Kartları iptal etsek ne olur?
Fayda maliyet açısından baktığımızda, kredi kartları kullanımının hayatımıza girmesinden bu yana önemli artıları olduğu sonucuna varıyorum. Kayıt dışılığı azalttığını, Maliye denetimini kolaylaştırdığını, piyasaya canlılık ve denge getirdiğini söyleyebiliyorum. Buna karşın yanlış kullanımla ortaya çıkan sorunların giderek azalmasına karşın sürdüğünü ve kart kullanımı için bilgilendirme çalışmalarının sürdürülmesi gerektiğine inanıyorum.
Başbakan Erdoğan, önceki akşam “iftar sofrası” nda birçok kanaldan naklen yayınlanan konuşmasında, bankaların kredi kartlarında büyük gelir elde ettiklerini, vatandaşın olmayan gelirlerini harcayarak zora düştüğünü açıkladı. Faiz lobisinin bir hareketi olduğunu belirterek ismini vermediği bir bankanın eski parayla 600 trilyon üzerinde gelir elde ettiğini söyleyip, vatandaşların banka kredi kartlarını iptal etmelerini önerdi.
Özellikle kriz dönemlerinde kredi kartlarını bilinçsiz kullananların zora düştüğü haberlerinin yayınlandığı ülkemizde bu kulağa hoş gelen bir öneriydi.
Ama acaba kredi kartlarına sadece bu yanıyla mı bakmak gerekir? Bana göre hayır…
Çünkü kredi kartlarının ve banka para kartlarının sisteme girmesi zorunlu kayıtlı işlemleri artırarak çok önemli bir sonuç getiriyor. Bir başka değişle kayıt dışılığı azaltıcı kayda girildiği için Maliye denetimini kolaylaştırıcı ve gelirlerini artırıcı önemli bir rol oynuyor.
2012 yılında kredi kartları ve para kartlarıyla yapılan işlem yaklaşık 360 milyar lira olarak gerçekleşmiş. Yılda yaklaşık yüzde 20 artış olduğuna göre bu yıl için toplam işlem beklentisi 470-480 milyar lira. Bu alandaki bütün işlemler yazar kasa, pos makinesi arasında Maliye tarafından denetlenebilir olduğu için bu alışverişlerin tümü kayıtlı olarak yapılmak zorunda.
Kredi kartları uygulaması sadece tüketici ve satıcı arasındaki işlemlerin kayda alınmasını sağlamıyor. Bunun yanı sıra üretici-satıcı ve distribütör-satıcı arasındaki işlemlerde aynı şekilde kayda giriyor. Doğal olarak eskinin açık hesap, çek senet sistemine dayalı sorunları da araya banka garantisi girdiği için son buluyor. Bir anlamda mal alana kredi kullandırılmış oluyor.
Kredili satışlarda kartla taksitlendirmelerin yapılabilmesi ise, piyasada canlılığı sağlıyor. Tatil ödemeleri, beyaz-kahverengi eşya satışları, elektronik ve telekomünikasyon gibi bireylerin tek ödemesi yüksek alanlarda ileriki gelirlerini hesaplayarak taksitli alım yapmaları piyasada bir yandan canlılık bir yandan stabilizasyon sağlıyor. Bu nedenle bugün birçok sektördeki firma yöneticileri bu tür kredili satışlarının, peşin satışların çok üstünde olduğunu söylüyorlar.
Konuya olumsuz yanından baktığımda ortaya çıkan sorun için Merkez Bankası verilerinden kredi kartlarındaki ödeme zorluğu çekilen kısma bakmak gerekirdi. O alanda 119 milyon 800 bin liralık sorunlu ödeme miktarı olduğunu görüyoruz.
Bu durumda “Fayda maliyet hesabı” yaptığımda kartların faydalarının çok daha fazla olduğunu görüp, “Kartları iptal etsek ne olur?” sorusuna “Yanlış olur” cevabını veriyorum. Tabi bu alanda toplumun kredi kart kullanımında doğru hareket yönünde bilinçlendirilmesi çalışmasının yapılmasının faydalı olacağını da belirtmek istiyorum…