmak!
Ülkemizde son dönemde yüzü gülen insan sayısı neredeyse yok gibi. Hükümetin bir türlü kurulamaması, çözüm süreciyle duran terör olaylarının tekrar baş göstermesi, komşularla sorunların içinden çıkılmaz bir hal alması, mülteci sorununun çözülememesi ve piyasalardaki durgunluğun giderek derinleşmesi gelecek kaygımızı iyice arttırır oldu.
Türkiye’de yaşanan sıkıntılardan hep daha az etkilenip, moral kaynağı olan Gaziantep’te işler nasıl gidiyor diye sorduğumuzda; “Diğer illere göre daha kötü olmamız gerekirken halen iyiyiz hatta umutluyuz da ancak böyle devam ederse dayanma gücümüz kalmaz” cevabını alıyoruz.
Ekonomik göstergelerde olumluya giden hiçbir gelişme yok. Örneğin ihracat rakamlarına bakıyoruz ve il bazında değerlendirme yapalım dediğimizde Gaziantep, 2015 yılının 7 aylık dönemini 3 milyar 548 milyon 694 bin dolarlık ihracatla tamamladı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5.3’lük bir düşüş yaşandı. Ay bazında baktığımızda Temmuz ayında Türkiye geneli ihracat yüzde 13 gerilerken Gaziantep’in ihracatı yüzde 0,6 düştü. İlk 10 il arasında ihracatta en az düşüş Gaziantep’te yaşandı. Bu düşüşü durdurmak için de kentte yeni pazarlar konusunda ciddi çalışmalar yürütüldüğünü görüyoruz. Diğer taraftan Türkiye’nin en büyük bin sanayi kuruluşu listesine baktığımızda Gaziantep’in 55 adet firması var ve bu moral veren bir gösterge. Geçtiğimiz günlerde ülkenin en hızlı büyüyen 100 şirketi açıklandı ve Gaziantep’in 3 firması var. Bu firmalar Aktif Tekstil, Işık Ahşap ve Mespa. Açıkçası listeye Gaziantep’ten daha fazla firmanın girebileceğini düşündüğümü de söylemeden edemeyeceğim. Bunun nedeninin de özel bilgilerin paylaşılmak istenmemesinden kaynaklı olduğunu biliyoruz ama bu kentin artık bu konuları aşarak şeff afl aşması gerekiyor.
“Girişimciyiz, rekabetçiyiz, ortak akılla hareket ederiz” diyerek mevcutta olan yatırımlarını sürdüren ancak yeni yatırım ve daha büyük işler için beklemede olan Gaziantep’i yavaşlatmaya doğrusu kimsenin hakkı yok. Sorunların göbeğinde olmasına rağmen sakinliğini korumaya ve işine gücüne bakmaya çalışan insanların kenti Gaziantep’te durumun özeti; kötünün iyisi. Ancak sabırların tükenmeye başladığı şu dönemde bir çağrıda biz yapalım buradan; eli taşın altında olanlar biran önce üstüne düşeni yapsın. Yapsınlar ki, Gaziantep gibi başarı modelleri ülkelerini zirveye tırmandırsın.