Kimler işini kaybedecek?
Dünya Bankası Küresel İşgücü Piyasası Raporu 2022’ye göre dünya nüfusunun yaklaşık %60'ı işgücüne dahil. Dünyadaki çalışma modellerine göre çalışanların 2023 tahmini dağılımı şu şekilde; Ofis çalışanları: %35, Fabrika çalışanları: %25, Tarım işçileri: %15, Teslimat ve teknik servis çalışanları: %25.
Kastettiğim çalışan tipi, herhangi bir şirket, sosyal veya kamu kurumu ve diğer kuruluşlar için bir ofiste, evde ya da herhangi bir yerde, bir masa ve laptop başında iş yapanlar.
Bu yazımda işte bu çalışanların kendilerini geleceğe hazırlamalarına yardımcı olacak tablet gibi bilgileri, dünya genelinde geçerli olan eğilimleri, gidişatın altını net bir şekilde çizmek istiyorum. Her ne kadar beyaz mavi, gri, degrade, vb. yaka gibi şablon tanımların ve iş modellerine dair geleneksel varsayımların sorgulandığı bir zamanda olsak da hala genel hatları ile bize bir yaklaşım verecektir.
Neden ve nasıl gelişmeler yaşanıyor?
İş dünyası, teknolojinin gelişmesiyle birlikte hızla değişiyor. Bu değişim, direkt olarak tüm iş modellerini ve çalışanların rolünü, gerekliliğini etkiliyor. Çünkü özellikle ofis çalışanları, teknolojinin gelişmesiyle daha fazla dijitalleşmeye ve uzaktan çalışmaya yöneliyor. Fabrika çalışanları, otomasyon teknolojilerinin gelişmesiyle daha fazla robotla, tarım işçileri, makinelerin gelişmesiyle daha fazla makineyle çalışıyor. Dijitalleşme, robotikleşme, daha kabiliyetli ve akıllı makineler önceden bunları yapanların yerini alıyor.
Bu kaçınılmaz değişim, çalışanların yeni beceriler edinmelerini zorunlu kılıyor. Tabii ki yanı sıra aynı şirket veya kurum içinde ya da farklı kurum ve iş modellerinde, yeni iş fırsatları da yaratıyor. İşini korumak ya da farklı bir işe geçiş yapabilmek isteyen (ya da buna zorunlu olan) ofis çalışanlarının öncelikle;
- Her şeyin üstünde ve öncesinde Fütürist bakış açısını ve T-İnsanlaşmayı anlamış olması,
- İleri seviyede dijital-analitik- problem çözme becerileri edinmesi ve bunları hayatına uyarlayabilmesi, uygulayabilmesi en önemlisi de çok çalışkan, disiplinli olması gerekiyor.
Kimler ve hangi alanlar zorlanacak?
Tehlike yaratan faktörler şunlar: Geleceğin gerektirdiği beceriler ve yapabilecekleri, yetkinlikleri konusunda;
- Kendini keşfetmeyen, geliştirmeyen, neye hizmet etmek istediğini belirlemeyen,
- Bunun için bilinçli, sistemli biçimde hibrid, otodidakt , küratör olmak için çaba sarf etmeyen,
- Teknolojiyi iyi ve amaçlı kullanamayan,
- Algoritmik-yaratıcı- tasarımcı-paylaşımcı düşünemeyen,
- Hümanist- ekolojik-dataist duyarlılığı, takım oyuncusu ve çalışkan olmayan kişilerin tutunması giderek zorlaşacak!
Gelecek 5 yılda daha fazla tehlikede olanlar;
Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından yapılan tahminlere göre, rutin, tekrarlanan, kayıt tutma, hesaplama, raporlama, salt sunum hazırlama, kontrol etme rollerinde ve idari işlerde her geçen gün daha az iş olacak. Veri hizmet görevlileri, asistanlıklar, yönetici sekreterlikleri, giriş seviyesinde bilgisayar işi yapanlar, katma değeri düşen her türlü iş en büyük kayıpları yaşayacak.
Giriş seviyesi, orta kademe çalışan, yönetici ve süpervizörler risk altında iken bugünün üst düzey yöneticileri, direktörler de ancak ve ancak hala insanların yapması gereken işleri küçümsemeden üstelik daha fazla sorumluluk alarak yapay zekalı sistemlerle beraber kotarabilirlerse işlerini koruyabilecekler. Yani şöyle düşünün eskiden lise mezunlarının yaptığı pek çok işi şimdi üniversite mezunlarının hatta yüksek lisanslıların yapması gibi bir durum olacak. Önceden sıradan elemanların yaptığı pek çok işi yakın gelecekte yapay zekâ ile çalışabilen müdür ve direktörler üstlenecek.
Son söz: Öyle bir yetiştir ki kendini, sen işsiz kalmaktan değil “iş, sensiz kalmaktan” korksun!.. – Ufuk Tarhan