‘Kentleşme bağlamı” yeni nesil OSB’lerin hayati sorunudur

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ [email protected]

Dijital dönüşümlerin biçimlendirdiği toplum örgütlenmesinde çok temel eğilimlerden biri de refah arayan insanların “göç etmesi” ve “kentleşme sürecinin hızlanması”dır.Çok değil 2050 yıllarında 9 milyar insandan 7 milyara yakınının kentsel alanlarda yaşayacağı tahmini bile “yeni nesil OSB’lerin kent bağlamı” boyutunun önemini ortaya koyar.

Yeni nesil OSB ihtiyacı ülkemizin önemli sivil toplum örgütleri ve iş dünyası insanları tarafından önerilmekte, rekabet edebilir bir üretim yapısının gerek şartı olarak değerlendirmektedir. En azından beş temel varsayım yeni nesil OSB taleplerinin gerekçeleri arasında değerlendirilmeli: Birincisi, kentleşme hızlanacak, ülke ekonomilerinin verimi önemli ölçüde kent ekonomilerinin verimine bağımlı hale gelecek. İkincisi, özellikle gelişmekte olan ekonomilerde kent nüfusunun daha düşük verimli iş alanlarından daha yüksek verimli alanlara kaydırılması yüksek katma değerli ürünlere geçişin itici gücü olacak. Üçüncüsü, dijital teknoloji uygulamaları kent hizmetlerinde vakit ve nakit kazancı sağlayacak, kent ekonomileri ülke ekonomisinin gelişmesini daha derinden etkileyecek. Dördüncüsü, kentlerde insanların yakınlaşması kadar yarışması da hızlanacak, bireysel rekabet kent insanının yüksek yetenekli insan kaynağına yatırımlarını motive edecek; “proje-odaklı deneysel eğitim” talebi artacak. Beşincisi, “mal ve hizmet üretiminde” uzun soluklu dengeler kurulması için üretim merkezleri olan OSB’ler ile hizmet merkezleri olan kentler arasındaki ‘dinamik dengeler’ verimlilikleri etkileyecek.

Kent akışları ve verimlilik

Kentleşme temel eğilimlerden biri, yakın geleceğimizi biçimlendirecek bir yapılanma. Kentleşmede yeni ihtiyaçlar, yeni yapılar, yeni işlevler ve yeni kültür üzerinde düşünür, yeni nesil OSB’leri geleceğin olası oluşumları üzerinde temellendirsek; insan kaynağımızı, yeraltı ve yerüstü varlıklarımızı, fiziki sermaye stoklarını, bilim ve teknoloji birikimimizi yerinde kullanabiliriz.

Hiç kuşku yok ki, bilgisayar donanımlarındaki gelişme ve potansiyelleri artıyor. Yazılım algoritmalarının insanın bütün işlevlerini yapacak biçimde yakınsıyor. İnternet, bulut ve blockchain potansiyellerinin yarattığı bağlantı olanakları akıllı ve bağlantılı ürünlerin önünü açıyor. İletişimde erişebilirlik sınır tanımaz hale geliyor. İşbirliği yapabileceğimiz insanlarla aramızdaki fiziki mesafe ve dil engellerin hızla ortadan kalkıyor.Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik iş yapma biçimini değiştiriyor.Üç boyutlu baskı ve eklemeli üretim tekniğinde gelişmeler ana akım üretim şeklini farklılaştırıyor; üretimin bireyselleşmesini hızlandırıyor.

Sayılan ve sayılmayan bütün yenilikler, değişimler ve dönüşümlerin merkezinde kentler yer alıyor: Kentlerin planlamasında bağlantılar, akışkanlıklar ve etkileşimi dikkate almadan geleceğin toplumunu yaratamayız. Kent merkezleri ile yeni nesil OSB’lerin etkileşimini analiz etmeden de üretim merkezlerinin verimliliğini artıramayız.

Yüksek katma değerli ürünlere geçiş

Kent akışlarını belirleyen gelecekteki rekabeti de etkileyecek olan, üretim merkezleri ile kent arasındaki ulaşım sistemidir. Kentiçi ulaşımdan ara toplu taşım sistemlerine, toplu taşımda da otobüs sisteminden, hafif raylı sistemlere ve metroya uzanan yatırımlar arasında koordinasyon en etkili verimlilik aracıdır.Bu nedenle 1/100 binlik planlardan 1/1000’lik uygulama planlarına kent planlası eksik olan yerlerde akışların hızlanması, rekabet edebilir verimlilik yaratılması; bu alanlardaki yatırımların etkinliğinin artırılması çok zordur.

Ülkemizin temel sorunlarından biri, düşük ve orta ölçek teknolojik donanıma sahip mevcut üretim yapımızı hızla ileri teknoloji donanımlı ve yüksek katma değer yaratan yapıya dönüştürmektir.

Daha önce de değindiğimiz bir hususu tekrarlayalım: Ülkemizin mevcut üretim yapısınını dönüştürecek modernizasyon yatırımlarına ihtiyacı var. Birim ihracat fiyatlarını ortalama 3 doların üzerine çıkaracak yaygın yatırım ihtiyacını göz önünde tutalım. İkincisi, Güler Sabancı’nın da altını çizdiği dijital dönüşümün gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arasında şans eşitliği yaratan fırsatı değerlendirelim.

Sözü edilen iki alanda da ülkemizin yatırım ihtiyacının “merkezi alanı” yeni nesil OSB’ler olacaktır. Mevcut üretimde düşük ve orta teknoloji donanımlı işletmeleri ileri teknoloji donanıma kavuşturmak birinci derecede önem taşır. Dijital teknolojinin potansiyellerini değerlendirmek de o kadar önemlidir.

Kent ekonomileri ve ülke ekonomileri etkileşimi

Refah arayan insanların göçlerindeki hızlanma, ülkelerde kırsal kesimden kentlere, küçük kentlerden büyüklere, büyük kentlerde yaşam kalitesi yüksek olan kentlere göç süreci hızını koruyor.

Kentlerdeki büyük yığılma, imalat kesimi görece gerilirken hizmet alanının genişlemesi, her iki alanda da karar odaklarının kentlerde yer alması, yeni üretim mekanlarını gelişmelerin ihtiyaçlarına göre düzenlemeyi gerektiriyor. Dünyamızdaki insanların büyük çoğunluğunun kentsel alanda yaşacakları varsayımı, kent akışlarını, kent ekonomisinin niteliksel gelişmesini ülkeler açısından önemli bir olgu olarak karşımıza çıkarıyor. Kent ekonomisi ile ülke ekonomisinin etkileşimindeki yen ağırlıkların oluşturduğu yeni yapılardan bağımsız bir yeni nesil OSB olamaz. Kent ekonomilerinini verimi, etkinliği ülke ekonomisinin verimini ve etkinliği de belirleyecektir.

Kent ekonomilerinin bütün bileşenlerini bu arada yeni nesil OSB’leri “ vakit ve nakit kazancı yaratan” bir yapı, işlev ve kültür bütününde planlamayı ve ona göre içlerine hayat doldurmayı gerektiren bir araç haline getiriyor.

İleri uzmanlık eğitimi talebi

Kentleşme süreci, ataerkil aileyi hızla çözerek çekirdek aileyi hakim örgütlenme haline getirmiştir. Çekirdek ailelerin en önemli kaygısı, kentte yaşamı sürdürmek için giderek önemi artan ve ileri uzmanlık gerektiren eğitim-öğretimi çocuklarına sağlamaktır. İleri düzeyde eğitimli insan-odaklı aşamaya geçiş anlamına gelen Bilgi Toplumu’nda kalabalık nüfusu ülkelerin “demografik fırsatlarının” azalacağı, “düşük oranda artan ve toplumun iyi eğitim verebildiği yurttaşların” bulunduğu toplumların ilerleyeceği tezleri bile ileri sürülüyor.

İleri düzeyde eğitim ihtiyacı ile yeni nesil OSB bağlamını iyi kurarsak, toplumsal refaha daha hızlı ulaşırız. Demek ki, yeni nesil OSB tasarlarken, ihtiyaçlardan beslenen proje-odaklı esnek eğitim programlarını da dikkate almalıyız

Üretim ve hizmet merkezlerinin bağlantıları

Yeni nesil OSB’leri üretim odağı olarak algılarsak, üretimin kendi alt sistemlerinde hızla artan katmanlarla bağlantılar kadar çeşitlenen hizmet bağlantılarının kurulmasındaki dengeler de önemli hale gelir.

- Yeni nesil OSB ile tamamlayıcı OSB’lerin bağlantılarını gözetmeliyiz.
- Yeni nesil OSB ile hizmet üretimi arasındaki bağları iyi kurmalıyız.
- Yeni nesil OSB’ler ile platform yapıların bağlantısını sağlıklı biçimde dengelemeliyiz.

Daha bir dizi “bağlantıyı” dikkate almalıyız ki, yeni nesil OSB’ler daha gerçekçi tanımlanabilsin; oluşumlarda kaynak tahsisleri daha yerli yerinde kullanılsın.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar