Karaca, perakendede Türkiye’nin yeni uluslararası yıldızı oldu!

Volkan AKI
Volkan AKI İŞ'TEN SOHBETLER [email protected]

Karaca Group Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO Fatih Karaca işe başlama öyküsünü anlatırken, “Ben şirkete geldiğimde, amcalarım ve diğer aile üyeleri grubun yönetimindeydi. Hiç kimsenin dikkate almadığı mağazacılığı herkes birbirine atıyordu aile içinde şirkette… Kimseyi rahatsız etmemek, kendi alanımda çalışmak için perakende satış ve pazarlamayı aldım ben de… Benim için şöyle bir şans oldu, Türkiye’de alışveriş merkezleri açılmaya başladı. Alışveriş merkezleri açılmaya başlayınca biz iyi yerlerde mağazalar tutmaya ve perakendeci olmaya başladık…" diyordu. Aslında çıkışın öyküsü de böyle başlıyor. Yurtiçi büyüme stratejisinde grup aslında dizilere verdiği reklamlar, sponsorluklarla marka bilinirliğini yükseltiyordu. Ardı ardına açılan mağazalarla ve yeni satın alınan markalarla Türkiye’de önemli bir noktaya ulaşılmış oldu. Şimdi gelinen konumu ise Fatih Karaca şöyle özetliyor:

“1973 yılından günümüze sofra, mutfak ve ev tekstili sektöründe hizmet veren Karaca Grup bünyesinde 5 şirket bulunuyor. Karaca, Karaca Home, Emsan, Jumbo ve Cook Plus olmak üzere perakende, toptan, yurt dışı, franchise ve online satış kanalıyla yurt içi ve yurt dışında faaliyet gösteriyoruz. Karaca Grup mağazacılık ağımızda 269 mağazamız ve 2.500’ün üzerinde satış noktamız var. Grup şirketlerimizde 1.800’ün üzerinde çalışanımız var. 2014 yılında başlayan yurtdışı hikâyemize bugün 15 ülkede 30 mağaza ile devam ediyoruz. 2019 yılında yüzde 100 büyüme hedefimiz var. Romanya, Polonya ve Almanya pazarında direkt yatırım ile kendi mağazalarımızı açarak toplamda bu üç ülkede 12 yeni mağaza açıyor olacağız.”

Avrupa'da marka peşinde

CEO Fatih Karaca gelecek hedefleri ve büyüme için yaptıkları çalışmaları da şöyle özetliyor:

“2017’de 1 milyar 80 milyon TL gibi bir ciroya ulaşacağımızı düşünüyoruz. En son Jumbo’yu aldık. Uluslararası alanda büyük bir perakende zincirini satın almak istedik ama anlaşmaya varamadık. Avrupa’da bu tip bir marka arayışımız sürüyor zaman içinde gerçekleştirebiliriz. Bazen bize de teklifler geliyor ancak şu anda düşünmüyoruz. İspanya’da önemli bir tasarım odaklı marka için görüşmeler yapıyoruz. Bunların tabii sonuçlarını şimdiden söylemek mümkün değil… McKinsey ile biz önemli bir algı çalışması yaptık. ABD’de pazarına bir konseptle girmek için plan yapıyoruz. Belki yeni bir markayla, satın alabileceğimiz yeni bir marka ile de girebiliriz… Karaca’nın marka vaadi insanların ‘sofrada keyif aldığı anları” çoğaltmak… Öyle ürünler satmak ki insanlar onları paylaşmaktan, kullanmaktan göstermekten keyif alsın. Bunu uluslararası alanda da başarmak istiyoruz.”

İnovasyonlarla büyüme yakaladı

Yurt dışında markalaşma ve perakende mağazalaşma stratejisi yanında Karaca’nın inovasyonlarla da büyüyor. Markanın sürdürülebilirliği açısından da önemli görünüyor. Bunlardan biri ‘Bio Granit’ ürünleriydi… Bu tarz üretim sektörde “Selpak” gibi olmuş. BioGranit’ler, “Karaca” tarzı üretim olarak klişelenmiş…  Şimdi ise bambaşka bir teknolojiyi hayata geçireli sadece 9 ay olmasına rağmen satışlardaki performans inovasyon ile büyümede fark yaratma stratejinin birebir örneği gibi… Fatih Karaca şöyle diyor: “Habitus ile yaptırdığımız kurum içi etnografik çalışmada kurumumuzu bugüne taşıyan değerlerimizi ortaya çıkartmıştık ve bu değerlerimizden bir tanesi ilkleri gerçekleştirip hayallerimizi hayata geçirmekti. Yani inovasyon, markamızın kuruluşundan beri doğasında vardı. “Fine Pearl” hikâyesi, sahip olduğumuz farkındalık ve bu farkındalığın peşine düşen kararlı, hayal gücü yüksek insanlarla başladı. 230 senedir yemek takımlarında markaların form, desen ve renk ile farklılaşmaya çalıştıklarını fakat materyal ile farklılaşamadıklarını gördük.” İnciden sofra takımları üretmeyi başaran Karaca’nın satışlarında bu serinin yerini de Karaca şöyle aktarıyor: “Sofra kategorisinde sattığımız yemek takımlarının adet bazında yüzde 35’i İnci serisi şu anda… Ama cironun yüzde 55’i İnci’den geliyor… Bone China yemek yatırımları 2 bin TL civarında, İnci yemek takımları 3 bin 500 TL’den başlıyor. Yüzde 70 fiyat farkı var aralarında. Eylülde adette yüzde 50, ciroda yüzde 80’e denk geldi. İnci’nin Ar-Ge’si 4.5 yıl sürdü, 2012 yılında başladı… 2012 yılından bu yana 115 milyon TL’nin üzerinde bir yatırım yapıldı.”

Deneyim mağazacılığına geçiş

Karaca Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Fatih Karaca Avrupa’da şimdi işlerinin daha zor olduğunu söyleyerek şöyle diyor: “Bundan sonra işimiz daha zor… Dışarda başarıya ulaşmanız gerekiyor. Türkiye’de belli bir ölçeğe ulaşıyorsunuz ama cironuzu yaptığınız bir ürün grubu var ama bazı uluslararası markaların “deneyim mağazacılığı” konseptiyle yakalamış olduğu hissiyatı veremiyorsunuz. Çünkü ona geçiş için çok dikkatli olmanız gerekiyor. Ciroyu buradan yaparken ‘deneyim mağazacılığı’na geçişi çok iyi yapmanız gerekiyor. Dönüşümü tamamlayabilirsek yaşayabiliriz. Yoksa sadece Türkiye’de kalırız. Şu anda deneyim mağazacılığını mevcut değeri kaybetmeden gerçekleştirmek gerekiyor. Rekabet etmek için bunu yapmamız gerekiyor. Artık bu dönüşümlere, farklı markalara bakıyoruz. ABD’de satılan her ürünün neredeyse artık yüzde 60’ı Amazon tarafından satılıyor. Her 100 kişiden 44’ü Amazon Prime üyesi… Bizim işimizin liderlerin hepsi ABD’de… Dünyada bizim sektörde iki tane trend var. ABD mutfak ağırlıklı, tencereler, fırınlar, robotlar… Sofrada çok daha genel… Avrupa’da sofrada daha ön planda ve marka ürünler var. Mutfaktaki ürünler daha geri planda… Avrupa daha sofra, ABD mutfak kültürü ön planda…”

Ünlü tasarımcılarla iş birliği

CEO Fatih Karaca tasarım konusunda yaptıkları çalışmaları da şöyle anlatıyor: “Şu an iç ve dış ekip olarak 10’un üzerinde tasarımcıya sahibiz. Koleksiyonlarımızın kreatif yönü Barselona’da yaşayan İspanyol iki tasarımcı tarafından veriliyor. İç tasarım departmanımızın ortaya koyduğu tasarımlarla Türkiye ve dünyanın ön önemli ödüllerini topluyoruz. Geçen yıl Red Dot ve Design Turkey ödüllerini kazandık. Bu seneye de ödülle başlayıp 2 Red Dot ve IF Design ödüllerini ülkemize getirdik. Dünyaca ünlü tasarımcılar ile iş birliği yapmaya başladık. Yılın İngiliz Tasarımcısı Ödülü’nü iki kez kazanan, tasarımın geleceğini belirleyecek 20 kişi arasında gösterilen ve “dahi” olarak anılan Hüseyin Çağlayan, Türkiye’de moda ve tasarım denildiğinde ilk akla gelen ünlü tasarımcı Arzu Kaprol, tasarım gurusu Terence Conran tarafından dünyanın en iyi 100 tasarımcısından biri seçilen Aziz Sarıyer-Derin Sarıyer gibi isimler de ekibimize katıldı. Çok yakında arka arkaya bu koleksiyonları da tüketicilerimiz ile buluşturmaya başlayacağız.” 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar