Kırmızı et piyasasını 3 market zinciri yönlendiriyor
DÜNYA Gazetesi olarak gündeme taşıdığımız hayvan kesiminde uzun bekleme süresi büyük yankı uyandırdı. "Dana kesimi için 2019'a gün veriliyor" başlıklı yazımızda hayvan kesimi için üreticiye 2019 Şubat ayına gün verilirken, bazı firmaların sıra beklemeden hayvanını kestirdiğine dikkat çekmiştik.
Yazının yayınlandığı çarşamba günü ilk olarak Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aradı. Yazıyı okuduğunu, hangi firmaya imtiyaz tanındığını sordu. İnşaat sektöründe olduğu gibi hayvancılıkta da belli firmalar üzerinden sektörün şekillendirildiğini, hayvancılık yapan çiftçinin değil, firmaların kollandığını belirten Kılıçdaroğlu, hayvancılık yapan çiftçinin hakkını korumak için mücadele vereceklerini anlattı.
Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ ise, konuyu gündeme getirdiğimiz için esnaf adına teşekkürlerini iletti. Yalçındağ, kırmızı ette devlet destekli et satışı ile belli marketlere sağlanan ayrıcalığın kasap esnafını zor durumda bıraktığını ve birçok kasabın et satamadığını dile getirdi.
Öncelik 3 market zinciri ve askerin
Konunun muhatabı olan Et ve Süt Kurumu'ndan (ESK) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Osman Uzun aradı. Kendilerine haksızlık yaptığımızı özellikle son dönemde hayvan kesimini hızlandırdıklarını belirten Osman Uzun, hayvan kesimi için kurum kombinalarının yanı sıra özel kesimhanelerin de kullanıldığını vurguladı. Uzun: "Herkes hayvanını istediği gün kestirmek istiyor. Bizde kesmek istiyoruz. Fakat kapasitemiz belli. Ayrıca sözleşme yaptığımız 3 market zinciri var. Onlara öncelikli olarak et temin etmemiz gerekiyor. Yani bizim önceliğimiz sözleşme imzaladığımız 3 market zincirine istedikleri eti temin etmek. Her gün sabah geldiğimde ilk iş olarak bu 3 market zincirinin et talebini dikkate alarak planlama yapıyoruz. Tabii birde Milli Savunma Bakanlığı'nın et ihtiyacını ihale ile biz karşılıyoruz. Bu da bizim için önceliklidir. Bunun dışında kim önce başvurusunu yaparsa fazla bekletmeden hayvanlarını kesiyoruz. Yeri geldiğinde kendi hayvanlarımızı bekletiyor üreticinin hayvanını kesiyoruz." dedi.
İthalatı durdurduk
Besiciler hayvanlarını kestirmek için 2-3 ay sıra beklerken neden canlı hayvan ve et ithalatı yaptıklarını hatırlatmamız üzerine Osman Uzun şu yanıtı verdi: "Dövizdeki artıştan sonra ithalat cazip olmaktan çıktı. Biz ithalatı durdurduk. Bir süreden beri ithalat yapmıyoruz. Sözleşme imzaladığımız ve ucuza et temin edeceğimizi taahhüt ettiğimiz 3 market zincirine (A101, BİM, Migros) ve ihale ile et temin ettiğimiz Milli Savunma Bakanlığı’na depolarımızdan ve kesimini yaptığımız hayvanlardan et veriyoruz. Şu anda ithalat yapmıyoruz."
Canlı hayvan ve et ithalatı arttı
İthalatı durdurduklarını söyleyen Osman Uzun'a bu yıl Et ve Süt Kurumu'nun ne kadar ithalat yaptığını sorduk. Aldığımız yanıt ithalatın geçen yıla göre daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Uzun'un verdiği bilgiye göre; Et ve Süt Kurumu 2017 yılında 90 bin 726 baş kesimlik (kasaplık) sığır ithalatı yaptı. Bu yıl ise 20 Kasım 2018 itibariyle yapılan kasaplık hayvan ithalatı 116 bin 755 baş. Kurum, geçen yıl 19 bin 415 ton kırmızı et ithalatı yaparken bu yıl 20 Kasım'a kadar 33 bin 205 ton et ithalatı gerçekleştirdi.
İnceleme başlatıldı
Üretici hayvanını kestirmek için sıra beklerken bir firmanın sıra beklemeden hayvanını kestirmesi iddiasına da yanıt veren Osman Uzun, bu konuda inceleme başlattığını söyledi. Adı geçen firmanın aynı zamanda besicilik yaptığını ve diğer besicilerden olduğu gibi bu firmadan da kilosu 28 liradan karkas et aldıklarını anlatan Uzun, bu firmanın BİM market zincirinin tedarikçisi olması nedeniyle kendilerine kilosu 20 liradan karkas et verdiklerini ve bunda bir yanlış görmediğini söyledi.
Et ve Süt Kurumu'ndan kilosu 20 liradan et alan firmaların, eti satan marketlerin bu işten para kazanamadığını iddia eden Uzun:"Ayda 100 bin tonun üzerinde et satışı var. Bizim verdiğimiz toplam et miktarı 5 bin ton. Biz kemikli olarak karkas etin kilosunu 20 liradan veriyoruz. Alan firma bunu işleyerek kemiğini ayırıyor, ambalajlayarak kıymayı 29 liradan, kuşbaşını 31 liradan satıyorlar. Para kazandıklarını sanmıyorum. Biz eti 28 liradan alıp piyasaya 25 liradan satsak üretici etkilenir. Fakat marketlerin bu şekilde satış yapmaları içerdeki üreticiyi etkilemez. Bu marketlerde de tüketim düşüyor" bilgisini verdi.
Halkın vergileri ile ucuz et satışı
Ülke hayvancılığını geliştirmek ve üreticiyi desteklemek için 1952 yılında kurulan ve piyasayı düzenlemekle görevlendirilen Et ve Süt Kurumu (eski adıyla Et ve Balık Kurumu), adeta ithalat ofisine dönüştürülmüş, devlet adına sıfır gümrükle canlı hayvan ve et ithalatı yapıyor. Halka "ucuz et" yedirmek adına, ülke genelinde yaygın market zinciri BİM, A101 ve Migros'a ucuza kırmızı et temin ediyor. Yani 28 liradan, 29 liradan aldığı eti bu 3 market zincirine 20 liradan veriyor. Aradaki fiyat farkını bu ülkenin vatandaşları finanse ediyor.
Özetle, görevi üreticiyi desteklemek, piyasayı düzenlemek olan Et ve Süt Kurumu 3 market zincirinin et tedarikçisi konumunda. Piyasayı düzenlemek ve yönlendirmek ise 3 market zincirine bırakıldı. Belli firmalara ve marketlere imtiyaz sağlanırken, kasaplar, diğer marketler yeterince talep olmadığı için üreticiden hayvan alamıyor. Hayvan kesimi için 2-3 ay sıra bekleniyor. Her zamanki gibi yanlış politikanın faturasını ödemek de üretici ve tüketiciye kalıyor.