Kaygan zeminde yükseliş...

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI [email protected]

Düşük büyüme, düşük enflasyon, düşük faiz sarmalına sıkışan dünya piyasalarında gelgitler devam ediyor.  Bir yanda yavaşlayan ekonominin tetiklediği iflas riskine karşı para politikasının çaresiz olduğuna inanan ayılar, diğer yanda genişleyici para politikalarının düşük büyüme ortamını sürdürülebilir kıldığına inanan boğalar. 

Deutche Bank’ın coco tahvili faiz ödemesini yapamayacağı iddiaları ile hareketlenen ayılar bankanın tahvil piyasasında geri alım yapacağı ve borç servisini rahatlıkla yapacak güçte olduğu açıklaması üzerine mevzilerine çekildi.  

ABD ekonomisinden gelen yavaşlama işaretleriyle birlikte Fed’in faiz artırımlarının ötelenmesi ve doların küresel olarak zayıflaması son dönemde küresel risk iştahını artırarak piyasa savaşlarında boğaların elini güçlendirdi. 

Petrol fiyatlarında geçen hafta yaşanan yükseliş küresel durgunluk endişesini ve enerji sektöründeki iflas korkusunu azaltarak dünya borsalarındaki yükselişi destekledi. 

ABD kaya gazı üretiminin düşmesi ve OPEC ile kartel dışı ülkelerin üretimi kısmak üzere zemin yokladıkları söylentisi ile yükselen petrol fiyatları piyasalara moral verdi. 

Yüksek betalı Türkiye piyasaları net enerji ithalatçısı olmamıza rağmen küresel risk iştahının arttığı bir ortamda dünya piyasalarından daha iyi  performans gösterdi.  

Küresel sermaye Türk varlıklarına yöneldi

2015 yılı başında petrol fiyatları düştüğü için Türkiye’ye yönelen küresel sermaye, 2016 Şubat’ında petrol fiyatları artarken Türkiye varlıklarına yöneldi. Şubatın üçüncü haftasında  Türkiye piyasalarına yarım milyar doları tahvil piyasasına olmak üzere 800 milyon dolardan fazla giriş yaşandı. 

Küresel risk iştahında ani bir bozulma olmadığı müddetçe Türkiye piyasalarındaki iyimser hava kısa vadede devam edebilir. Gelişmekte olan ülkelerde son dönemde yaşanan not indirimlerine rağmen Fitch’in BBB- (Durağan) olan ‘yatırım yapılabilir’ notumuzu değiştirmemesi Türkiye piyasalarındaki olumlu seyri destekleyebilir. 

Artan jeopolitik riskler ve devam eden politik belirsizliklere rağmen ekonominin güçlü seyri, dış dengedeki iyileşme, güçlü bankacılık sektörü ve devam eden mali disiplin Türkiye’nin bu zorlu konjonktürde ‘yatırım yapılabilir’ notunu korumasını sağladı. 

Kendini hikayesini yaratamamak kırılganlık getirir

Ancak yapısal reformlarda yol alamayan Türkiye’nin küresel gelişmeler karşısında  bağımlı değişken olmaya devam edeceği unutulmamalı. Fed’in faiz artırımları veya petrol fiyatlarının seyri bugünde yarına değişebilecek kaygan bir zemin oluşturuyor. 

Geçen hafta ortasında dünya piyasalarında yaşanan dalgalanma kendi hikayesini yaratamayan Türkiye’nin ne kadar kırılgan olabileceğini gösteriyor. Ekonomi yönetiminin ve piyasaların bunu bir erken uyarı mesajı olarak okuması gerekiyor. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019