KGF’den “50 bin yeni KOBİ” (I)
Dünyada birçok ülkede olduğu gibi, ülkemizde de girişimcileri ve krediye ihtiyacı olan KOBİ’leri desteklemek amacıyla faaliyet gösteren bir kredi garanti sistemi mevcut. Özellikle bankalar ve işletmelere finansal destek sağlayan diğer kurumlar arasında faaliyet gösteren ve teminat sıkıntısı ile karşı karşıya kalan KOBİ’lere can suyu temin eden bu sistemin değeri yeni yeni ortaya çıkıyor.
Gerek KOSGEB, gerekse kuruluş sürecine öncülük yapan TOSYÖV’de üstlendiğim görevlerimin gereği ve uzunca bir süre yönetim kurulunda görev yapmış bir kişi olarak Kredi Garanti Fonu’nun (KGF) önemini ve işlevini bir kez daha anımsatmak istiyorum.
Kuruluşundan bugüne değin bunca zaman geçmesine rağmen bu önemli kuruluş, ülkemizdeki KOBİ’ler, kamu yöneticileri ve hatta ekonomi basını tarafından bile yeterince bilinmiyor. KGF yada açık adıyla Kredi Garanti Fonu, 93/4496 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1993 yılında kuruldu. Çok ortaklı bir finansal kuruluş olan KGF, 1992 yılında Alman Teknik İşbirliği Kurumu (GTZ) ile finansman sözleşmesinin imzalanması ile hizmete başladı..
1994 yılında GTZ fon katkısının sisteme girmesi ile ilk kredi kefaletini vererek faaliyetine başlamış oldu. KGF, kâr amacı gütmeyen, tümüyle kamusal hizmet anlayışıyla faaliyet gösteren bir özel şirket.
Hissedarları arasında TOBB, KOSGEB, TESK, TOSYÖV, MEKSA, 21 kamu bankası ve özel banka var. Yurt sathına yayılmış 38 şubede 170 personeli ile KOBİ’lere destek veriyor.
KGF aynı zamanda 2005 yılından beri, 25 ülkeden 42 kurumsal kefalet kuruluşunu temsil eden Avrupa Garanti Kuruluşları Birliği’nin (AECM) aktif bir üyesi. 2016 yılında başında KGF yönetiminde bir değişim yaşandı ve şirket hızlı bir yeniden yapılanma sürecine girdi.
Türkiye’nin kalkınmasına stratejik destek
Bu süreci daha iyi anlamak için geçmişte KGF’nin yönetim kurulunda birlikte görev yapmaktan onur ve mutluluk duyduğum KGF’nin yeni Genel Müdürü İsmet Gergerli‘den kurumun yeni dönem hedefl erini anlatmasını rica ettim. İsmet Bey, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun. Halkbank Esnaf ve KOBİ Bankacılığı Daire Başkanlıkları, Ankara ve İstanbul Bölge Koordinatörlüğü görevlerinde bulundu. Sayın Gergerli’den vereceği bilgilerin anlatımında bütünlüğü sağlayabilmek adına yazının iki bölümde olması konusunda mutabık kaldık..
İlk bölümde verdiği bilgiler şöyle:
“Gelecek vaat eden işletmelerin finansmana erişimini kolaylaştırarak, Türkiye’nin büyüme ve kalkınmasına stratejik destek sağlamak” şeklinde güncellediğimiz misyonumuz doğrultusunda yeni vizyon ve hedefl erimizi belirledik.
KGF’nin önümüzdeki yıllar için hedefl erini geçmişle kıyaslanamayacak şekilde artırmak istiyoruz.
Bankalarla ve yurtdışı finansal kuruluşlarla daha yoğun çalışarak toplam iş hacmini ülke ekonomisinde fark edilecek şekilde yükselteceğiz.
Özellikle desteklenmesi gereken sektör ve bölgelere daha fazla odaklanarak Türkiye ekonomisinde stratejik bir görev üstlenmek istiyoruz.
Hedefimiz sadece bankaların finansal risklerinin daha büyük kısmını paylaşan bir finansal destek kurumu olmak değil, aynı zamanda başta ihtiyaç sahibi işletme ve girişimci kullanıcılar olmak üzere tüm paydaşların yararına işleyen bir sistem kurmak ve yönetmek.
Oluşturduğumuz yeni tahsis ve tazmin süreçleri geçmişe göre çok daha kısa sürede sonuçlanıyor.
Kredi kefalet başvuruları da, daha çok sayıda KOBİ’nin faydalanmasını sağlamak için yeni tasarladığımız kredi skorlama sistemi ile objektif kriterlere uygun olarak değerlendiriliyor.”
Hedef 50 bin yeni KOBİ, 25 milyar TL kefalet
İlk kefaleti verdiğimiz 1994 yılından bugüne kadar KGF olarak, toplam 20 bin 467 KOBİ’ye destek olduk. Başlangıçtan bugüne KGF’nin 8.041 milyon TL’lik kefaleti ile kullanılan kredi hacmi 11 milyar TL’ye yaklaştı. Kendi öz sermayemiz, Hazine’den sağlanan fon kaynağı dışında, yurtdışından temin ettiğimiz finansmanı da etkin bir şekilde kullanarak toplamda 3 bin 313 KOBİ’yi destekledik.
Yurtdışı kaynaklı bu kaynaklar sayesinde KOBİ’lerin 175 milyon euro tutarında finansmana erişimini sağladık. Bu rakamlardan gurur duyuyoruz ama, artık bunları yetersiz buluyoruz. Hedefimiz 50 bin yeni KOBİ’ye destek olmak ve 25 milyar TL’lik kefalet yaratmak. İkinci bölümde ise başarıyla uygulamaya koyduğumuz projelerimizi anlatacağım” sözleriyle konuşmamızın birinci bölümü burada bitiriyoruz..