Kayseri'de ders niteliğinde bir maç

Kadir Has Stadı'nda oynanan Kayserispor - Fenerbahçe karşılaşmasının ilk devresi belki bol pozisyonlu ve heyecan dozu yüksek şekilde cereyan etmedi ama iki ekibin orta sahayı hızlı geçmeye dönük anlayışı tempolu bir oyunu beraberinde getirdi. Elbette hakem Tolga Özkalfa'nın da bu tempolu oyunda avantaj kuralını iyi işleterek ve faul pozisyonlarını iyi süzerek pay sahibi olduğunu belirtmek gerekiyor. Sarı-lacivertli takım artık kemikleşen ilk on birinde sadece Caner'e yer açmış ve bir kez daha Aykut Kocaman'ın deplasman kurgusunu dizilişte sahaya yansıtmıştı. Kayserispor ise sağ bek mevkindeki arayışının dışında sezonun geneline yönelik bir kadro yapılanmasını hedefliyor gibi gözüktü. Sarı-lacivertli ekipte Sow'un gezgin futbolu başta Kuyt olmak üzere Caner ve Cristian ile desteklenmeye çalışıldıysa da Fenerbahçe ilk 45 dakikada "mutlak hâkimiyet" olarak tanımlayabileceğimiz bir üstünlük kuramadı. Aykut Kocaman'ın öğrencileri bu devrede daha çok kendi sol kanatlarından yüklenmeyi seçtiler. Kayserispor ise Mouche'nin bulunduğu kanattan hücum geliştirmeyi tercih etti. Ancak bu noktada sarı-kırmızılı ekibin Bobo'yu hedef santrfor gibi kullanarak her iki kanattan gol bölgelerine adam sızdırmayı denediğinde daha başarılı sonuçlar aldığını da belirtmemiz gerekiyor. Sanıyorum Kayserispor teknik direktörü Robert Prosinecki'nin 4-3-3 ile 4-2-3-1 arasındaki tercihini ilerleyen günlerde gözden geçirmesi gerekecek. Herhalde mevcut sistemde "forvet arkası" tabir ettiğimiz bölgede oynayan Cleyton'ın fazla verimli olamaması da Kayserispor teknik heyetini bu sistemsel fikir jimnastiğine zorlayan etkenlerden en önemlisi olacak. Fenerbahçe'de aynı bölgede görev yapan Cristian'ın da 10 numara görevlerinden çok orta alanda iki yönlü bir mevkiye çekilmesi gerektiği birkaç maçtır kendisini saha içinde belli eden bir husus. Brezilyalı futbolcu ikinci devre başında yakaladığı pozisyonlarda "doğru zamanda doğru yerde olma" prensibini fazlasıyla yerine getirdi ama bu bölgenin oyuncularında başta aranan özelliklerden birinin "bitiricilik" olduğunu unutmamak gerekiyor. Fenerbahçe Alex'in takımla ilişkisini keserek modern futbolun gereklerine yönelik bir hamle yaptıysa da Aykut Kocaman'ın Alex'in yerine Cristian'ı koyarak devam etmesi kafalarda soru işaretleri doğuruyor. Oysa sarı-lacivertli takımın Mehmet Topal, Raul Meireles, Cristian Baroni üçlüsünü 4-3-3'e uygun biçimde kullandığı sayılı maçta (örneğin Beşiktaş derbisi) çok etkili bir futbol oynadığı ve oyunu kolaylıkla domine edebildiğini hatırlıyoruz. Öyleyse Aykut Kocaman'ın "Amerika'yı yeniden keşfetme" hevesine kapılmadan taşları yerli yerinde kullanması başarıyı kendiliğinden getirecektir. Bugünden 16.haftaya bir projeksiyon yapmak belki hatalı sonuçlar verebilir ancak benim şahsi kanaatim Aykut Kocaman'ın Galatasaray derbisine yukarıda bahsettiğimiz yapılanma ile çıkıp futbol kamuoyuna çok farklı bir Fenerbahçe izleteceği yönünde. Kayserispor karşılaşması gösterdi ki, yaş ortalaması bakımından ligin en genç takımına bile saha içi hâkimiyet kurma ve rakibi teslim alma konusunda mevcut sistem işlemiyor. Oysa Kayserispor'un bu sezon oynadığı maçların geneli, sarı-kırmızılıların ligin en çabuk demoralize olan ve kolaylıkla baskı altına alınabilen ekiplerinden biri olduğunu söylüyor bizlere. Uzun lafın kısası, Fenerbahçe'nin açmazı basit ve net: Bu sistemde ısrar edilecekse Cristian'ın bulunduğu mevkide Batalla tipinde bir futbolcuya ihtiyaç var. (Elbette bu durumda "Alex neden gitti?" sorusu da cevap bulmak zorunda) Yok eğer daha modern bir anlayış hedefleniyorsa, bu iş "Cristian'dan 10 numara yaratmaya çalışmakla" olmaz.

14.HAFTANINSEYRİ

Gaziantep çelme taktı
Spor Toto Süper Lig'in 14. haftasının açılış maçında Galatasaray, sahasında Gaziantepspor'u ağırladı. Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'da oynanan maç karşılıklı atılan gollerle 1-1 sona erdi. Karşılaşmada Gaziantepspor 69. dakikada Ibricic'in golüyle öne geçerken sarı kırmızılı takım bu gole 79. dakikada Burak Yılmaz ile cevap verdi. Öte yandan karşılaşmanın 82. dakikasında Galatasaray'dan Felipe Melo, kırmızı kart görerek maçın son 8 dakikasında takımını 10 kişi bıraktı. Sarı-kırmızılı takımda Muslera'nın ciddi sakatlığı da moralleri bozan bir başka gelişme oldu. Bu sonucun ardından Galatasaray 26 puana yükselirken Gaziantepspor ise 16 puana yükseldi.

Elazığspor'dan "üçlük"
Spor Toto Süper Lig'in 14. haftasında Karabükspor ile Elazığspor karşı karşıya geldi. Karabükspor, Dr. Necmettin Şeyhoğlu Stadı'nda ağırladığı rakibine 1-0 mağlup oldu. Karşılaşmanın ilk pozisyonunu Elazığspor yakalasa da, etkili olan ve sürekli pozisyon bulan taraf Karabükspor oldu. İstekli ve arzulu futboluna rağmen gole ulaşamayan Karabükspor, maçın ilerleyen bölümlerinde oyundan düştü. Elazığspor'a galibiyeti getiren golü 73. dakikada Sinan Kaloğlu kaydetti. Elazığspor bu sonuçla puanını 12'ye yükseltti. Karabükspor ise 15 puanda kaldı. Karabükspor gelecek hafta Gaziantepspor'la deplasmanda karşılaşacak. Elazığspor ise kendi sahasında Mersin İdmanyurdu'nu ağırlayacak.

Akhisar yakalandı
Spor Toto Süper Lig'in 14. haftasında Bursaspor, deplasmanda Akhisar Belediyespor ile karşı karşıya geldi. Manisa 19 Mayıs Stadı'nda oynanan karşılaşma 2-2'lik eşitlikle sona erdi ve takımlar birer puanı paylaştı. Karşılaşmada Akhisar Belediye, 16'da Mustafa Aşan ile öne geçti ve ilk yarı bu skorla sona erdi. İkinci yarıya da hızlı başlayan Akhisar, 58'de Bruno Mezenga ile farkı ikiye çıkardı. 60. dakikada Burasaspor Sestak ile farkı bire indirdi. 77. dakikada ise Vederson'un kullandığı serbest vuruş, baraja çarparak filelerle buluştu ve maça denge geldi. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca mücadele 2-2'lik eşitlikle sona erdi. 15.haftada Akhisar, sahasında Medical Park Antalyaspor'u konuk ederken Bursaspor ise Orduspor ile sahasında kozlarını paylaşacak.

İlk iç saha galibiyeti
Spor Toto Süper Lig'de Sivasspor'u 2-0 yenen İ.B. Belediyespor, 5 hafta sonra galip geldi. Ligde en son 8. haftada Kayserispor'u deplasmanda mağlup eden İstanbul temsilcisi, daha sonra yaptığı 5 maçta 4 yenilgi, 1 beraberlik almıştı. Sivasspor'u Holmen ve Visca'nın golleriyle 2-0 mağlup eden İ.B. Belediyespor, iç sahadaki galibiyet özlemine de son vermiş oldu. Sanica Boru Elazığspor maçında Faubert'in, Gaziantepspor maçında da Cenk Tosun'un penaltı atışlarını kurtaran Eduardo, Sivasspor maçında da 76. dakikada Pedriel'in kullandığı penaltı atışında gole izin vermedi. Karşılaşmada ev sahibi ekibin gollerini 51.dakikada Samuel Holmen ile 67'de Edin Visca kaydetti.

Antalyaspor zirveyi bırakmıyor
Spor Toto Süper Lig'in 14. haftasında Medical Park Antalyaspor ve Mersin İdman Yurdu karşı karşıya geldi. Antalyaspor, Akdeniz Üniversitesi Stadyumu'nda ağırladığı rakibini 1-0 mağlup etti. Antalyaspor'a galibiyeti getiren golü 83. dakikada Ömer Şişmanoğlu kaydetti. Antalyaspor, Ömer'in golüyle Kasımpaşa, Beşiktaş ve Bursaspor maçlarının ardından tekrar galibiyete kavuştu. Medical Park Antalyaspor bu sonuçla puanını 26'ya yükseltip zirveye ortak olurken, Mersin İdman Yurdu 12 puanda kaldı. Antalyaspor ligin 15.haftasında Akhisar deplasmanında 3 puan kovalayacak. Mersin İdman Yurdu da Sanica Boru Elazığspor'la deplasmanda karşılaşacak.

Eskişehir'de gol düellosu
Spor Toto Süper Lig'de 14. hafta maçında Eskişehirspor ile Kasımpaşa karşı karşıya geldi. Eskişehir Atatürk Stadı'nda oynanan maç 2-2'lik beraberlikle sona erdi.
Eskişehirspor'un gollerini 43. dakikada Diomansy Kamara ve 79. dakikada Burhan Eşer kaydetti. Kasımpaşa'nın golleri ise 72. dakikada Kalu Uche ve 84. dakikada Adem Büyük'ten geldi. Maç boyunca karşılıklı birçok pozisyonun olduğu maçta Eskişehirspor ve Kasımpaşa puanları paylaştı. Bu beraberliğin ardından Eskişehirspor ve Kasımpaşa puanlarını 22'ye yükseltti. Spor Toto Süper Lig'de gelecek hafta Eskişehirspor, Beşiktaş deplasmanına konuk olacak. Kasımpaşa ise Gençlerbirliği'ni ağırlayacak.