KOBİ’ler için yeni dönem

Dr. Hakan ÇINAR
Dr. Hakan ÇINAR SIRADIŞI [email protected]

KOBİ ifadesi hayatımıza çok yerleşmiş ve sıkça adından söz ettiğimiz, tanım olarak ise yıllık 250 kişiden az işçi istihdam eden ve yıllık mali bilançosu 40 milyon TL'yi aşmayan, mikro işletme, küçük işletme ve orta büyüklükteki işletme olarak sınıflandırılmış işletmelere verilen ad olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde KOBİ’lerin oranına baktığımızda, tüm işletmeler içerisindeki payının %99.8’ini oluşturduğunu; istidam açısından ise takribi %75’ler düzeyinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzde yetmiş beşlik oranın tüm çalışan ücretlerindeki payına göz attığımızda ise oran ancak %55’ler düzeyindedir. Çok kaba bir oran ile bakıldığında KOBİ’lerin yaklaşık %40’ının esnaflık icra ettiklerini, %13 lük bir oranın ise sanayi dallarında uğraştıklarını kalan %47’inin ise farklı iş dallarında faaliyet gösterdiklerini söyleyebilmek mümkün. Yine KOBİ’lerin ülke ihracatına katkıları kabaca %60, ithalattan aldıkları pay oranı ise %40’lar seviyelerindedir. 

Türkiye’de KOBİ’ler yazımın başında da söylediğim gibi her zaman çok önemsenmiş, vurgulanmış ve özel teşvik programları ile de desteklenmeye çalışılmıştır. Kamu haricinde özel sektörde bu konuda hep farklı hareket etmiştir. Özellikle bankalar ve finansman kuruluşları KOBİ’lere özel farklı ürünleri her daim geliştirmişlerdir. KOSGEB ise KOBİ’lerin gelişmesi için pek çok faaliyetlerde bulunmuş farklı destek türleri ortaya koymuştur. KOBİ’lerimiz bu desteklerden yeterince yararlanıyorlar mı diye bakıldığında ise ne yazık ki tablonun bu denli pembe olmadığını görmekteyiz. Pek çok KOBİ’nin bırakın bu desteklerden yararlanmayı bir çoğundan haberi dahi olmadığını söyleyebilmek mümkündür.

Geçtiğimiz gün 65. hükümetimiz oluşturuldu ve kamuoyuna takdim edildi. Hükümet programından söz edilirken, en çok dikkatimi çeken nokta, büyümeyi destekleyecek gelir getirici nitelikteki kamu altyapı yatırımlarına daha fazla kaynak ayırmak için “Özel Altyapı Fonu”nun kurulacak olması hususu idi. Özellikle üretime yönelik yapılması planlanan yatırımların desteklenileceğinin işareti niteliğindeki bu açıklamalardan KOBİ’lere yönelik de yeni teşviklerin geleceği sinyalini alabilmek mümkün. Keza yapılan açıklamalarda sanayi üretimi ve büyüme politikalarını desteklemek amacıyla özel sektörün yatırım amaçlı kullanabileceği uzun vadeli fonlara erişimin kolaylaştırılacağı ve bu fonların miktarının artırılarak, maliyetlerini düşürecek mekanizmaların geliştirileceğinden de söz edildi. Yine ihracat seferberliğinin başlatılacak olduğuna dair vurgu da KOBİ’ler için yeni olanakların işaretçisi. Yapılan açıklamalarda doğrudan KOBİ’lere dair vurgu yapılması da, önemli idi. Girişimcilik ve KOBİ’lerin destekleneceği belirtilen açıklamada, girişim sermayesi ve bireysel katılım sermayesi gibi yenilikçi finansman imkanları ve teknolojik girişimcilik destek modellerini artırma konusunda çalışma yapılacağı, iş geliştirme, kuluçka ve hızlandırıcı gibi merkezlerin sayı ve etkinliğinin arttırılacağı, finansman eksiğinin en çok hissedildiği erken aşama girişimciliğe yönelik üst fon kurulması gibi başlıklara da bizzat değinildi.

Ülkemiz için KOBİ’lerin ekonomiye katkısı bir hayli büyük, bu tartışılmaz. Ancak bu durum KOBİ’lere de önemli bir misyon yüklemekte. KOBİ’lerin de sürekli yenilikçi, kendilerini ve kurumlarını geliştiren, sürdürülebilir işletmeler olma yönündeki çalışmalarını arttırmaları gerekiyor. Bugün KOSGEB tarafından sağlanan ve sadece KOBİ’ler için geliştirilmiş ve yedi ana grupta toplanan desteklerin var olduğunu bilmekteyiz. Bunlar, KOBİ Proje Destek Programı, Tematik Proje Destek Programı, İşbirliği - Güçbirliği Destek Programı, Ar-Ge, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı, Girişimcilik Destek Programı, Genel Destek Programı ve Gelişen İşletmeler Piyasası KOBİ Destek Programları’dır. Bir firmanın aynı anda üç destekten birden yararlanabildiğini düşündüğümüzde büyük bir avantajın varlığından söz etmek de mümkün hale gelebiliyor. Yine ihracatı arttırma konulu URGE programlarını da hesaba kattığımızda KOBİ’lerin kendilerini geliştirebilecekleri pek çok imkanın var olduğunu belirtebiliriz. Yeter ki KOBİ’lerimiz de bunun farkında olsunlar.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Sezon sonu, sezon başı 13 Aralık 2024
Devalüasyon olmadan olmaz 06 Aralık 2024
Sermaye göçü 29 Kasım 2024