Kondüktör Mekteb-i Âlisi'nden Teknik Ünivesite'ye

Hilmi DEVELİ
Hilmi DEVELİ EKONOMİDE SATIR ARASI hilmideveli@gmail.com

 

 

 
1911'de Kondüktör Mekteb-i Âlisi (Tekniker mektebi), adıyla kurulan daha sonra Nafia Fen Mektebi, İstanbul-Yıldız Teknik Okulu (Mühendislik Okulu), İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi, Yıldız Üniversitesi ve 1992 yılında da bugünkü adına kavuşan Yıldız Teknik Üniversitesi'nin tarihçesinden söz ediyorum.
1999 yılında Davutpaşa kışlasının üniversiteye devredilmesiyle yeni bir kampüse sahip oldu.
Yeni kampüs 1 milyon 300 bin m2 toplam alanıyla İstanbulda konuşlanmış en geniş üniversite kampüslerinden biri konumunda.
Yıldız ve Davutpaşa yerleşkelerinde, 2 bin akademisyenin görev aldığı, Elektrik-Elektronik Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi, İnşaat Fakültesi, Makina Fakültesi, Mimarlık Fakültesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi, Kimya Metalurji Fakültesi, Eğitim Fakültesi, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi'nde ve bağlı Meslek Yüksek Okulları'nda 25 bin öğrenci eğitim görmekte.
Geçtiğimiz gün YTÜ Rektörü İsmail Yüksek hocayla bir yıl sonra tekrar birlikteydik.
2008 tarihinde rektörlüğe seçilen Prof. Dr. İsmail Yüksek, geçen yıl üniversitede en yüksek oyu alan kişi olarak yeniden seçilmişti.
İsmail hoca, KOSGEB İcra Komitesi ve TÜBİTAK Bilim Kurulu Üyesi olarak ek görev üstlenmiş.
Davutpaşa kampüsündeki teknopark konuşmamızın odağını oluşturdu.
Hoca sözlerine Teknopark'ta vizyon olarak;" Paydaşlarının mevcut kaynaklarının daha verimli kullanılması veya onlara yeni kaynak yaratılması amacıyla, ileri teknoloji, inovasyon ve yazılım geliştirme alanında faaliyet gösterecek firma ve kuruluşlara en uygun maliyet çerçevesinde, dünya kalitesinde, etkin teknopark hizmetleri sunmak. 
İleri teknoloji alanında çalışan yerli ve uluslararası şirketleri bir araya getirerek aralarında ve üniversitelerle sinerji yaratmalarını sağlayan mekanizmalar kurmak. İleri teknoloji üretme potansiyeli olan yeni şirketlerin kurulmasını ve mevcut küçük şirketlerin büyümesini teşvik etmek." Anlayışını benimsediklerini vurgulayarak teknoparkın bugünkü geldiğiş noktayı anlatmaya başladı.
Rektörün bu konuda verdiği bilgileri özetlersem;
Yıldız Teknoloji Geliştirme Bölgesi-Teknopark, Ocak 2010 itibariyle toplam 15 bin m2 alanda kurulu 1. Faz Ar-Ge Bölgesi ile faaliyete başlamış daha sonraki genişleme projesiyle 40 bin m2'li yerleşim alanlı 2 Faz Bölgesi de hayata geçirildi.
Yazılım geliştirme, bilişim sektörü Ar-Ge çalışmaları, telekomünikasyon çözümleri, endüstriyel ürünler, moleküler teknoloji, sağlık sektörü Ar-Ge çalışmaları, endüstriyel ürünler Ar-Ge çalışmaları gibi çok çeşitli alanlarda faaliyet gösteren çok sayıda Ar-Ge firmaları faaliyet göstermekteler.
Yüksek teknoloji Ar-Ge çalışmalarının yürütülebileceği özel laboratuvarlar.
Prototip proje uygulama atölyeleri.Yüksek teknoloji konferans ve toplantı salonları.
Sağlık hizmetleri. Kapalı ve açık spor tesisleri.Restorantları ve kafeteryalarıyla yüksek kalitede hizmet verecek yaklaşık 1.000 kişilik yaşam merkezi.Tiyatro, konferans, konser alanları.
Çağdaş mimari ile bütünleşik rekreasyon alanları.
Davutpaşa askeri kılşadan çağdaş eğitim ve Teknoloji Geliştirme bölgesine dönüştürülürün güzel bir örneği.
İsmail hoca, teknopark alanında yeni bir adımdan söz etti, Türkiye'de bir ilkten söz ederken heyecanlıydı; "Türkiye'nin ilk ve tek Denizcilik İhtisas Teknoparkı, Yıldız Teknik Üniversitesi, GİSBİR ve GİSAŞ işbirlikleri ile gemi sanayinin kalbi olan Tuzla'da kuruyoruz. 
Denizcilik sektörü için Ar-Ge çalışmaları yürütmek amacıyla hayata geçirilecek proje dahilindeki teknoparkta, aynı ortamda çalışma imkanı bulan tersane mühendisleri, akademisyenlerin desteğini de alarak sektörün dünya tersanelerine karşı rekabet gücünü artırmayı amaçlıyoruz." Ülkemiz gemi inşa sanayi açısından gerçekten çok önemli bir proje ..
Rektör Prof. Dr. İsmail Yüksek hocayı bitmeyen enerjisi ve geliştirdiği projeleri nedeniyle kutluyorum.
Ellerine sağlık.
Okulumuzun bu günlere gelmesinde katkıda bulunan tüm (Okul müdürü, Akademi Başkanı ve Rektörlük yapmış) yöneticilerimizi ve hocalarımızı, KOSGEB Başkanı ve Milletvekili olarak çalışmalarına yakından tanık olduğum , Prof.Dr.Turgut Uzel, Prof. Dr. Ayhan Alkış, Prof. Dr. Durul Ören, rektör hocalarımı da şükranla anmadan geçemeyeceğim.
 
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar