Konut ve politikaları ve sürdürülebilirlik
Acısıyla tatlısıyla bir yılı geride bıraktık; DÜNYA Gazetesi’nde yazmaya başlayalı da tam bir yıl oldu. Yazılarımda en çok konuta finansal erişilebilirlik, kira piyasası ve kentsel dönüşüm konularına ağırlık verdiğimi görüyorum.
Şimdi ise yepyeni umutlarla yeni bir yıla başlıyoruz ama yazılarımın kapsamı pek değişmeyecek sanırım. Yine finansal erişilebilirlik, yine kiralık konut piyasası ve yine kentsel dönüşüm konuları ağırlık kazanacak. Ancak bu yılki yazılarımda sürdürülebilirlik konusuna da ağırlık vermek istiyorum. Öyle görünüyor ki, sürdürülebilirlik kapsamındaki yatırımlar ve finansman alternatifleri, 2024 yılının öncelikli konularından olacak.
Sürdürülebilirlik yatırımları ve finansmanı
Sırasıyla “endüstrileşme, liberal-kapitalist üretim tarzının yaygınlaşması, nüfus artışı, tüketim ekonomisi, sera gazı emisyon artışı, küresel ısınma ve iklim krizinin” neden olduğu gelişmeler ve Paris İklim Anlaşması gibi önemli süreçler sürdürülebilirlik odaklı yatırımları daha da görünür hale getirmiş durumda.
Bu kapsamda “enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, çatı GES’ler, karbon azaltım projeleri” özelindeki enerji yatırımları; “döngüsel ekonomi, hammadde tüketiminin azaltılması, ekosistemin korunması ve geliştirilmesi ile sürdürülebilir tarım ve hayvancılık” özelindeki doğal kaynakların korunması yatırımları; “dezavantajlı gruplara yönelik yatırımlar, kadının iş gücüne kazandırılması, eğitim, barınma ve sağlık hizmetleri ile istihdam yaratma” özelindeki sosyal yatırımlar; “su verimliliği, atık su arıtımı, atık su ve su geri kazanım yatırımları ile yağmur suyu toplama ve kullanımı” özelindeki su/ atık su yatırımları ile “elektrikli ve hibrit araç üretimi ve satın alımı, temiz ulaşım çözümleri, kirlilikle mücadele, çevre dostu sürdürülebilir üretim teknolojileri ve yeşil binalar” özelindeki kirlilikle mücadele ve temiz üretim/ulaşım yatırımları 2024 yılında çok daha fazla anlam ifade edecek.
Bu nitelikteki yatırımların finansmanı için ihtiyaç duyulan yeşil kredi, yeşil leasing, yeşil tahvil, sosyal etki tahvili, sürdürülebilirlik bağlantılı tahviller, geçiş tahvili, turuncu tahvil ve altyapı gayrimenkul ortaklıkları gibi finansman alternatiflerini ise daha çok konuşacağız. İlgili konuları sadece özel sektör tarafında değil, kamu ve belediye tarafında da konuşmaya başlayacağız.
Geçtiğimiz yıl içerisinde Hazine 2,5 milyar dolarlık; İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise 750 milyon dolarlık yeşil tahvil ihraçlarını gerçekleştiren ilk kamu nitelikli kurumlar oldular. Yine geçtiğimiz yıl sonuna doğru ilk girişim sermayesi yatırım fonu olan Türkiye Yeşil Fonu ile tanıştık.
Konut politikalarına ilişkin hedefler
2024 yılında herkes için uygun ve erişilebilir konut, konut finansmanı uygulamaları, kentsel dönüşüm ve akıllı şehirler alt başlıklarında aşağıda yer alan hedefler ölçeğinde yazmaya devam edeceğiz:
-Piyasaya ucuz konut sunulması için devletin sosyal konut üretim politikası ve dar gelirlilerin barınma sorununa öncelik verilmesi,
-Konut sektöründe arz ve talep yönlü ihtiyaç duyulan veri kaynaklarının geliştirilmesi (farklı gelir grupları itibarıyla ve yerleşmeler bazında konut verilerinin üretilmesi, dezavantajlı kesimlerin farklılaşan ihtiyaçları için talep verilerinin toplanması),
- Taşınmaz değer haritalarının üretilmesi,
-Sürdürülebilir kalkınma amaçları ile uyumlu konut politikalarının uygulanması,
- Finansman alternatiflerinin piyasa ile daha uyumlu hale getirilmesi ve etkinliğinin artırılması, yeni çözümlerin geliştirilmesi,
- Sürdürülebilir bir kentsel çevre için planlamanın ve yönetiminin sağlanması,
-Kentsel dönüşüm projelerinin strateji belgesi ile uyumlu olarak yürütülmesi,
-Konut sektöründe enerji verimliliğin artırılması ve yeşil büyüme hedefine ulaşılması. Sonuç: 2024 yılı kolay geçen bir yıl olmayacak; “bu yıl kaybetmemenin kazanım olacağı bir yıl” olarak da karşımıza çıkacak.