KOBİ Kümelenme ve Rekabetçilik
Evvelki hafta Ankara’da yapılan bir uluslararası "KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi" kapsamında yapılan "Uluslararası İşbirliği ve Rekabetçilik" (www.kobikumelenme.gov.tr) toplantısından söz etmiştik. Geçtiğimiz hafta da İstanbul Ticaret Odası ( İTO ) tarafından düzenlenen "Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi, Destekleri Ve Beklentiler" toplantısında, KOBİ rekabetçiliğinin geliştirilmesinde "Kümelenme" kavramının önemini ve bu olgunun rolünü tartıştık.
Bu konuya neden bu kadar önem ve yer verdiğimizi anlatarak sohbetimize başlayalım isteriz. Uluslararası rekabet arenasında yer almaya çalışan KOBİ sahibi ve yöneticilerinin karşılaştığı güçlükleri her zaman konuşuyoruz, sorunları dile getirmeye ve dağarcığımızdaki bilgileri aktarmaya çalışıyoruz. Güçlüklerin en önde geleni kaynak yetersizliği. Kaynak dediğimiz zaman sadece parayı kastetmiyoruz. Bizim en önemli kaynak dediğimiz ilişkiler ve bu ilişkilerle oluşturulan ilişki ağı ile bilgi ve beceri bilgisi kaynaklarını ön sıralara yerleştiriyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi kümelenme bize, çok sevdiğimiz bir toplumsal geleneğimiz olan "İmece"yi çağrıştırıyor. Bu toplantıya da bu pencereden baktık. Çünkü küme uygulamalarındaki başarılarını bizlerle paylaşan dostlarımızın anlattıkları ve toplantıya katılan yöneticilerin bu iyi uygulama örneklerinden aldıkları, söyledikleri mesajlar bizleri işbirliği uygulamalarının geleceği konusunda cesaretlendirdi.
Kümelenme KOBİ’lere, bilgi, ilişki ve finansal kaynaklar konusunda önemli destekler sağlıyor. Her bir işletmenin, kendi başına hareket ederek erişemeyeceği yerlere erişim sağlamalarını, doğru ilişkileri kurmalarını, bu ilişkileri kurarken gereken insan kaynağı, finansman ve bilgi gereksinimleri için bireysel yatırım yapmadan çalışabilmelerini "Küme" yönetimi sağlıyor. Madalyonun öteki tarafına yani desteği sağlayan devlet tarafına baktığımızda da 15 / 25 şirketle uğraşmak yerine bir küme ile uğraşmak durumunda kalan bürokrasinin de işi azalıyor ve verimi yükseliyor.
Kümelenme ile çalışan KOBİ’ler, küme oluşumunu sağlayan işbirliği kuruluşlarının olanaklarına devletin verdiği destekler katıldığında ortaya çıkan verimli gücü kullanarak uluslararası rekabet arenasında daha güçlü bir yer bulabiliyorlar.
Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği Genel Sekreteri Sayın Yalçın Yılmazkaya yaptığı konuşmada, firmaların kendi başlarına hareket etmeleri halinde, görüşme randevusu bile almakta zorlanacakları havacılık ve uzay sanayiinde çalışan dünya devlerini görüşme masasına getirip, küme üyeleri ile görüştürebilmenin, bilinçli bir işbirliği ve güçbirliğinin eseri olduğunu ifade ettiler. Çelik İhracatçıları Birliği'ni temsilen küme çalışmaları hakkında konuşan Sayın Mehmet Emre Eyüboğlu da yurtdışına pazarlama yapmak için, küme üyesi firmaları seyahate götürmeden önce Birliğin, hedef olarak seçilen ülkelere ön araştırma heyeti gönderdiğini, bu araştırmaların sonucunda elde edilen bilgilerin değerlendirilmesiyle de hangi ülkelere pazarlama seyahati yapılmasına karar verildiğini söyledi. Diğer konuşmacımızın da belirttiği gibi, gidilen ülkelerde daha önce yapılan bu çalışmalar sonucunda, o ülkelerin gerçek ve güçlü alıcıları ile görüşme masalarına oturabildiklerini ifade etti.
Bu konuyu tekrarlamakta ve ısrarla vurgulamaktaki amacımız, KOBİ yöneticisi ve sahiplerinin, 2010/8 sayılı Ur-Ge tebliği çerçevesinde, işbirliği kuruluşları aracılığı ile alabilecekleri desteklerin peşine düşmelerini sağlamak. Bakanlık yetkililerinin verdiği bilgiye göre bugün itibariyle 116 Ur-Ge projesi yapılmaktadır. Her projede ortalama 20 firma olsa toplam 2320 firma yapar ki toplam KOBi sayısına bakarsanız bunun az olduğunu söylemek bile kifayetsiz kalır.
Konuyu daha detaylı incelemek isteyen dostlarımız Ekonomi Bakanlığı'nın internet sayfasında Politika Araçları sekmesindeki Destek Programları altında, "2010/8 Sayılı Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ" başlığına bakarak daha fazla bilgiye erişebilirler.