Kar tatiline "telafi çalışması"

İbrahim IŞIKLI
İbrahim IŞIKLI SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ HUKUKU [email protected]

Zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine 4857 sayılı İş Kanunu, iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile öngörülen yasal izinleri dışında izin verilmesi hallerinde, işçinin çalışmadığı bu sürelerin telafisi için işçiye yaptırılacak çalışma, telafi çalışması olarak adlandırılmaktadır. Birçok işyerindeki bir kaç güne varan zorunlu kar tatili de beraberinde telafi çalışmayı getirdi.

Yani telafi çalışması, işçinin ücretini aldığı ancak çeşitli sebeplerden dolayı çalışmadığı bir süreyi sonradan çalışarak yerine getirmesidir. Telafi çalışması yapılmak istenen zaman tatil günlerine rastlamamalıdır.

*************

Nasıl yapılacak

4857 Sayılı İş Kanunu'nun 64'üncü maddesi, "zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine izin verilmesi hallerinde, işveren iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilir." hükmüyle telafi çalışmasını ve telafi çalışmasının şartlarını düzenlemiştir.

İş Kanunu'nun 63'üncü maddesi, çalışma sürelerinin uygulama şekillerinin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenleneceğini belirtmiş; bu yasal düzenleme gereğince, "İş Kanunu'na İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği" 6 Nisan 2004 tarih ve 25425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, yürürlüğe girmiştir.

Bu yönetmeliğin 7'nci maddesi, telafi çalışmasını "zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine 4857 sayılı İş Kanunu, iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile öngörülen yasal izinleri dışında izin verilmesi hallerinde, işçinin çalışmadığı bu sürelerin telafisi için işçiye yaptırılacak çalışma" şeklinde tanımlamıştır.

İş Kanunu'na İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği'nin 7'nci maddesine göre, telafi çalışması yaptıracak işveren; bu çalışmanın 4857 sayılı İş Kanunu'nun 64'üncü maddesinde sayılan nedenlerden hangisine dayandığını açık olarak belirtmek ve hangi tarihte çalışmaya başlanacağını ilgili işçilere bildirmek zorundadır.

Çeşitli sebeplerden dolayı işçinin kısmen veya tamamen çalıştırılamadığı sürelerin, en çok 2 ay içinde telafi edilmesi gereklidir (İşK.64/1).

"İki ay" ifadesinin takvim ayı olarak değil, olayın gerçekleştiği tarihten itibaren iki ay olarak değerlendirilmelidir. Söz konusu iki aylık süre artırılamaz. İki aylık sürenin sona ermesi halinde artık telafi çalışması mümkün olmadığı gibi, işçinin telafi çalışması nedeniyle çalışmadığı sürenin ücreti de istenemez.

Telafi çalışmaları, günlük 11 saatlik en fazla çalışma süresini aşmamak koşulu ile normal mesai haricinde günde üç saatten fazla olamaz.

Telafi çalışmasını gerektiren haller

a) Zorunlu nedenlerden dolayı işin durması

Zorunlu nedenler, önceden görülemeyen ve kaçınılamayan, kusurdan uzak dıştan gelen olaylardır. Bunlar; deprem, şiddetli kar, don gibi doğal olaylar olabileceği gibi, devletin koyduğu yasaklar da olabilir.

b) Tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi

4857 sayılı Kanun'la, özellikle bayram ve tatil öncesinde ve sonrasında işyerinin tatil edilmesi veya işçiye izin verilmesi durumunda, sonradan çalışarak telafi edilmesi mümkündür.

c) Çeşitli sebeplerden işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi 64'üncü madde, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi halinde çalışılmayan sürelerin sonradan telafi edilmesine imkân vermiş; benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi halinde de telafi çalışmasının mümkün olabileceğini belirtmiştir.

Yukarıda bahsedilen durumlarda telafi çalışması tarafların anlaşmasına veya işçinin onayına bağlı değildir. Başka bir ifadeyle, belirtilen durumlarda işveren, tek taraflı bir kararla, yani işçinin rızası olmadan da telafi çalışması yaptırılabilecektir.

d) İşçinin izin talebi

İşçinin talep etmesi halinde, işverenin izin verme zorunluluğu bulunmamaktadır. Zira işverenin işçiye, mevzuatta yer alan veya sözleşmede hüküm altına alınan hallerin dışında izin vermesi zorunluluğu yoktur. Fakat işverenin, işçinin talebini kabul ederek, çalışılmayan sürenin telafi edilmesine imkan tanımasını engelleyecek bir durum da söz konusu değildir.

Cezai müeyyidesi

İş Kanunu'nun 104'üncü maddesine göre, 64'üncü maddede öngörülen hükümlere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline bu durumda olan her işçi için 26 / 1 / 2012 tarihi itibariyle 220 (iki yüz yirmi) lira para cezası uygulanacaktır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar