KOBİ’ler
Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’deki işletmelerin yüzde 95’inin üzerindeki kısmı KOBİ tanımına giriyor. 1 milyon 700 bin dolayında mikro ve orta boy işletmeye sahibiz.
KOBİ’siz ekonomi olmaz. Ama sadece KOBİ ile de ekonomi büyüyemez.
KOBİ’lerin istihdama, ekonomiye katkısı küçümsenemez. KOBİ’ler sanayinin fideliğidir. Fideler eğer hızla ve sağlıklı olarak büyüyerek ekonomik büyüklükte sanayi tesisleri haline geliyor ise, fidanlık yararlıdır. Fideler tüm çabalara rağmen aynı boyda kalıyor ise, kaynak kaybına neden olur.
KOBİ nedir? Bizim ölçülerimize göre:
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun işyeri istatistiklerine göre, ülkede 1 milyon 760 bin işletme var.
-Toplam işletmelerin 1 milyon 400 bini 6’dan az çalışanı olan mikro işletmeler. Mikro KOBİ’ler.
Toplam KOBİ’lerin yüzde 12.5’u sanayi kesiminde, yüzde 51.4’ü ticaret kesiminde, yüzde 4.0’u tarım kesiminde kalanı hizmetler kesiminde faaliyet gösteriyor.
OECD raporuna göre işletmelerin yarattıkları toplam katma değerin yüzde 68’ini 250’den fazla çalışanı olan büyük işletmeler yüzde 28’ini 10 ile 250 çalışanı olan işletmeler yaratıyor.
İstanbul Sanayi Odası’nın 2016 yılı 500 büyük sanayi kuruluşu sıralamasında yer alan ilk 50 sanayi şirketi, toplam üretimden satışların yüzde 49.2’sini gerçekleştirdi.
Görülüyor ki üretimde ekonomik ölçekli işletmelere sahip olmak çok hem de çok önemli.
Tekrarda yarar var. KOBİ’ler küçümsenemez. KOBİ’ler ilgi ister. Ama bu ilginin KOBİ’leri büyümeye ve üretimlerini artırmaya yönelik ilgi ve destek olması gerekir.
Büyümenin, üretimi ve istihdamı artırmanın dünya pazarlarına çıkmanın yolu ekonomik ölçekli sanayi işletmelerinden geçer. Bunu unutmayalım.