Komşuda seçim sonrasına ait gözlemler ve bizimle ilişkide beklenti...

9 Temmuz seçimi sonrası Yunanistan’da iktidara gelen Mitsotakis’in ülke içinde politikasının popülizm ağırlıklı olacağı ilk açıklamaların da görülüyor. Milliyetçilik ağırlıklı tutumu nedeniyle bizimle ekonomik ilişkilerin gelişmesi de Kıbrıs ve Ege sorunlarının çözümü için rasyonel adımlar atması da açıklamalarındaki söyleminde yer almıyor.

Yunanistan’da iktidardaki Syriza partisi Avrupa Parlamentosu seçimlerinde büyük yenilgiye uğrayınca erken seçim kararı aldı ve 9 Temmuz’da yapılan seçimde Syriza Yeni Demokrasi karşısında yenilgiye uğrayıp iktidardan düştü. 2015 krizini yaratan Yeni Demokrasi yüzde 38 oyla iktidara geldi. Yeni parti geleneğe uyarak üç önemli ailenin Karamanlis, Papandreu ve Mitsodakis iktidarında yer alması geleneğine geri dönüldü. Mitsodakis’lerin üçüncü kuşak temsilcisi Kyriakos Mitsodakis 300 sandalyeli 6 partinin milletvekilinin yer aldığı Yunan parlamentosunda 158 sandalyeye sahip oldu ve tek başına iktidar oldu.

Ülkeyi seçime götüren Tsipras’ın Syriza’sı yüzde 31.6 oyla 86 sandalye elde etti. Parlamentoda yer alan diğer partiler ve sandalye sayıları şöyle oldu; Sosyalist Değişim KINAL 22, Yunanistan Komünist Partisi KKE 15, Helen Çözümü ELLISI 10, Vaurofakis’in MERA 25 partisi 9 sandalye kazandı.

2015 seçimlerine göre oyunu 700 bin artıran kravatlı Mitsotakis, oyunu 150 bin düşüren kravat takmayan Tsipras’ı yenilgiyi uğratıp iktidar olurken BBC’ye verdiğj söyleşide popülist bir görünüm sergiledi, Kurumlar vergisini yüzde 20’ye indirme sözü verirken, Syriza’nın 390 milyar euroluk borcu ödemek için taahhüt ettiği gelirler sistemindeki yaptırımların budanması ve bütçe açığının nasıl kapatılacağı konularında bilgi vermedi. Oysa, Yunanistan’ın 2022’ye kadar bütçe fazlası verme taahhüdü var.

Bizimle ilişkileri de AB’yi arkasına alarak çatışmalı sürdüreceği de görülüyor. Kıbrıs’taki petrol arama imtiyazının AB koruması altına Yunanistan’a ait olacağını ilan etti. Böylece politikasının iki temel ögesinin milliyetçilik ve popülizm olduğunu açıklamış oldu.

Türkiye Yunanistan dış ticareti de olumlu gelişmiyor. 2017 yılında 3.5 milyar dolarken, 2018’de 4 milyar dolar oldu. 2019’da da bu rakamın aşılmasına ihtimal verilmiyor. Oysa 2013 yılında ticaretimiz 5.6 milyar dolardı ve bu yıllar için 8 milyar dolar hedefi söz konusuydu.
Ama Kıbrıs’ta ve Ege’de politik yumuşama beklentisi gerçekleşmeyip, sorunlar sürünce beklenen ekonomik gelişme gerçekleşmedi. İki ülkedeki ekonomik kriz de karşılıklı şirket alımlarını ve doğrudan yatırımları sonlandırdı. Doğuş Grubu, Yunanistan’daki otel ve marinalarını satışa çıkardı. Yunanistan ise Türkiye’de hisselerine sahip olduğu Finansbank’ı Katar’lılara, Eurobank’ı da Kuveytlilere sattı.

Türkiye Yunanistan ilişkileri 1930’lardan bu yana Atatürk/Venizelos barış sürecinden bu yana kimi zaman daralma, kimi zaman açılma göstererek spiral bir gelişme sarmalında sürüyor. Şimdi, yeni bir açılım dönemi için Kıbrıs ve Ege sorunlarında yumuşama ve iki ülke ticaretinin artmasına ihtiyaç var. Ticareti en kolay artıracak olan ise kişi başına milli gelirin 20 bin doları aşması…