Kent yaşamında sürdürülebilir mobilite

Aslı DEDE
Aslı DEDE Sürdürülebilir Yaşam [email protected]

Şehirler hızla büyürken artan hava kirlili­ği sağlığımızı etkiliyor. Birleşmiş Millet­ler 2019 yılında 7 Eylül gününü tüm dünya­da “Mavi Gökyüzü için Uluslararası Temiz Hava Günü” ilan etti.

Amaç; temiz havanın sağlık, üretkenlik, ekonomi ve çevre için önemi konusunda farkındalık yaratmak, ha­va kalitesinin çevre kirliliği, iklim değişik­liği ve kalkınma ile bağlantısını göstermek, çözümleri teşvik etmek.

BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları “11 Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar” 2030’a kadar hava kalitesine önem vermeyi ve kentlerin kişi başına düşen olumsuz çevre­sel etkilerinin azaltılmasını hedefliyor.

İnsanların veya insanların kullandığı nes­nelerin bir yerden başka bir yere hareketi olarak tanımlanan mobilite, insan kaynak­lı hava kirleticilerinin başında yer alıyor. Akıllı, entegre ve sürdürülebilir kent mobil­tesi için inovatif çözümler sunmak amacıyla 2022 yılında Türkiye’de Sürdürülebilir Mo­bilite İnisiyatifi Derneği kuruldu. Dernek iklim değişikliğiyle mücadele, hava kalitesi­ni iyileştirmek, trafik sıkışıklığını azaltmak için çalışıyor.

Kent mobiltesinde paylaşımcı ekonomiye geçiş

Derneğin Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Doğu Podcast konuğum oldu. Kentler­de sürdürülebilir mobiliteye geçiş için şunla­rı söyledi: “Hava kirliliği yavaş yavaş öldürü­yor.

En yaygın kirletici içten yanmalı motor­larla çalışan araçlar, sıfır emisyonlu araçlara geçmeliyiz. Şanslıyız ki Türkiye rüzgar zen­gini bir ülke. İstanbul’da da temizleyici ha­va koridorları var. Ancak küresel ısınma ile rüzgarlı günler azalıyor. Trafik yoğunluğunu azaltmak için şehir içini sadece paylaşımlı ve küçük elektrikli araçlara açmalıyız. Böy­lece hava kirliliğinin büyük bölümünü çöze­riz. Boğazdan her yıl kirliliğe etkisi yüksek binlerce gemi geçiyor.

Karbon emisyonu dü­şük yakıtlar kullanılmasını ve denetim me­kanızmasını sağlamak gerekiyor. İstanbul'da büyük bir hava limanı var. Dünya hava yolla­rının çoğu karbon emisyonu düşük yakıtlara geçiyor. Bu konuda teşvik edici çalışmalara ihtiyacımız var. Hızla metrolaşmaya ve raylı sisteme geçişe devam etmek çok önemli.

Otomobili daha çok şehirler arası yollarda ve şehir dışında ulaşımın zor olduğu bölge­lerde kullanmalıyız. Alışkanlıklarımızı de­ğiştirmek zorundayız. Şahısları bilinçlen­dirilmek, kurumlardan taleplerde bulunup gerçekleşmesini takip etmelerini sağlamak önemli. Bu demokratik sürecin dinamiğini başlatmalıyız.

Otomotivde sürdürülebilir mobilite

Sektörde 30 yıl deneyimi olan Doğu, oto­motiv endüstrisinin tarihinin en büyük ve hızlı transformasyonunu yaşadığını söylüyor. “Otomotiv dünyası tam mobilize durumda. ‘Elektriğe mi, hidrojen yakıt hücreli araçlara mı gidelim, hidrojeni yakıt olarak mı kullana­lım, hibrit araçlarda mı kalalım?’ sorularına büyük yatırımlarla cevaplar arıyor. Otomo­tiv endüstrisini evinize isteğinize uygun çö­zümler sunan bir iç mimar gibi düşünün. Siz sürdürülebilir yaşamak istiyorsanız, endüst­rinin elektrikli, hidrojenli araçlar çözümleri var. İnsanların bilinçlenmesi çok önemli.”

Sürdürülebilir şehirlerde dijitalleşme

“Geleceğin şehirlerinde iki ana konu sür­dürülebilirlik ve dijitalleşme.” diyor Doğu ve şöyle devam ediyor. “Dijitalleşmenin sağla­dığı olanaklar ile ekosisteme zarar vermeyen çözümler üretmeliyiz. Sürekli trafik anali­zi ile toplu taşımada daha dinamik modelle­re gidilebilir. Derneğimiz aslında bir düşün­ce merkezi. Amacımız sürdürülebilir mobili­te için işbirlikleri ile akademik araştırmaları özendirmek ve çıkan sonuçlarla start-up eko­sistemine öncülük etmek. Üretilen çözümle­rin Türkiye'den dünyaya iletilmesinde aracı olmak. Bu alanda etkili regülasyonların oluş­ması için çalışmak.”

Nefes alabilecek temiz havamız varsa ya­şam var. Hepimize kolay gelsin.

*Sürdürülebilir Yaşam Okulu Podcast #062 Geleceğin Kentlerinde Yaşam Sürdürü­lebilir Mobilite

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar