Kervan yolda düzelmesin…

Dr. Hakan ÇINAR
Dr. Hakan ÇINAR SIRADIŞI [email protected]

Beni bilen bilir, gerek konferanslarda, gerek eğitimlerimde, gerekse dost sohbetlerimizde, o kadar çok atasözü veya deyim kullanırım ki, hatta pek çok kişiye hayatımızda yer alan bu sözlerin referans teşkil edeceğini söylerim hep. Örneğin bunlardan sevdiğim ve iş hayatımıza da sıkça uyarladıklarımdan olan, meşhur Nasreddin Hoca fıkrasından alıntı bir deyiştir, hocanın damdan düştüğü vakit doktor getirin diye bağıranlara verdiği cevap: “Bana doktor değil, damdan düşen getirin.” Neden severim ve sıkça kullanırım, çünkü, bu deyiş, pratiğin ve tecrübenin hayatımız için ne denli önemli olduğunu fazlası ile ortaya koyuyor.

Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz; el elden üstündür; işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol. Ve daha bunlar gibi nicesi. Hepsi aslında bizlere yol öğretmek için, bilhassa iş hayatımızda çok da yararlanabildiğimiz türden sözler. Belki atalarımızın biraz içini sızlatacağım ama, gel gör ki ben içlerinden bir tanesini ne yazık ki sevmiyorum, sevemiyorum. Yazının başlığından tahmin ettiğinizi düşünüyorum “kervan yolda dizilir”. Bazı yerlerde bilirsiniz ki bunu kervan yolda düzülür olarak da görür ve kullanırız, ancak gerçekte sözün doğrusu, kervan yolda dizilir. Buradan çıkan anlam pek tabi ki belli, yani hele bir başlayalım, nasıl olsa bir şekilde gereğini yaparız. Bu sözün söylendiği gün ve devri düşündüğümüzde belki bunu çok da eleştirmemiz doğru olmayabilir, ama günümüze uyarladığımızda, ben çok fazla eleştiriyor ve doğru bir referans noktası olarak görmüyorum. Sebebini açıklayayım. 

Genelde işletmelerimizde eleştirdiğimiz ve başarısız bulduğumuz en önemli yanımız, gelişmiş ülkelerdeki büyük işletmelere göre kıyasladığımızda, yeterince öngörülerimizi kullanmadığımız, planlama yapmadığımız ve bütçe yaklaşımını gerektiği gibi kullanmadığımız veya kullanamadığımızdır. Bu neredeyse tüm sektörlerde, belli ölçülerde düzeltilmeye çalışan bir durum olsa da, böyledir.

Kadercilik ve alınyazısı kavramını hayat felsefesi yapan, ve yine bunu da “ya nasip” diye nitelendirerek, arkasına da “kervan yolda düzelir” yahut düzülür diyenlerin sayısı bir hayli fazla. Bu aslında, hem planlama yapmadan yaşamı sürdürmeye devam etmeyi kolaylaştırırken, hem de yaşananları kadere bağlayarak hatalarımızı görmemizi engelliyor ne yazık ki. Peki doğrusu bu mu olmalı, bence asla. Kişilerin özel yaşantılarına bir lafım yok, diledikleri gibi kaderci davranmalarına saygı duyarım, ancak işletmelerimizin devamlılığı, sürekliliği ve genel manada ülke ekonomimiz ve plan program açısından bakıldığında mutlak surette öngörülerin yapılması, planlama kavramının geliştirilmesi şart. Ve daha da ötesi bunu yaşam felsefesi haline getirmek de olmazsa olmaz bir kavram. 

Bu kez yabancı bir düşünür Montaigne’nin bir sözü ile bitireyim yazımı:”Hedefi Olmayan Gemiye Hiçbir Rüzgar Yardım Edemez”. Kalın sağlıcakla.. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar