Kapasite kullanımında ılımlı düşüş

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

İmalat sanayiindeki kapasite kullanım oranı ilk bakışta neredeyse hiç değişmedi. Geçen yıl ocakta yüzde 74.6 olan imalat sanayiindeki kapasite kullanım oranı, bu yıl yüzde 74.7 olarak gerçekleşmişti. Şubatta ise geçen yıl yüzde 73 olan oran bu yıl yüzde 72.9 düzeyinde oluştu. İlk iki ayın oranları neredeyse aynı düzeyde.

Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranında da geçen yılla paralel bir seyir gözleniyor. 2011 ve 2012 sırasına göre ocak ayı kapasite kullanım oranı yüzde 76.7 ve yüzde 76.8, şubat ayı kapasite kullanım oranı ise yüzde 75.9 ve yüzde 75.8 oldu.

Kapasite kullanım oranının geçen yıl olduğu gibi bu yıl da şubatta ocak ayına göre bir miktar gerilediği gözleniyor. Ancak, değerlendirme yaparken, kuşkusuz bir önceki yılın aynı ayıyla kıyaslama yöntemini kullanmak gerekiyor.

Ne var ki bunun istisnası da söz konusu. Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranını bir önceki ayla kıyaslamak daha sağlıklı sonuç veriyor. Bu şekilde yapılan değerlendirme de, kapasite kullanım oranının şubatta ılımlı bir gerileme gösterdiğini ortaya koyuyor.

Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı geçen yılın temmuz ayında yüzde 73.5 olarak gerçekleştikten sonra artmaya başladı. Oran, ağustosta yüzde 74.5'e, eylülde yüzde 74.9'a, ekimde yüzde 75.2'ye, kasımda yüzde 75.6'ya, aralıkta ise yüzde 76.6'ya çıktı. Artış eğilimi bu yılın ocak ayında da sürdü. Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı ocak ayında yüzde 76.8'e çıktı. İşte bu oran, şubatta geriledi ve yüzde 75.8'e indi.

Yani altı aydır artmakta olan mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranında şubatta az da olsa bir gerileme görüldü. Bu gerileme, ekonominin bu yıl geçen yılki düzeyin çok altında büyüyeceğine dönük öngörü çerçevesinde normal sayılıyor.

Kapasite, tüketim mallarında artıyor

Merkez Bankası verilerine göre, şubat ayındaki kapasite kullanım oranı toplamda yüzde 73'ten yüzde 72.9'a inerken, tüketim mallarıyla ara mallar ve yatırım mallarında tam bir ayrışma ortaya çıktı. Tüketim malları üretimi yapan imalat sanayiinde kapasite kullanım oranı arttı. Buna karşılık, ara mallar ve yatırım malları üretiminde kapasite kullanım oranı geçen yılın altında kaldı.

Bu durum, tüketim malları talebinin hala yüksek olduğu şeklinde yorumlanıyor.

Yüzde 4 aşılır mı?

Sanayi üretimi, GSYH içinde dörtte birlik bir etkiye sahip. Bu, çok önemli bir pay ve sanayiinin üretim düzeyinde en azından iki aylık verilerin ortaya koyduğu tabloya göre çok keskin bir üretim gerilemesi söz konusu değil. Aslında, mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranındaki ılımlı düşüş göz ardı edilirse, bir gerileme bile yok. Bu gerçekten hareketle, sanayi üretiminin GSYH'ye yine önemli bir katkı yapacağını, bunun da yüzde 4'lük büyüme öngörüsünü yukarı yönde değiştirebileceğini söylemek pek yanlış olmasa gerek.

Reel kesimin güveni arttı

İktisadi yönelim anketiyle oluşturulan endeks, reel kesimin ekonomiye duyduğu güvenin şubatta ocak ayına göre arttığını gösteriyor. Ocak ayında 101.8 olan reel kesim güven endeksi, şubatta 107.3'e çıktı. Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi de 105.3'ten 109.1'e yükseldi.

Endeks kapsamında tek olumsuz gelişme, son üç aydaki toplam sipariş miktarındaki azalmayla kendini gösterdi.

Reel kesim güven endeksinin en önemli göstergelerinden olan genel gidişata ilişkin soruya verilen cevaplarla oluşan değer 98.6'dan 107.1'e yükseldi. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar