Keşke OVP zamlarla birlikte açıklanmasaydı

Üç yılık beklentileri içeren OVP'leri açıklayabilmek belirsizliği azaltıcı güveni ve istikrarı artırıcı önemli bir çalışmadır. Doğaldır ki yıldan yıla hedeflerle gerçekleşme arasında bu yıl olduğu gibi sapmalar olacak, bu da önümüzdeki dönem hedefleriyle ilgili rakamların revize edilmesini beraberinde getirecektir. O nedenle dün açıklanan 2012-2014 yıllarını kapsayan OVP güven verici önemli bir belgedir. Keşke ÖDP değişimleriyle gelen zamlarla birlikte açıklanmasaydı. O zaman zam haberlerinin gölgesinde kalmadan medyada daha sağlıklı yer bulurdu.

Üç yıllık OVP açıklanırken, bir yandan da otomobil, içki, sigara ve telefona güncelleme zamları  açıklandı. Keşke birlikte açıklanmasaydı da bu yıl bütçe çalışmaları öncesi açıklanabilen üç yılık OVP daha önde ele alınabilseydi. Öyle olmadığı için Ali Babacan ve Mehmet Şimşek'in ortak basın toplantılarında sorular ağırlıklı olarak cari açığı aşağıya çekmek amacı taşıdığı belirtilen, "güncelleme zamları" ile ilgili oldu. Maliye Bakanı Şimşek, "yapılanları güncelleme olarak değerlendirmek gerektiğini zam olarak niitelendirmemeyi önerdiyse de, bugün herhalde "Zam yağmuru" başlıklarıyla, değişen ÖTV oranlarının medyada OVP'dan çok daha fazla yer aldığına tanık olacağız.

Gelelim OVP ile ilgili düşüncelerimize:

-Geçen yılın 2011-2013 programı rakamlarında yer alan bu yıl öngörülerinde sapmalar olduğu dün  açıklanan 2012-2014 programında 2012 ve 2013 hedeflerinin revize edildiği görülüyor. Bu revizyonun ağırlıklı olarak dış konjentüre bağlı olduğu, küresel yavaşlamanın ve olumsuzluğun yansımasına bağlı olduğu görülüyor.

-Bunun bir başka yansımasının yeni dönemde de büyümede yavaşlama, işsizlikte yüzde 10'un altının ancak 2014'te ve yüzde 9.9 olarak gerçekleşebileceği, cari açıkta önemli gerilemenin bu üç yılda beklenmemesi gerektiği, büyümede bu yıl yukarı doğru bir sapma ile yüzde 4.5'luk beklentinin, yüzde 7.5'luk gerçekleşmeyle sonuçlanacağı tahmin ediliyor. Gelecek yıl büyümede eski tahminin altına yüzde 4'e gerileyeceği yeni beklenti olarak ortaya konuluyor. Ondan sonraki iki yılda yüzde 5 olarak gerçekleşebileceği OVP'de yer alıyor.

-Önümüzdeki üç yıllık temel ekonomik göstergelerin hedefleri 2012-14 OVP'sinde muafazakar beklentiler olarak sunuluyor. Bunda küresel ekonomilerdeki yavaşlamanın, ve küresel karar mekanizmalarındaki belirsiz davranışların etkisi var. Küresel gelişmeleri öngörememek bu sonucu getirmiş görülüyor. Ancak o durum bir soruya da neden oluyor:"Küresel belirsizlik kriz yaratırsa bu hedefler tuturulabilir mi?  Küresel ortamda olumlu gelişmeler olur, belirsizlik azalır, iyiye gidiş gözlenirse o zaman bu hedefler çok mütevazi kalmaz mı? Sanırım böyle düşünmek bizi olumlu ve olumsuz iki senaryolu bir üç yıl programına yöneltecektir.

-Ancak küresel belirsizliğe rağmen üç yıllık öngörülerini bir program içersinde açıklayan ülke olmak önemlidir. Bu dışarıdan Türkiye'ye bakanlara güven verecektir. Türkiye'deki piyasa aktörleri de zaten böyle bir programın açıklanmış olmasından memnuniyetlerini dün yaptıkları ilk açıklamalarda net bir şekilde ortaya koyarlarken, "Hedefleri gerçekçi buldukları" değerlendirmesini de açıklıkla dile getirdiler.

-2012-2014 OVP açıklanan mütevazi hedefler önemli bir küresel kriz yaşanmaması halinde rahatlıkla yerine gelebilecek olarak görülüyor. Sanırım bu hedefler konusunda önümüzdeki günlerde en çok dolar kururdaki artış irdelenecektir.  Programda dolar kurundaki artış 2012'de yüzde 3.7, 2013'te yüzde 2, 2014'te yüde2.8 olarak öngörülüyor. Buna göre halen 1.83 seviyesinde,  2011 yıl ortalaması 162.79  olan doların 2014 yıl ortalamasının 1.82 olarak gerçekleşeceği tahmini yapılıyor.

Her şey bir yana Türkiye üç yıllık OVP'larını açıklayarak ve bunu her yıl tekrarlayarak, belirsizliği azaltan, güveni artıran bir tablo ortaya koyuyor. Bu programda hedefleriyle yıllık sonuçlarda  sapmalar olması buna bağlı olarak yeni programda yeni yıl rakamlarının revize edilmesi doğaldır. Beklentimiz bu sapmaların bu üç yıllık dönemde de sınırlı olması yönündedir. Öyle gerçekleşmesi belirsizliği azaltacak, güveni artıracak ve istikrarı pekiştirecektir…