Kenyalı "güneş" kadınlar tüm dünyaya örnek olmalı

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

Bugün Almanya, yenilenebilir enerjide önemli bir işveren konumunda. Almanya yenilenebilir enerji ajansı tarafından açıklanan verilere göre, Almanya yenilenebilir enerji sektörü 2009 yılında 300 bin kişiye istihdam sağladı ve 107 milyon tonluk karbon emisyonu üretimini engelledi. 2009 yılında Almanya'nın toplam enerji tüketiminde yenilenebilir enerjilerin payı yüzde 10.1 olarak gerçekleşti. Enerji konusu aslında tüm dünyanın gündemini oluşturuyor.

Greenpeace ve Avrupa Yenilenebilir Enerji Konseyi tarafından yayımlanan rapor, AB'nin yenilenebilir enerjiler sayesinde karbon emisyonlarını yüzde 95 oranında yani 1990 seviyesinin altına denk gelebilecek şekilde azaltabileceğini ortaya koyuyor. Rapor AB'nin 2050 yılına kadar enerji ihtiyacının yüzde 92'sini rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elde etmesi gerektiğinin altını çiziyor. Rapora göre bu yüzyılın ortalarına kadar yapılacak fazladan 2 trilyon Euro'luk yatırımla bu enerjiye ulaşmak mümkün. Bu sayede yakıta yapılan harcamalarda ise 2.6 trilyon Euro ekonomi sağlanmış olacak. "Enerji Devrimi" isimli rapor, AB'de artan enerji talebine dikkat çekerken, petrol ithalatının 2008'de yaklaşık 350 milyar dolara ulaştığı belirtiliyor. Raporda, bu paranın sonu alan kaynaklara akıtılmasının yerine, sürdürülebilir istihdama ve ekonomik kalkınmaya yönlendirilebileceğine dikkat çekiyor. Rapor, enerji konusunun sosyal, siyasi ve ekonomik platformlarda gündem maddesi olmasına rağmen, Avrupa'nın mevcut enerji modelinin gelecek için sürdürülebilir olmadığı da belirtiliyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, Kenya'da yaşananlar ise herkesin örnek alabileceği nitelikte.

Kırsal alana kadınlar ışık getiriyor

Phoebe Jondiko, Joyce Matunga ve Phoebe Akinyi. Üç Kenyalı kadın mühendis.Güneş enerjisi alanında çalışan bu kadınlar sayesinde bugün Kenya Cumhuriyeti'nin güney batısındaki en ücra köşelerinden biri olan Suba bölgesinin Gwassi beldesindeki köyler geceleri elektriğe kavuşmuş durumda. Yıl boyunca güneş alan Kenya aslında güneş enerjisinin önemini çoktan fark etmiş durumda. Fakat güneş sistemlerinin çok pahalı olmasından dolayı bugüne kadar bu kaynaktan yararlanılmasını önemli ölçüde engelledi. Kenya'da temiz enerji kullanımını artırmanın yollarını arayan hükümet, gerek bireylerin gerekse sanayinin güneş enerjisinden yararlanmasını desteklemek amacıyla, bu sene güneş enerjisi sistemlerine yönelik ithalat vergisini indirmeye karar verdi.

Green Forest Social Investment Trust (GFSIT) isimli bir sivil toplum kuruluşu tarafından geliştirilen bir proje, kırsal bölgelerdeki kadınların ekonomik açısından kalkınmasına yönelik projeler geliştiriyor. GFSIT tarafından yapılan araştırmaya göre, kırsal bölgelerde yaşayan kadınlar, geceleri karanlıkta kalmamak için parafinli lamba veya ateş kullanıyorlar. Bu şekilde aydınlanma için ise her ay 10 ile 15 dolar arasında harcama yapmak zorundalar. GFSIT proje yöneticisi Victor Ndiege, "Bu yöntemle aydınlama, ağaçların kesilmesine neden olduğu için çevreye zarar veriyor. Parafin kullanımı da havayı kirlettiğinden sağlığa zararlı. Bunun sonucunda güneş enerjisinin kırsal bölgelerde kullanılabilecek en iyi alternatif enerji kaynağı olduğunu düşündük. Bu hedefle Hindistan'da bulunan Barefoot College ile işbirliği yaptık ve kırsal bölgede yaşayan kadınlara güneşle aydınlanma sistemi üretme, kurma ve işletme konusunda eğitim verdik" diyor. Hindistan merkezli Barefoot, yine Hintli bir sosyal girişimci olan Bunker Roy'la birlikte bu tür çalışmalarda bulunuyor. Barefoot, Kenya ile ilk kez bu yönde bir ortaklık geliştiriyor. Bu güne kadar okul kapsamında 100 köylü kadına eğitim verilmiş; 15 adet üçüncü dünya ülkesinin en ücra 72 köyündeki 5 bin 500 ev elektriğe kavuşturulmuş. 

Halkın sadece yüzde 20'si elektrik şebekesine bağlı

Bugün Kenya hane halkının sadece yüzde 20'si ulusal elektrik şebekesine bağlı. Kenya Enerji Bakanlığı'ndan verilen bilgilere göre, Kenya halkının tamamının şebekeye bağlanması 2030'dan önce mümkün değil. Bunun nedeni çok fazla yatırıma ihtiyaç duyulması. Yine de bu yönde çalışmalar sürüyor. Son 40 yılda, kırsal alanların ulusal şebekeye bağlanması için 552 milyon dolar harcanmış. Bu imkansızlıklar, güneş enerjisini daha da önemli kılıyor. Uzmanlar, Kenya'da güneş enerjisinin, ulusal elektrik şebekesinin ihtiyacının üç katından fazla bir potansiyel yaratabileceğini ifade ediyorlar. Bu arada Kenya Kırsal Elektrik Ajansı, Dünya Bankası'nın yan kuruluşu IFC ile "Afrika'yı Aydınlatmak" isimli yeni bir girişime de dahil olmuş. Ajansın CEO'su Zachary Ayieko'ya göre, bu girişim sayesinde önümüzdeki iki yıl içinde Kenya ve Gana'da 2.5 milyon ev; Afrika genelinde ise yaklaşık 250 milyon ev elektriğe kavuşacak.

Mikrofinans ile güneş panelleri

Güneş panellerinin fiyatı tabiî ki bugün kullanılan parafin veya gaz yağı lambalara oranla daha pahalı. Fakat uzun vadede bakıldığında herhangi bir fiyat farkı kalmıyor.LAPEPA (Afrika'yı Aydınlatmak- Afrika İçin Özel Girişim Ortaklığı) isimli bir kuruluş, güneş panellerinin kırsal alanda yaşayan fakir halk için ulaşılabilir olmasını amaçlıyor. LAPEPA bu amaçla ilginç bir mikro finans sistemi başlatmış durumda. Bu sistem sayesinde kırsal halk, zaman içinde küçük miktarlarda ödeme yaparak güneş panellerine sahip oluyor. LAPEPA Proje yöneticisi Arthur Itote, "Solar panellerin fiyatı 10 dolar ile 93 dolar arasında değişiyor. Hane halkının gaz yağı için ödediği aylık para ise 10 dolar. Dolayısıyla uzun vadede daha karlı" diyor.

Kenya, büyüyen ekonomisini, 20 sene içinde yeşil enerji teknolojileri ile orta gelirli bir ekonomiye dönüştürmeyi hedefliyor. Bu süreçte güneş enerjisine ve güneş kadınlara büyük rol düşecek gibi görünüyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar