Kemal Derviş üretimin önemini hatırlattı
OLAYLARIN İÇİNDEN / Tevfik Güngör TÜSİAD Yüksel İstişare Kurulu Toplantısı'nda konuşan Kemal Derviş, üretimin önemini hatırlattı. Kemal Derviş konuşmasında şunları söyledi. - Türkiye'nin 2003 yılından sonra yakaladığı hızlı büyüme oranları yanlış değerlendirildi. Bu büyüme oranları sürdürülebilir bir büyüme programına dayanmıyordu. (1) Kriz nedeniyle gerileyen ekonomi eski çizgisine çıkarken büyümüş göründü. (2) Kapasite kullanımı arttı. (3) İşci verimliliği arttı. (4) Yeni makineler alındı. (5) Daha çok teknoloji kullanıldı. - İşte bu nedenle bu büyüme sürdürülebilir değildi. İstihdam yaratmadı, fakirliği azaltmadı. - Sürürülebilir büyüme, ülkenin kendi tasarrufuna dayalı, daha çok yatırım yapması ve üretimi artırması ile mümkün olabilir. - Biz milli gelirimizin yüzde 17'si dolayında tasarruf yapabiliyoruz. Yurtdışından kaynak transfer ederek (cari açığı-döviz açığını) kapatarak yüzde 22 dolayında yatırım yapıyoruz. Halbuki Asya ülkeleri yüzde 25-30 tasarruf yaparak yılda yüzde 9-9 kalkınma hızını yakalıyabiliyor. - Biz de 2010-2015 yıllarında kalkınma hızını yüzde 7'ye, 2015 den sonra yüzde 8-9'a çıkarmayı hedef almalıyız. - Bunun için milli gelirin şimdilerde yüzde 17'sini tasarruf ediyoruz. Bu oranı yüzde 27-28'lere çıkarmalıyız. Bu olmaz denilemez. Olur. Nasıl ki başkaları yapıyor, biz de yaparız. Unutmayınız, eflasyon 30 yıl yüzde 70'lerde dolanırken bizde bunun yüzde 10'ların altına ineceği kimsenin aklına gelmezdi. Türkiye'nin kurtuluşu yatırımı ve üretimi artırmaya bağlıdır. Bunun da yolu tasarrufu artırmaktır. İşsizlik ve fakirlik sorunu yatırımı ve üretimi artırmadan çözülemez. Kemal Derviş, "birikimi ve deneyimi ile" Türkiye'nin bugün içine girdiği çıkmazdan nasıl kurtulacağının yolunu gösterdi. Düzeltme: Konukoğlu'nun iki çimento fabrikasının satışı ile ilgili olarak dün bu köşede yayınlanan yazımda önemli yanlışlar vardı. Bu önemli yanlışı anlatabilmem için, satış şartları ile ilgili olarak ek bilgi vermekte yarar var. Bu satışa aracılık eden Garanti Yatırım, satış paketini oluştururken Adıyaman ve Kahramanmaraş fafrikalarına sahip Çimko Çimento'nun sermayesini 3'e böldü. Yüzde 30-30 ve yüzde 40 sermaye payları grupları oluşturuldu. Yüzde 30'luk paket İtalyan Barbetti Grubu'na 390 milyon dolara satıldı. Yüzde 40'lık paket ileride halka arz edilecek. Yüzde 30'luk paket ise Konukoğlu Grubu'nda kalacak. Böylece halka arzdan sonra şirketin iki büyük ve hakin ortağı Konukoğlu ile Barbetti aileleri eşit paylara sahip duruma gelecek. Fakat bugünden Çimko Çimeto'nun yönetiminde iki hakim ortak yüzde 50 eşit güce sahip olacak. Satılan hisse senedi (dün yanlışlıkla ifade edildiği biçimde değildir) iki fabrikanın toplam hisselerinin yarısı değildir. Halka arzdan sonra kalacak hisselerin yarısıdır. Bu özel düzenlemeyi daha önce öğrenemediğimden yaptığım yanlışlık için özür dilerim